Çocuğu olmayan çiftler dikkat

Kısırlık korunmasız ve düzenli, haftada 2 - 3 kere ilişkiye girildiği halde 1 yıl içinde gebe kalınamaması durumu olarak adlandırılıyor.

Ancak bu süreyi belirlemede kadının yaşı da önem taşıyor İstanbul Tüpbebek Merkezi Direktörü Op.Dr. Aret Kamar kısırlık tedavisi ve yöntemlerini anlattı...

Uzmanlar, çiftler evlendikten sonra düzenli ilişkiye girdikleri halde 1 yıl içinde gebelik oluşmadıysa doktora başvurmalıdır uyarısını yapıyor. İstanbul Tüpbebek Merkezi Direktörü ve Kadın Hastalıkları ve Tüpbebek Uzmanı Op.Dr. Aret Kamar, "Özellikle kadın yaşının 35'in üstünde olduğu geç evlenen çiftlerde bekleme süresinin 6 aydan fazla olmamasını önermekteyiz. Çünkü biliyoruz ki, kadın yaşı 35'i geçince yumurta sayısı ve kalitesi belirgin olarak azalıyor. Bu da gebelik oranları ve tedavi süresine olumsuz etki ediyor.

Yapılan istatistiklere göre evli her 5 - 6 çiftten birinin çocuğu olmamaktadır" şeklinde konuşuyor.
İşte Dr. Aret Kamar çocuğu olmayan çiftler ve tedavi yöntemleri konusundaki açıklamaları...

TEMEL TAHLİLLER YAPILIR
Çocuğu olmayan bir çift doktora başvurduğunda önce temel tahliller yapılır. Anne ve baba adayının önce kan testleri yapılır, genel sağlık durumları ve bulaşıcı bir hastalıklarının olup olmadığı araştırılır. Daha sonra infertilite sebepleri araştırılır. En önemli tahliller sperm sayımı ve histerosalpingografi denilen rahim filmidir.

ŞEKİL BOZUKLUKLARI VARSA...
Sperm tahlilinde sperm sayısı, hareketliliği ve morfoloji dediğimiz spermlerdeki şekil bozuklukları araştırılır. Sperm sayımının iyi merkezlerde ve dikkatlice yapılması önemlidir. Histerosalpingografi ( rahim filmi) 'de rahimde herhangi bir şekil bozukluğunun varlığı, rahim içinde yer kaplayan polip, myom gibi kitlelerin varlığı, rahim içindeki yapışıklıklar, tüplerin sağlıklı ve açık olup olmadığı değerlendirilir. Böylece infertilite (kısırlık) sebebi hakkında bilgi edinilir.

SORUNLAR ORTAKTIR
Çocuğu olmayan çiftlerin yaklaşık yüzde 40'ında kadındaki problemler, yüzde 40'ında erkekteki problemler, yüzde 20'sinde ise hem kadın hem de erkekteki problemler sorumludur.

AŞILAMA ŞANSI ARTIRIR
Aşılama (inseminasyon) tedavilerinde amaç gebe kalma şansını arttırmaktır. Aşılama tedavileri iğne tedavileriyle beraber yapılmalıdır. Tedaviye adetin 3. - 5. günü arasında başlanılır. Kadının yumurtalığına ultrasonla bakılarak uygun iğne dozu seçilir. Tedavi yumurtalar istenilen boya gelene kadar yaklaşık 8-10 gün sürer.

AŞILAMAYA RAĞMEN OLMUYORSA...
Aşılama tedavilerine rağmen gebelik oluşmuyorsa, o zaman sperm ve yumurtalar yan yana geldikleri halde birbirlerini bulamıyorlar ve gebelik oluşturmuyorlar demektir. Bu durumda da tüpbebek tedavisi yapılır. Aşılama en fazla 3 - 4 sefer denenmelidir.

SIKÇA YAPILAN HATA
Ülkemizde sık yapılan yanlışlık, aynı tedavilerin yıllar içinde tekrar tekrar yapılması ve tüp bebek tedavilerinden kaçınılmasıdır. 3 - 4 ayda bir doktor değiştirmek, defalarca değişik doktorlarda aşılama yaptırmak zaman kaybıdır. Belki de seneler geçtiği için çiftlerin çocuk sahibi olma şanslarını ciddi olarak azaltır.

SGK'NIN ŞARTLARI
Bugün SGK iki kere aşılama ve iki kere tüpbebek tedavisini ödemektedir.
SGK nın tüpbebek tedavisini ödeyebilmesi için şartlar :
1.En az 5 yıl ve en az 900 iş günü prim yatırmış olmak.
2.23 yaşından büyük 39 yaşından küçük olmak.
3.En az 3 yıllık evli olmak gerekiyor.

Tüp bebekler daha sağlıklı doğacak...
Tüp bebek yöntemi ile evlat hasretini gideren aileler, artık daha sağlıklı çocuk sahibi olabilecek. Ailelerin "Acaba sağlıklı bir çocuk olacak mı?" endişelerini azaltacak proje dünyanın en iyi üniversitelerinden Harvard ve MIT tarafından hazırlanıyor. 5 yıl içinde tamamlanması planlanan proje ile en sağlıklı döllenmiş yumurta anne rahmine yerleştirilecek. Bu önemli projede yer alan Türk Doktor Ercan Baştu, yeni projenin kısırlık tedavisinde önemli bir dönüm noktası olduğunu vurguladı.

Baştu, "Kısırlık tedavisinden çok önemli bir yere sahip olan Tüp bebek yönteminde doğru embriyoların (döllenmiş yumurta) daha dikkatli bir şekilde seçilebilecek" dedi.

Türk Dr. Baştu, iki üniversitenin ortaklaşa çalıştığı proje sayesinde doğru seçilecek embriyonun hasta üzerinde çok daha az risk taşıyabileceğini vurguladı. Buna göre spektreskopi ile seçilecek döllenmiş yumurta rast gele değil, çok daha kontrollü bir şekilde tercih edip değerlendirilecek. Hata oranı ne kadar azalırsa tedavi gören hasta daha az risk taşıyacak. Bu çalışma kısırlık tedavisinde çok önemli bir aşama olarak değerlendiriliyor.

Manşetler

DUYURU-4