Danıştay geçici karekod kararına TEB'den alkış

''Bu karar bize bir kez daha göstermiştir ki SGK, sağlık hizmeti sunmanın, halk sağlığını korumanın ve geliştirmenin ne denli ciddi ve sorumluluk gerektiren bir süreç olduğunu hala kavrayamamıştır'' dedi.

Türk Eczacıları Birliği (TEB) Genel Başkanı Erdoğan Çolak, Danıştay'ın geçici karekodlu ilaçların geri ödemesinin yapılmamasına ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kararının yürütmesini durdurmasıyla ilgili SGK'yı suçladı.
 

Türk Eczacıları Birliği (TEB) Genel Başkanı Erdoğan Çolak, Danıştay'ın geçici karekodlu ilaçların geri ödemesinin yapılmamasına ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kararının yürütmesini durdurmasıyla ilgili olarak, ''Bu karar bize bir kez daha göstermiştir ki SGK, sağlık hizmeti sunmanın, halk sağlığını korumanın ve geliştirmenin ne denli ciddi ve sorumluluk gerektiren bir süreç olduğunu hala kavrayamamıştır'' dedi.

Çolak, Genel Merkezde düzenlediği basın toplantısında, Danıştay 10. Dairesinin, geçici karekodlu ilaçların geri ödemesinin yapılmamasına ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kararının yürütmesini, davalı idareden savunma alınıncaya kadar durdurmasıyla ilgili olarak açıklama yaptı.

SGK tarafından, 1 Ocak 2011 tarihinden itibaren geçici karekodlu ilaçların geri ödenmeyeceğine ilişkin duyuru yapıldığını anımsatan Çolak, duyuruda, sağlık otoritesi tarafından, son kullanım tarihine kadar hastaya sunumuna izin verilmiş, milli servetin bir parçası olan 15 milyonu eczane stoklarında bulunan yaklaşık 100 milyon kutu ilacın geri ödemesinin yapılmayacağının belirtildiğini söyledi.

Çolak, Türk Eczacıları Birliği'nin bu durumun hastaların ilaçları cebinden alması gereken bir süreci doğuracağını ifade etmesine rağmen SGK yetkililerinin ''söz konusu ilaçların eczane eczane dolaşılarak karekodlu olanlarının bulunabileceğini'' ileri sürdüğünü hatırlattı.

Sağlık Bakanlığı mevzuatına uygun biçimde üretilmiş ve ambalajlanmış milyonlarca kutu ilacın bedelinin SGK tarafından ödenmeyeceğinin ortaya çıkmasının ardından, bu uygulamanın yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle Danıştay'a başvuruda bulunduklarını dile getiren Çolak, şunları kaydetti:

''Danıştay, bugün aldığı karar ile davalı idarenin savunması alındıktan veya yasal cevap verme süresi geçtikten sonra bu konuda yeniden karar verilinceye kadar SGK'nın anılan genelgesinin yürütmesini durdurmuştur.

Bu karar bize bir kez daha göstermiştir ki SGK, sağlık hizmeti sunmanın, halk sağlığını korumanın ve geliştirmenin ne denli ciddi ve sorumluluk gerektiren bir süreç olduğunu hala kavrayamamıştır. Tedbirler almadan, alt yapının kurulmasını beklemeden, sağlık alanındaki paydaşların görüşlerini almadan, 'biz yaptık oldu' mantığı ile adım atmaya devam eden SGK, Danıştay tarafından sürekli olarak uyarılmaktadır. Bu durum elbette ki, SGK'nın attığı adımların haklılığını sorgulattığı gibi güvenilirliğini de sarsmaktadır.''

Sağlığın tüm paydaşlarla hareket edilmesi gereken, ana düzenleyicisinin Sağlık Bakanlığı olduğu özel bir alan olduğunu vurgulayan Çolak, ''Gelin, bu özel alanda hastalarımızın sağlığı ve kaynaklarının etkin ve doğru kullanımı için birlikte hareket edelim, süreci birlikte yönetelim. Hataları da çözümleri de birlikte bulalım'' diye konuştu.

Çolak, böyle bir yöntem izlendiğinde ''hem doğruların yapılacağını hem de hukukun üstünlüğünün var olduğu bir ülkede sürekli hukuk ile bağdaşmayan uygulamalara imza atılmamış olacağını'' söyledi.

-''SGK İLE PROTOKOL GÖRÜŞMELERİ BAŞLADI''-

''SGK ile TEB arasında her yıl gerçekleşen protokol görüşmelerinin nasıl gittiğinin'' sorulması üzerine de Çolak, SGK ile protokol görüşmelerinin başladığını, ancak burada teknik olarak SGK ile TEB'in yaklaşımlarının masada tartışma konusu olarak devam ettiğini belirtti.

Çolak, ''Şu anda bir sonuca ulaşılmış, anlaşılmış bir şey yok. Yani teknik olarak, var olan protokol maddelerini tartışıyoruz. Protokolün özüne ilişkin tartışmaya henüz geçmedik'' dedi.

 

Manşetler

DUYURU-5
EBELİK YÖNETMELİĞİ
HASTANE KOORDİNASYON KURULU YÖNETMELİĞİ