Ayşegül Çoruhlu: "Hayatımızda akşam yemeği diye bir şey olmamalı!"

Alkali diyetinin temel taşlarından birinin "akşam yemeği kuralları" olduğunu söyleyen Dr. Ayşegül Çoruhlu, “Öğünler arasında akşam yemeği diye bir şey olmamalı” diyor. Çoruhlu, “En kötü ihtimalle sebze yenmeli” diye ekliyor.

Havaların ısınmasıyla birlikte "diyet" gerçeği kendisini özellikle ayna karşısında belirgin biçimde ortaya çıkarıyor. En hızlı ancak sağlıklı biçimde kilo vermek için yapılması gerekenler bir bir sıralanıyor.

Yaz mevsimini yaşamaya başladığımız bugünlerde "Alkali Diyeti" ve "Metropol Diyeti" isimli kitaplarıyla kilo sorununu çözmeye çalışanlara kılavuz olan iki isme kulak verdi. Ayşegül Çoruhlu ve Ferin Batman’a, ‘en sağlıklı ve kalıcı kilonun nasıl verileceğini’ sordu. Yazı dizimizin ikinci gününde Çoruhlu, akşam yemeğinden neden vazgeçmemiz gerektiğini ve en sağlıklı yağların hangileri olduğunu anlattı.

Kitabınızda “Akşam baklagil yenmemeli” diyorsunuz. Bunun nedenini öğrenebilir miyim?

Kendimizi ensüline reziste etmeseydik, belimiz kalınlaşmasaydı, kötü besinler yüklenmeseydik, akşam da baklagil yiyebilirdik. Ama bunu bozduk. Aslında “akşam yemeği” dediğimde hata yapıyorum, çünkü akşam yemeği diye bir şeyin olmaması lazım. En kötü ihtimalle sebze yenmeli.
 
"Bir gün herkes sebze suyu içecek"

Bu sebzeler hangileri?

Bütün zeytinyağlılar, ızgaralar, haşlamalar ve çiğ sebzeler. Bir bitki ancak çiğ olduğunda hücrenin ihtiyacına tam olarak karşılık verir. Sebze piştiğinde hücreye verilecek hammaddeyi azaltmış olur ama yine de diğerlerinden iyidir. Bir gün herkes sebze suyu içecek, ne kadar market varsa hepsi kola yerine sebze suyu satacak.
 
Zayıflamaya destek olan haplarla ilgili ne düşünüyorsunuz?

Mesela tatlı krizine girdiniz. Tarçınlı su iyi gelecek ama onu yapmak yerine gidip tarçın hapı alıyorsunuz. Bu insanların kolaycılığa kaçmasıyla ilgili... Zerdeçal çok yüksek DNA tamiri yapıyor diye, tozundan oluşan haplar satılıyor. Bu sektör suiistimale açık olmakla beraber gittikçe büyüyecek gibi görünüyor.
 
Keten tohumu yağı omega 3 içerir
 
Tohum yağları

Tohum yağlarının da iyi yağlar grubuna girdiğini söyleyen Çoruhlu, keten tohumu yağının omega 3 içerdiğine dikkat çekiyor. Çoruhlu sözlerini şöyle sürdürüyor: “Susam tohumu yağı aynı miktardaki sütten üç kat daha fazla kalsiyum içermektedir. Bunun yanı sıra içinde bol miktarda magnezyum vardır. Kalsiyum ve magnezyum önemli asit tamponlarıdır. Bunun dışında badem, fındık, ceviz, çöreotu, ayçekirdeği, kabak çekirdeği yağlarını da sağlıklı tohum yağları arasında saymak gerekir.”
 
İyi yağlar hangileridir

Tekli doymamış yağlar; zeytinyağı, avokado yağıdır. Bir de doymuş da olsa mucizevi yağ sayılan hindistancevizi yağından söz etmek gerekir.
 
