'Dayak yediğim gün 270 hastaya baktım'

Adana'da, acil serviste başka doktora küfür ettiği için uyardığı hastanın yumruklarıyla elmacık kemiği 2 yerden kırılan, beyin travması geçiren ve gözünü kaybetme riskiyle karşı karşıya kalan 19 yıllık doktor Fulya Kaya, olaydan sonra her göreve gidişinde çocukları, "Annemize bir şey olacak" korkusuna kapılınca servis değiştirdi. Geçen 14 Ekim'deki olayda Doktor Fulya'ya saldırdığı için "Darp ve hakaretten" tutuklanan Zafer Eren, 2 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Ancak cezası ertelendi. 4 ay tutuklu kalan Eren, 5 yıl içinde suç işlediği takdirde aldığı cezayı çekmek için cezaevine gönderilecek. 2 çocuk annesi 38 yaşındaki Fulya Kaya, "Hastayla ben bir sorun yaşamamıştım. Sadece orada benim beyaz önlüklü olmam yetti. Karşısında beyaz önlüklü ben olduğum için şiddeti bana uyguladı" dedi.

"ŞİDDETİN FARKINDA BİLE DEĞİL"
Saldırana verilen cezanın az olduğunu belirten Kaya, "Aile özür dilemeye geldi. Ama şikâyetimden vazgeçmedim. Mahkemede 'sadece yumruk attım, bu kadar ceza alıyorum' diye kendini savundu. Bu olayın son derece basit bir şey olduğunu ifade ediyordu. Yani yaptığı şiddetin farkında olmayan bir toplumuz. Sağlık Bakanı Akdağ ile görüştüm ve bakanımıza acil servislere hasta yakınlarının girmemesini istedim. Bir hasta geliyor yanında 5 kişi var. Hastaya müdahale edemiyoruz. Kamu çalışanlarına yapılan saldırılara daha ağır ve caydırıcı ceza gerekiyor" dedi.

'İkinci kez saldırıya uğrama korkusuyla yaşıyorum'
Erzurum'un Horasan ilçesinde, acil gelen bir kadın hastaya, hemşireler yemekte olduğu için erkek sağlık görevlisine iğne yaptırmak isteyince, "Erkek görevli senin anana iğne yapsın" diyen çocukları tarafından tekme tokat dövülen doktor Cemil Kürkçü, "Bana saldıranlar serbest ve ilçede karşılaşıyorum. Her an ikinci bir kez saldırı girişiminde bulunma ihtimalleri var. Bu nedenle tedirginlik içinde görev yapıyorum" dedi. Geçen 15 Nisan'daki olaydan sonra doktora 7 gün iş göremez raporu verildi. Gözaltına alınan saldırganlar, savcılık tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

"MECBUREN BAŞLADIM"
Yeniden göreve başlayan 27 yaşındaki Kürkçü, "Tedirginlik içinde görev yapıyorum. İlçelerdeki hastanelerde çalışan doktorlar hasta yakınları ile daha çok sıkıntı yaşıyor. Hasta ile doktorun baş başa olması lazım. Hastanın yanında en fazla bir kişi kalsın diyoruz. Ama bir bakıyoruz 4-5 kişi birden kalıyor. Uyarıyoruz, dinletemiyoruz. Doktorla hasta yakını arasında paravan olmalı. Güvenlik görevlisi artırılmalı. Ayrıca polis bulunmalı" dedi.

'Dayak yediğim gün 270 hastaya baktım'
Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastahanesi Acil Servisi'nde görevli Doktor Ahmet Ceylan, kalp krizi geçiren babasını başka bir hastaneye götürmek isteyen Murat Çakallı'ya, riskli olduğu gerekçesiyle izin vermeyince, yumruklu saldırıya uğradı. Dudağı patlayan doktor, şikâyetçi olduktan sonra, hastaları beklediği için rapor almadan görevine devam etti. Saldırıya uğradığı gün, 270 hastaya baktığını söyleyen Ceylan, "Bu tür olaylar bizim çalışma şevkimizi kırıyor. Diğer hastalara bakış açımızı değiştiriyor. İnsanların bunu düşünmesi lazım. Hasta hakları o kadar çok vurgulandı ki bunun sonucunda istismarların önü çok açıldı. Sözlü hakaretleri saymıyoruz bile" dedi.

'İnsanlar doktorlara eskisi kadar güvenmiyor'
Uzman Psikolog Didem Turgut Çönkü; "Hastalar eskiden doktorların önünde ceketlerini iliklerdi. Ama artık eskisi kadar güvenmiyor ve saygı duymuyor. Bazı hasta yakınları doktorun uyguladığı tedaviye güvenmiyor. Bu düşünce şekli aslında toplumsal bir paranoya. Eğitim de bu paranoya var. Toplum olarak depresyondayız. Toplumsal bir yozlaşma da başladı. Artık kimse kimseye güvenmiyor" dedi.