Hatay'da depremden kurtulan 65 yaşındaki Mustafa Halebi: "(Afrin'deki) Oğlum ve ailesi öldüğü için Suriye'ye gidiyorum. 3 ve 5 yaşlarında iki torunum kimsesiz kaldı"
"Asrın felaketi" olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli, 11 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerden kurtulan Suriyelilerden bazıları, yakınlarının defin işlemleri ve barınma amaçlı ihtiyaçlar için gittikleri ülkelerine acılarını da beraberinde götürüyor.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin etkilediği 11 ilde ikamet eden çok sayıda Suriyeli, yakınlarının defin işlemleri ve barınma amaçlı ihtiyaçlar için ülkesine giriş yaptı.
Antakya'da, 6 Şubat'taki ilk depremde evi yıkılarak enkaz altında kalan İdlibli Muhammed Kara, depremin 4. gününde oğlu ve eşiyle kurtarıldı.
Arama kurtarma ekipleri, Kara ailesinden 2 çocuğun ise cansız bedenini enkazdan çıkardı.
Cenazeleri Suriye'ye defnedilen çocuklarının yasını ülkesinde tutmak isteyen Kara ailesi, bir süreliğine İdlib'deki yakınlarının yanına geçti.
Acılı baba Kara, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Antakya'daydık, deprem olduğu sırada uyuyorduk. Depremi hissedince eşimle uyandık. Çocukları almaya gidemeden ev çöktü. 2 çocuğum öldü." dedi.
Sağlık ekiplerince götürüldükleri Adana'daki hastanelerde tedavi gördüklerini anlatan Kara, "Deprem günü kayınbiraderim de bizdeydi. O da göçük altında kaldı. İkinci gün onu canlı çıkardılar. Ama bir bacağı koptu. Allah yardım eder. Allah hayatını kaybedenlere rahmet eylesin. Bu durum bir musibettir." şeklinde konuştu.
- "Torunlarıma sahip çıkmaya gidiyorum"
Hatay'da depremlerden kurtulan bir diğer Suriyeli 65 yaşındaki Mustafa Halebi ise Suriye'den aldığı haberle yıkıldı.
Halebi, Suriye'nin Afrin ilçesindeki Cinderes beldesinde de etkili olan depremlerde oğlunu, gelinini ve 1 torununu kaybetmenin üzüntüsüyle büyük acı yaşadı.
Yetim kalan 2 torununa bakmak için Afrin'e geçme kararı alan Halebi, "Oğlum ve ailesi öldüğü için Suriye'ye gidiyorum. 3 ve 5 yaşlarında iki torunum kimsesiz kaldı. Torunlarıma sahip çıkmaya gidiyorum." ifadelerini kullandı.
Halebi, çaresiz kaldıklarını ve ne yapacaklarını bilmediklerini belirtti.