Zeytinyağı

Tekli doymamış yağ grubuna giren zeytinyağını pişirme yağı olarak kullanmak, omega 6 yağlarından daha sağlıklıdır. Ayçiçeği ve mısır yağı gibi omega 6 türü yağlar pişirme yağı olarak kullanılırsa, ısıyla içlerindeki doymamış kısımları okside olur. Aslında doymamış olan bu yağlar, ısıtılınca bir tür doymuş yağ gibi davranır. Bu yağları yemeklerde kullanmak sağlıklı değildir. Isıya dayanamazlar.
 
Hindistancevizi yağı

Hindistancevizindeki yağ, bitkisel yağdır, doymuş durumdadır. Ancak bu yağ, orta zincirli yağ grubuna girer. Bu tür yağlar depolanmaz, kolayca enerjiye çevrilir. Hayvansal gıdalardan gelen yağlar da doymuştur ama uzun zincirli yağlardır. Bunları enerjiye çevirmek, vücut için uzun bir süreçtir. Ayrıca bu doymuş yağlardan enerji elde ederken, tıpkı yağ depolarımızdaki kendi yağlarımızı yakarken olduğu gibi asit artıklar ortaya çıkar. Vücut bu yağları yakmak istemez, depolamak ister. Uzun zincirli yağların akıbeti ensüline bağlıdır. Ensülin fazlaysa, uzun zincirli yağlar depolanırlar, ensülin azsa yakılırlar.
 
Hindistancevizi yağı metabolizmayı hızlandırır

Hindistancevizi yağının kullanımı ensülinden bağımsızdır. Hindistancevizi yağı depolanmaz. Aksine metabolizmayı hızlandırır. Bitkisel kökenli kısa ve orta zincirli yağlar vücut için hızlı enerji kaynaklarıdır. Özellikle egzersizde bu yağlar derhal enerjiye çevrilir, hemen yakılırlar. Bu yüzden hindistancevizi ve hurma gibi kolay enerjiye çevrilen, depolanmayan bitkisel yağlı besinler sporcular arasında çok yaygındır. Hindistancevizinin suyu da çok sağlıklıdır. Vücudu alkali yapan minerallerle doludur. Vücut sıvısına çok yakın mineral değerleri vardır.
 
Alzheımer’a karşı faydalı

Hindistancevizinin sütünün pH’ı, yağı, besin değerleri, anne sütüne çok yakındır. Son dönem yapılan araştırmalarda, hindistancevizi yağının, Alzheimer hastalığına bağlı beyin hasarını yavaşlattığına dair sonuçlar alınmıştır. Hindistancevizi yağı cilt için de faydalıdır. Acil enerji kaynağı olduğu için, günlük fiziksel yorgunluğu azaltır. Pişirme yağı olarak hindistancevizi yağı kullanmak en doğru seçimdir; ancak ülkemizde hindistancevizinin ne yağı ne meyvesi yaygın olarak kullanılmaz.
 
Avokada yağı

Avokado, genellikle çok kalorili zannedildiğinden pek tüketilmez. Oysa avokadonun sadece yüzde 2’si şekerdir, yüzde 80’i tekli doymamış yağ, yüzde 15’i ise proteindir. Düşük şeker oranı nedeniyle, tek başına yenildiğinde avokado ensülini yükseltmez. Ayrıca avokadodaki tekli doymamış yağlar depolanmaktan çok enerji oluşumu için kullanılırlar. Avokadonun içindeki potasyum, muzdan fazladır. Potasyum da alkali minerallerden biridir.
 
Zeytinyağından daha faydalı

Avokadonun içindeki protein yüzdesi baklagillerdeki kadardır. Avokado yağı ile zeytinyağı, içerdikleri yağ türleri açısından birbirlerine çok yakındır. Avokadonun içinde proteinin de olması onu çok iyi bir enerji kaynağı, çok besleyici bir madde yapar. Zeytinyağı tüketmenin faydalı olduğunu biliyoruz. Avokado ondan da faydalıdır. Bazı bitkisel yağlar doymuş durumdadır, buna rağmen iyi yağlar grubuna girer. Bunlardan hindistancevizi yağı çok faydalıdır.

 
 
Haber: Nur Toprakoğlu

Manşetler