Cerrahpaşalı stajyer doktor Cumhurbaşkanına seslendi, bir de öneri getirdi!

İstanbul Üniversitesi’nin bölünmesi için hazırlanan kanun tasarısına karşı çıkan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde bir stajyer öğrencinin duyguları daha önce Medimagazin'de yer almıştı. Genç meslektaşımızın bir de öneri içeren yeni mektubu...

 

Bir beş dakikanız var mı ?
Biz tıbbiyelilere kulak vermeye,
Derdimizi kelam etmemize izin vermeye...
“Cerrahpaşa’da birşey oluyor ama ne oluyor ? “ diyorsunuz, 
Cerrahpaşa Tıp fakültesi 600 yıllık bir çınar olan İstanbul Üniversitesinden ayrılıp, 2018 kuruluşlu olacak olan İstanbul Cerrahpaşa Üniversitesine bağlanma yasa tasarısının geri çekilmesini isteniyor. 
Peki neden ? Kelimelerin yerinin değişmesi ne değiştirir ki ?
Yerleri değişen kelimeler artık tamamen dünya çapında tanınan, her türlü kongre,yayın da yolumuzu açan İstanbul Üniversitesinden ayrıldığımızı bu isim altında tüm oluşturulan bilimsel mirası bırakıp sıfırdan sil baştan hepsinin kurulmasını içeriyor. Yani hem bize, hem size en önemlisi bu ülke geleceğine değişen birçok şey yükleniyor


Olay sadece duygusal bağlılık mı bu öğrenciler,hastalar,öğretim üyeleri,esnaf nasıl tek yürek oldu diyorsanız ...
Yasa tasarısı Meclis’ten geçerse olabileceklerden kaygılıyız. Duygusal bağlılığımız çok büyük, evim, yuvam, ailem Cerrahpaşa... Ama daha önemlisi bizler yeni kurulacak fakültenin yurtdışında tanınırlığı, eğitiminin onaylandığı akreditasyon dediğimiz UTEAK onayını yitirmekten korkuyoruz çünkü UTEAK tamamen yurtdışı kaynaklı bir akreditasyon merkezi. Resmî olarak İstanbul üniversitesiyle bağı olmayan bir üniversitenin bu yetkilileri karşısına alıp durumu anlatması bile çok güç olacaktır.
Yerleşkemiz konusunda tedirginiz, çünkü yerleşkemiz İstanbul Üniversitesine bağlı bahsi geçen yasa tasarısı geçerse bu konuda yapılabilecekler konusunda bir açıklama bekliyoruz
Hastalarımız için kaygılıyız... Dünyada söz sahibi birçok kıymetli hocam kararın geçmesi halinde bilimsel yayınlarının yok edilmesinden rahatsız olup fakülteden uzaklaşır mi diye soruyor cevabından kendimizde çekiniyoruz. İnsanın elleriyle ilme imle yaptığının yok edilmesi kolay olmasa gerek.
Bu durumun hastalara yansıyacağına eminiz. 20 senelik takipli olduğu hocanın fakültemizi bırakmamasını, bu kurumun en iyi hasta hizmeti veren yer olmasına katkı sağlayan Türkiye’nin en parlak genç arkadaşlarımın bahsi geçen akreditasyon konuları, yerleşke, yurtdışı hayallerimizdeki tanınırlılığımız gibi konular nedeniyle  tercih etmesinin artık o kadar da mümkün olmayacağını ön görüyoruz...


Kısaca toplamak gerekirse; 


İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi ile İstanbul Cerrahpaşa Üniversitesi Tıp fakültesi öylesine farklılıklar ki....
Bizler yıllarca emek verdiğimiz, ailemizin güçlüklerle okuttuğu, ülkemizin geleceği olan bizler...
Üniversiteyi kazandığımız günkü gibi “İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi” olarak o kelimelerin yerli yerinde kalmasını bu yüzden talep ediyoruz
Sesimizi duyurduk mu bilemiyorum,
Duyurduysak anlatabildik mi emin değilim...
Yanlışımız varsa yanlış anlaşılmışsak affola
Sayın Cumhurbaşkanım, 
Bizler hiçbir ideolojik amaç gütmeden, 600 yıllık İstanbul Üniversitesi’nin köklerine bağlı olarak yerleşkemizde hizmet vermeye devam etmek istiyoruz. 
Bizler devlet erkanlarının yasa tasarısının sebeplerini anlamaya çalışıyor, çözüm odaklı düşünmeye çalışıyoruz. Üniversitelerin bölünmesinin ülkemiz için daha büyük getirileri olduğunu düşünüluyorsa eğer; paydaşlarıyla görüşülerek İstanbul Üniversitesi-1 ve 2 olarak değiştirilmesini bizlerin bilimsel alanda tanınırlılığımız ve kazandığımız tüm statülerimizin devam etmesini istiyoruz. 
Yani bir kelimenin yeri değişirken on binlerce insanın hayatları, hayalleri de değişiyor.
Sesimizi duyacağınızı biliyor, saygılarımı iletiyorum..

Stajyer Dr. Pelin Öztürk

Manşetler

DUYURU-4