Burun tıkanıklığı obezite nedeni

KBB Uzmanı Prof. Dr. Çekin: "Burun tıkanıklığının genel olarak sebepleri; enfeksiyöz hastalıklar, çeşitli sebeplerle oluşmuş anatomik değişiklikler, kişiye ve bulunulan ortama ilişkin faktörler ya da iyi veya kötü huylu tümörler olabilir."

HATİCE ŞENSES - Sağlık Bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyesi, Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Engin Çekin, "çağın vebası" olarak nitelenen obeziteye kötü beslenme ve hareketsizlik dışında etken olan çok sayıda sebepten birinin de burun solunumunun bozulması olduğunu belirterek, "Sağlıklı kiloya ulaşmak, fazla olan kiloları vermek için öncelikle bedensel fonksiyonları doğal haline döndürmek ve burun solunumunu etkin hale getirmek gerekir." dedi.

Çekin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çoğu insanın sıklıkla şikayet ettiği burun tıkanıklığını, hayat konforunu bozan basit bir rahatsızlık olarak algılamamak gerektiğini söyledi.

Bu şikayetin, altta yatan sebebe ve var olduğu süreye bağlı olarak peşinden gelen birçok diğer hastalığa öncülük edip, sebep olabileceğini aktaran Çekin, "Değişik nedenlerle oluşan burun tıkanıklığı ağız solunumunu ön plana çıkartarak burnun normal fonksiyonlarını yerine getirmesine engel olur." ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Çekin, bu durumun basit bir enfeksiyon sebebiyle meydana geldiyse kısa bir sürede biteceğini ancak kronik hastalık ya da yapısal bozukluklar nedeniyle oluştuysa, tıkanıklık düzeltilinceye kadar kalıcı olacağını anlatarak, şu bilgileri verdi:

"Bu durumdaki kişiler sürekli ağız solunumu yapmak zorunda kalırlar ve burnun solunum havasını ısıtma-soğutma, nemlendirme ve temizleme görevlerinden faydalanamazlar. İlk etapta boğazda ve ağızda kuruma ve ağız kokusu gibi basit görünen şikayetlerle başlayan problemler, kısa zaman içinde sık boğaz enfeksiyonu gibi daha rahatsız edici sorunlara dönüşür ve süreç içinde tahmin edilemeyecek hastalıklar ve istenmeyen etkiler ortaya çıkar. Önce burundan konuşma başlar ve ses kalitesi bozulur. Kronik farenjit, arenjit oluşabilir. Çene ve diş yapısında bozulmalar, diş çürümeleri başlar. Horlama ve uyku bozuklukları görülür. Uyku bozuklukları ise olası diğer hastalıkların ortaya çıkmasını kolaylaştırır. Mevcut akciğer ve kalp problemleri ağırlaşır. Yüksek tansiyona yatkınlık artar. Genel vücut hasarı ise tahmin edilemeyecek kadar fazladır."

- Metabolizma dengesi bozuluyor

Prof. Dr. İbrahim Engin Çekin, burun solunumu baskın olmadığında öncelikle burundaki bazı reseptörlerin azalması yoluyla enfeksiyonlara yatkınlığın arttığını, solunumun yüzeysel hale geldiğini, solunum sayısının artıp, akciğer kapasitesinin azaldığını ve vücut sıcaklığının düştüğünü söyledi.

Sorunun, burun ve sinüslerde üretilen nitrik oksit miktarının azalıp, kandaki oksijen ve karbondioksit dengesinin bozulmasına neden olduğunu dile getiren Çekin, şöyle devam etti:

"Sonuç, vücuttaki serbest oksijen radikallerinin ve dolayısıyla enflamasyon düzeyinin artmasıdır. Kaçınılmaz olarak metabolizma dengesi bozulur ve organizma diğer zararlı etkenlere daha korunmasız hale gelir. Günlük faaliyetlerin de etkilenmeye başlamasıyla kişi dengesiz şekilde kilo alır. Bu problemler kısır döngü halinde birbirlerini besleyerek artar ve süreç kötü yönde işlemeye devam eder. Çağımızın vebası olarak nitelenen obezite yolundaki ana faktörler olan kötü beslenme ve hareketsizlik dışındaki çok sayıdaki etkenden birisi de burun solunumunun bozulmasıdır. Dolayısıyla sağlıklı kiloya ulaşmak, fazla olan kiloları vermek için öncelikle bedensel fonksiyonları doğal haline döndürmek ve burun solunumunu etkin hale getirmek gerekir."

İbrahim Engin Çekin, çocuklarda ise yüz ve ağızla başlayan ve tüm bedeni etkileyebilen gelişim problemlerinin, sık üst solunum yolu enfeksiyonlarının, orta kulak sorunlarının ve buna bağlı işitme problemlerinin gelişebildiğini ve kalıcı hasarlar oluşabildiğini vurgulayarak, "Genellikle çocuklarda, burun tıkanıklığının sebebi yetişkinlerden farklıdır fakat sık üst solunum yolu enfeksiyonu veya uyku bozukluğu gibi sorunlar yetişkinlerle benzer şekilde ortaya çıkabilir." dedi.

"Burun tıkanıklığının genel olarak sebepleri; enfeksiyöz hastalıklar, çeşitli sebeplerle oluşmuş anatomik değişiklikler, kişiye ve bulunulan ortama ilişkin faktörler ya da iyi veya kötü huylu tümörler olabilir." diyen Çekin, bu sebeplerin ayırımını yapmanın, eğer gerekliyse tedavi etmenin kulak burun boğaz hastalıkları uzmanının görevi olduğunu anlattı.

Prof. Dr. Çekin, sözlerini, "Dolayısıyla burun tıkanıklığını gözardı etmeyip konunun uzmanına başvurmak belki de başka problemlerinizin de çözülmesi ve yeni bir başlangıç demek olabilir." diyerek tamamladı. 

Manşetler

DUYURU-4