Bakan Akdağ: Sağlık sisteminde yeni çağ başladı

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, ''Aklı eski dünyada kalanlar var. Hala sağlık sistemimiz açısından Ortaçağda yaşadığını zannedenler var. Türkiye'de sağlık sisteminin Ortaçağı kapanmış, yeni çağı ...

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, ''Aklı eski dünyada kalanlar var. Hala sağlık sistemimiz açısından Ortaçağda yaşadığını zannedenler var. Türkiye'de sağlık sisteminin Ortaçağı kapanmış, yeni çağı başlamıştır'' dedi.

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, ''Aklı eski dünyada kalanlar var. Hala sağlık sistemimiz açısından Ortaçağda yaşadığını zannedenler var. Türkiye'de sağlık sisteminin Ortaçağı kapanmış, yeni çağı başlamıştır'' dedi.

Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık çalışanlarıyla bir araya gelen Bakan Akdağ, hastaneyi üç senede kente kazandırdıklarını söyledi. Modern hastane binalarının, hastaların kaliteli hizmet almasına önemli katkıda bulunduğunu dile getiren Akdağ, sağlık çalışanları için de bu ortamların çok önemli olduğunu kaydetti.

Sağlık çalışanlarının fedakarlık gerektiren bir iş yaptığına dikkati çeken Akdağ, ''Çalıştığımız ortamlar kötü olursa işimiz iki kat zorlaşır'' diye konuştu.

Akdağ, Sağlıkta Dönüşüm Programında insanı temel aldıklarını belirterek, sağlık hakkının, parası olanın değil, bir insan hakkı, herkesin hakkı olduğunu kaydetti.

Vatandaşların özel hastanelerde hizmet almalarını sağladıklarını, Türkiye'de aşılama oranının yüzde 92'ye çıktığını ifade eden Akdağ, sağlık hizmetlerine kolay ulaşılması amacıyla Tam Gün Yasası'nı çıkardıklarını anlattı. Antalya'da uzman doktorların sadece yüzde 12'sinin muayenehanesi bulunduğuna işaret eden Akdağ, ''Bu gelişmeler olmadan önce bu oran yüzde yüze yakındı herhalde'' dedi.

-TAM GÜN YASASI-

Ocak ayından itibaren bazı üniversite hastanelerindeki özel muayene ve özel ameliyatların da biteceğini bildiren Akdağ, ''Her ne kadar Anayasa Mahkemesi, Danıştay işi biraz değiştirdiyse de işin o kısmına dokunulmadı çok şükür ki'' ifadelerini kullandı.

Türkiye'de daha önceleri hastaların, hastanelerde muayene olmalarına rağmen özel muayenehanelere gitmek zorunda kaldıklarını vurgulayan Akdağ, şöyle konuştu:

''Aklı eski dünyada kalanlar var. Hala sağlık sistemimiz açısından Ortaçağda yaşadığını zannedenler var. Türkiye'de sağlık sisteminin Ortaçağı kapanmış, yeni çağı başlamıştır. Herkesin kendini buna göre tanzim etmesi lazım. Bunun teminatı halkın kendisidir. Bu halk, bir daha o eski düzeni kabul etmez. Kim kabul eder; anasını, babasını sırtına alacak, 5 kat muayenehaneye taşıyacak, boynunu bükecek, parasını ödeyecek, ameliyat parası verecek. Neden? Devletin hastanesinde tedavi oldum, ameliyat oldum diye. Hangi çağdaş ülkede, hangi modern demokraside böyle bir düzen olabilir? Kötü bir düzendi, sakat bir düzendi ve biz bu düzeni değiştirdik. Halk bir daha buna razı olmaz. Türk halkı bundan sonra bizden hep daha iyisini isteyecek. Halk talep edecek ve bu talebin karşısında kimse duramaz.''

