Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Seyit Mercanlıgil, özel televizyon kanallarında yayımlanan diyet programlarında vatandaşların yanlış bilgilendirildiğini söyledi. Mercanlıgil, “moda diyet” diye isimlendirilen diyetlerin ölümle sonuçladığını fakat doğruların anlatılmasının istenmediğini belirtti.
Denizli İl Sağlık Müdürlüğü tarafından, obeziteyle mücadele sürecinin belirlenmesi için düzenlenen Denizli Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Yaşam Çalıştayı, 80. Yıl Öğretmenevi'nde yapıldı. Üç günlük çalıştaya Vali Yavuz Erkmen, Belediye Başkan Yardımcısı Mustafa Gökoğlan, İl Sağlık Müdürü Dr. Erdoğan Taş, Sağlık Bakanlığı Beslenme ve Fiziksel Aktiviteler Daire Başkanlığı'ndan diyetisyen Ceyhan Vardar, Prof. Dr. Mercanlıgil, doktorlar ve sağlık çalışanları katıldı.
Obezite hastalığının sadece Denizli değil, Türkiye için de önem taşıdığını belirten Vali Erkmen, hazır yemeklerin ve asitli içeceklerin yeni neslin en çok tercih ettiği gıdalar olduğunu, çocukları bunlardan uzak tutmak gerektiğini vurguladı. Spor yapmanın ayıp olmadığına dikkat çeken Erkmen, Avrupa’da çok yaşlı insanların bile spor yaptığını, bunu alışkanlık haline getirmek gerektiğini sözlerine ekledi.
İl Sağlık Müdürü Taş ise obezitenin artmasına yol açan etkenler hakkında bilgi vererek, günümüzde bilim ve teknolojinin hızla gelişmesiyle ortaya çıkan yeniliklerin yaşam tarzlarını değiştirdiğini, bunun da insanların daha az hareket etmesine sebep olduğunu ve beslenme alışkanlıklarını olumsuz etkilediğini anlattı. Dr. Taş, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre obezitenin her yıl 1 milyondan fazla kişinin ölümüne sebep olduğunu belirtti. Başkan Yardımcısı Gökoğlan da Denizli Belediyesi'nin Dünya Sağlık Örgütü'yle bir protokol imzaladığını ve “Sağlıklı Şehir” unvanını yakın zamanda alacağını söyledi.
Seyit Mercanlıgil, gazetelerde ve televizyonlarda yayımlanan zayıflama programlarında vatandaşların yanlış bilgilendirildiğini iddia etti. Son zamanlarda “moda diyet” diye isimlendirilen diyetlerin ön plana çıktığını, bunların bazılarının ölümle sonuçlanabildiğini belirten Prof. Dr. Mercanlıgil, “Bunlar daha çok özel kanallarda yayımlanan programlarda yapılıyor. Yeterli bilgisi bulunmayanlar, çok kişiye hitap ettikleri için yayına çıkarılıyor. Geçenlerde bir kişi, televizyon programına çıkarak yaptığı diyeti tanıttı, ve sansasyon gibi gösterildi. Biz de aynı kanala çıkıp bunun yanlış olduğunu söylemek istedik ancak kabul etmediler. Daha sonra yanlış diyetin kitabı bile çıktı. Yanıltıcı reklam ve tanıtımlar konusunda RTÜK'ü de uyardık ancak onlar da bir şey yapamıyor.” dedi.
Son yıllarda süt, yoğurt, et, taze sebze ve meyve yemenin azaldığına, kuru bakliyat, yumurta ve şekerinse çok yendiğine dikkat çeken Mercanlıgil, fastfoot beslenmenin obezite için risk oluşturduğunu kaydetti. Kilo vermek ve sağlıklı beslenmek için günde 2–3 litre sıvı içilmesi gerektiğini, kısa sürede kilo verdirdiği söylenen şok diyetlerinse sağlığa zararlı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Mercanlığil, şunları söyledi: “Bazı diyetler cazip görünüyor ancak vücuttaki yağın yanısıra kas kaybına da neden oluyor. Beverly Hilss, Pritikin, Formüla ve kan grubu diyetlerini sakıncalı görüyoruz. Bunlar, vücudun alması gereken besinler açısından yetersiz.”
Konuşmaların ardından Vali Erkmen ve diğer protokol üyeleri tarafından Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması'nı Denizli'de başarıyla yapan ekibin üyelerine plaket verildi.
Manşetler
DUYURU-4