Astım hastalığının sahil kesimlerinde daha zor kontrol altına alındığı, bu hastaların daha rahat yaşayabilmesi için kendilerine uygun coğrafi bölgeleri bulması gerektiği bildirildi.
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ramazan Demir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, astım hastalığının solunum yollarının daralmasıyla oluştuğunu, solunum yollarındaki daralmanın sebebinin oradaki kasların bazı alerjenler ve diğer etkenlerle kasılması olduğunu söyledi.
Demir, astım hastalığının nedeniyle ilgili olarak şöyle konuştu:
''Polen alerjisi ve ev tozu alerjisi en etkili olanıdır. Ev tozu alerjisine sebep olan akar dediğimiz canlılar, çok küçük mikroskobik canlılardır. Bu canlıların bir özelliği sıcak ve nemli yerleri sevmeleridir. Üremeleri için sıcak ve nemli ortam gerekiyor. Onun için de sahil kesimlerinde bunlar daha çok çoğalma imkanı bulur. Evlerde halının altında, kullanılmayan yerlerde, yünlerde, yatak örtülerinin altında, her yerde uygun ortamı, sıcaklığı bulduğu taktirde kolayca ürüyorlar. Bunlar öldükleri zaman parçalanıyorlar ve ortama kolayca karışıyorlar. Duyarlı kişilerde, hakikaten astımlıların baş belası oluyor. Bunların ortadan kaldırılmaları pek mümkün değil, onun için de duyarlılığı olan ve sahil kesiminde yaşayan astımlıları kontrol altına almak pek mümkün olmuyor.''
Demir, sahil kesiminin bitki örtüsü bakımından da zengin olduğunu belirterek, ''Bu bölgelerde polen miktarı da fazla oluyor, dolayısıyla bitki polenlerine karşı alerjik reaksiyonlar daha sık görülüyor. Deniz kenarında yaşayan kişilerde akar ve polenler nedeniyle astım daha etkili görülüyor'' dedi.
Sahil bölgelerinde, nemi seven mantarların da astıma sebep olabileceğini anlatan Demir, şunları kaydetti:
''Genelde sahil kesiminde yaşayan astımlıları kontrol etmek daha zordur diye bir şey vardır. Bunun sebebi de bu alerjenlerin sahil kesiminde daha çok olması ve astımlıları tetikleyip hasta olmalarına sebep olmasıdır. Astımlılar için kuru iklime sahip olan İç Anadolu Bölgesi, Doğu Anadolu Bölgesi daha uygundur. Ama bu herkes için geçerli olmayabilir. Bir kişinin mesela soğuğa karşı duyarlılığı vardır, soğukta kolayca enfeksiyon meydana gelebilir. Soğuğa karşı kendini koruyamazsa bu bölgelerde de hasta olabilir. Bir başka durum da hava kirliliğidir. Astımlı, kuru iklim bölgesinde olmasına rağmen hava kirliliğinden dolayı hasta olabilir. Bu nedenlerden dolayı astım hastalarının daha kolay tedavi edilebilmesi ve daha rahat yaşamaları için kendilerine en uygun bölgeyi bulmaları gerekiyor.''