Türkiye'nin yetiştirdiği dünyaca ünlü kalp cerrahlarından olan Prof. Dr. Ahmet Akgül, sezaryenle doğuma savaş açtı. Aynı zamanda İstanbul Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı da olan Prof. Dr. Akgül, Türkiye'de sezaryenle doğumun özel hastanelerde yüzde 70'lere ulaştığını bunun da ekonomiye yıllık 1 milyar dolarlık ek yük getirdiğini söyledi. Doğumlarda 'ebe'nin etkin olması gerektiğini ancak Türkiye'de ebelerin hamilelik ve doğum aşamasında kullanılmadığını söyleyen Akgül, "Ebelerin hamilelik ve doğumda birincil rol oynaması gerekir. Oysa jinekologlar devrede olduğu için hastaların korkusu da kullanılarak sezaryenle doğum oranı çok arttı" dedi. Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) öngördüğü ve tavsiye ettiği sezeryan ile doğum oranın yüzde 5-15 arasında olduğunu söyleyen Akgül, "Türkiye'de bu oran her yıl artıyor. 2015 yılında devlet ve özel hastane ortalamalarında sezaryenle yapılan doğum oranı yüzde 50'yi geçti. Özel hastanelerde ise yüzde 70'lerde" dedi. Akgül, sezaryenle doğum ücretlerinin özel hastanelerde 10-20 bin, normal doğumun da bin 500 ila 10 bin lira arasında olduğunu söyledi.
HASTA YÖNLEND İRİLİYOR
Devletin ilk başta sezaryenle doğumda 2 bin liraya kadar ödeme yaptığını ancak artan oranlar nedeniyle bu desteğin 450 liraya çekildiğini vurgulayan Akgül, "Bu iş büyük ekonomiye döndü. Özel hastanalerdeki doktorlar, hastaları sezaryene yönlendiriyor. Hamile hanımların doğum korkusu da sezaryen sayısını artırıyor. Oysa bu yöntem en son çözüm olarak kullanılmalı" diye konuştu. Akgül, Amerika'da sezaryen oranının yüzde 30, Hollanda, Belçika, Norveç, Finlandiya'da yüzde 13-16, Fransa'da yüzde 20, Almanya'da ise yüzde 30, Afrika'da ise yüzde 3 olduğunu söyledi. Yöntemin anne ve çocuk sağlığını da olumsuz etkilediğini söyleyen Akgül, "Sezaryen bir tedavi biçimi olmaktan çıkmış, toplumu her yönüyle sömüren bir salgın haline gelmiş durumda" diye konuştu.
BAĞIŞIKLIK ZAYIFLIYOR
Sezaryen ile doğum yıllık 1 milyar dolar civarında ek maliyet getirdiği gibi, anne ve çocuk sağlığını da olumsuz etkilediğini söyleyen Ahmet Akgül, "Anne ve çocukta sağlık sorunlarını artıyor, ayrıca gereksiz ameliyatlardan doğan gereksiz yatak doluluk oranları yaşanıyor" dedi. Ebe yetiştiren Sağlık Bilimleri Fakültesi'nin dekanı olduktan sonra bu çarpıklığın üzerine daha çok gitme imkanı bulduğunu belirten Akgül, "Sezaryen toplumu sömüren 'salgın' haline gelmiş. Yurtdışında doğum olayı ile ilgili ilk muhatab ebelerdir. Yaptığımız araştırmada ebelerin görevleri gereği istihdam edilmediğini gördük. Ebeler hemşirelik görevlerinde çalıştırılıyor" diye konuştu.
EBELİK YASA TASARISI HAZIR
Prof . Dr. Ahmet Akgül, sorunun giderilmesi için yasa çıkması gerektiğini söyledi. Bu konuda Ebeler Derneği Kanun Tasarısı hazırladıklarını belirten Akgül, "Bu taslaktaki 4'üncü madde sorunu çözebilir. Maddede ebenin görevlerinin arasında, gebelik, doğum, doğum sonrası ve yeni doğan döneminde gerekli izleme, bakım, danışmanlık ve eğitim hizmetlerini yürüteceği, normal doğumları yaptıracağı belirtiliyor. Ayrıca ebenin, temel sağlık hizmetleri kapsamında, bağışıklama, 0-6 yaş çocuk bakımı, bulaşıcı hastalık kontrollerinde görev alacağı öngörülüyor. Bu taslağın yasalaşması sezaryenle doğum oranını azaltır" dedi.
İBRAHİM ACAR