Akdağ, bugünden sonra da en iyisini, en güzelini yapmaya çalışacaklarını kaydederek, şunları söyledi:

''Sizlerin taleplerini de, çalışma ortamınızı, özlük haklarınızı, gelirinizi, mümkün olduğu kadar, ülkenin gücü yettiği kadar her geçen gün daha iyiye doğru götüreceğiz. Götürmek zorundayız. Halkın hizmet talebi ne kadar demokratik bir talepse, sizin haklarınızın gelişmesini arzu etmeniz de aynı ölçüde demokratik taleptir ama hiçbir zaman bu talep, halkın hizmet talebinin önüne elbette ki geçemez.

Anayasa Mahkemesi ve sonra Danıştay ne yaptı? Bize göre Anayasa Mahkemesi (üniversite hocalarının muayenesi olabilir) dedi. Kanun yaptığımız halde onu iptal ederek... Danıştay'a göre de, (Sağlık Bakanlığı'nda çalışan doktorların da isterlerse muayenehaneleri olabilir) dedi. Henüz Anayasa Mahkemesi'nin gerekçelerini görmedik, onun için net bir şey söyleyemiyorum. Yakında ortaya çıkınca, gerekirse yeni kanun yapacağız. Bu işin peşini bırakacağımız falan yok. Söylediğim gibi Ortaçağ bitti.''

Asgari ücretlinin, eline yeşil kart verilen Türkiye'deki 10 milyon insanın, 1500 TL maaş alan bir memurun, 600-800-1000 TL maaş alan bir emeklinin, bir muayenehaneye gidip hastasına hizmet almak için para ödemesi, ameliyat için para ödemesinin kabul edilemeyeceğini vurgulayan Bakan Akdağ, ''Ben bunu ne hekim olarak, ne bir politika yapıcı olarak ve beni bağışlayın ne de insan olarak içime sindirebilirim. Bunu hiçbirimiz kabul edemeyiz'' dedi.

-TÜRKİYE'DEKİ HEKİM SAYISI AVRUPA'NIN GERİSİNDE-

Sağlıkta Dönüşüm Programının hayata geçmesinde ve geliştirilmesindeki en büyük payın sağlık çalışanları olduğunu da vurgulayan Sağlık Bakanı, sağlık çalışanlarının sayısının azlığına dikkati çekti.

Türkiye'de hekim sayısının Avrupa ortalamasının çok gerisinde olduğunu belirten Akdağ, Avrupa'da her 100 bin kişiye 350 doktor düşerken Türkiye'de bunun 150 olduğunu söyledi. Akdağ, Avrupa'da her 100 bin kişiye düşen hemşire sayısının ise 700 olduğuna işaret ederek, Türkiye'de ebelerin de katılması halinde bile bu rakamın 180 olduğunu kaydetti.

Türkiye'de bazı sivil toplum örgütlerinin doktor ve hemşire sayısının fazla olduğuna yönelik açıklamalarda bulunduğunu ifade eden Akdağ, ''Bu nasıl oluyor ki Avrupa grafiğine baktığımız zaman Türkiye bu grafiğin en dibinde yer alıyor. Günah değil mi çalışan insanlara? Neden bir doktorun karşısına günde 50 kişi çıksın?'' dedi.

Sağlık çalışanı sayısını artırmak istediklerini, YÖK'ün de buna destek verdiğini vurgulayan Akdağ, buna karşın insan kaynağının hemen yerine konulamadığına dikkati çekti. Bakan Akdağ, bir hekimin yetişmesi için 7, uzman hekimin yetişmesi için 12, yan dal hekiminin yetişmesi için 15 sene gerektiğini kaydetti.

''Türkiye'de verilen sağlık hizmetinin karşılığı bizim ödediğimizden daha fazla olmalıdır'' diyen Akdağ, Türkiye'nin gücünün bugün için bunları ödemeyi mümkün kıldığını kaydetti.

Bu sene ilaç harcamalarında 3.5 milyar tasarruf sağladıklarını da bildiren Akdağ, buna karşın personelin ek ödemelerinden hiç kısmadıklarını söyledi. Akdağ, ''Gelecek öngörüm, bizler sağlık çalışanları olarak daha çok kazanacağız'' dedi.

Toplantı daha sonra basına kapatıldı. Bu arada Bakan Akdağ, hastane girişinde hasta yakınlarıyla da sohbet etti.
 

Manşetler

DUYURU-4