Kadınlardaki görülme sıklığında da giderek artış yaşanıyor. Türkiye’de her yıl 50 bin kişi akciğer kanseri tanısı alıyor. Akciğer kanserinin başlıca nedeninin sigara tüketimi olduğunu söyleyen Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Başkanı ve Acıbadem Maslak Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Özlem Er, tanı konulan kişilerin yüzde 75’e yakınının ancak ileri safha olarak bilinen 3. ve 4. evrede saptanabildiğini ifade ediyor. Bu duruma akciğer kanserinin sinsi ilerlemesi ve belirtilerinin pek çok hastalığın belirtilerine benzer olması neden oluyor. Bunun yanı sıra uzun yıllar sigara içmiş kişilerde herhangi bir şikayet olmamasının, bu kişilerde akciğer kanseri olmadığı anlamına gelmediğinin kesinlikle unutulmaması gerekiyor. Akciğer kanserine işaret eden belirtiler şöyle sıralanabilir:
1. Giderek artan öksürük
Akciğer kanserinin ilk belirtileri arasında yer alan öksürük, çoğunlukla başka nedenlere bağlı olduğu düşünülerek yeterince önemsenmiyor. Oysa iki haftadan uzun süren, giderek artan ve nedeni belirlenemeyen inatçı öksürük, akciğer kanserinin temel göstergesi olarak karşımıza çıkıyor. Bunun yanı balgamda kan görülmesi veya balgam renginin koyu kahverengi olması da akciğer kanserinde önemli belirtiler olarak biliniyor.
2. Göğüs ağrısı
Yine pek çok nedenden kaynaklanabilen göğüs ağrısı da, aslında akciğer kanserinin temel belirtileri arasında yer alıyor. Göğüs ağrısı derin nefes alırken, öksürürken veya gülerken artıyorsa zaman kaybetmeden doktora başvurmak gerekiyor.
3. Nefes darlığı
Nefes darlığı ve hırıltılı soluma gibi solunumsal belirtiler akciğer kanserinin tüm evrelerinde ortaya çıkabiliyor. Sinsi gelişen akciğer kanserinin önemli bir göstergesi olan nefes darlığı, gerektiği şekilde önemsenmiyor. Yaşlı ve kilolu kişiler nefes darlığını yaşlarına bağlarken, genç kişiler de işlerinin yoğunluğundan doktora gitmeyi ihmal ettiklerini belirtiyorlar. Ancak akciğer kanserinde erken tanının hayati öneme sahip olduğunun unutulmaması gerekiyor.
4. İştahsızlık ve kilo kaybı
Özellikle aktif sigara içen kişiler, iştahsızlığı olursa mutlaka bir doktora danışmalı. Nedeni belirlenemeyen kilo kaybı da akciğer kanserinin önemli belirtileri arasında yer aldığından, ihmal edilmemeli.
5. Ses kısıklığı ve yutma güçlüğü
Akciğer kanserinin belirtilerden biri olan ses kısıklığı ve yutma güçlüğü de tıpkı diğer belirtiler gibi birçok nedenden kaynaklanabiliyor. Buna karşın soğuk algınlığı gibi bir durum olmaksızın gelişen ses kısıklığında da doktora görünmek gerekiyor Teşhis için kişinin yakınmaları, öyküsü ve muayene bulguları oldukça önem taşıyor.
6. Halsizlik
Akciğer kanserinde çabuk yorulma, sürekli yorgunluk hissi ve halsizlik de atlanmaması gereken, sık görülen belirtiler arasında. Türkiye’de çok yaygın olan demir eksikliği anemisinden mevsimsel şartlara, günlük hayatın yoğun koşuşturmacasından psikolojik sıkıntılara dek birçok nedenden kaynaklanabilen halsizlik günlük hayatı olumsuz etkilemeye başladıysa ve solunum şikayetleri de eşlik ediyorsa akciğer taraması yaptırılmasının ihmal edilmemesi gerekiyor.
7. Parmaklarda çomaklaşma
El ve ayak parmaklarının uçlarındaki yumuşak dokunun şişip yuvarlaklaşmasıyla oluşan çomaklaşmanın yavaş ve ağrısız gelişmesi, akciğer kanseri dışı nedenlerden kaynaklandığını gösteriyor. Ancak hızlı ve ağrılı gerçekleşmesi, akciğer kanseri belirtileri arasında yer alıyor.
8. Vücut ağrısı
Ülkemizde özellikle sırt ve omuz ağrısı şikayetlerine sıkça rastlanırken, masa başı çalışanlar bunu çoğunlukla duruş bozukluğu ve uzun saatler bilgisayar başında çalışmanın yol açtığı bir sorun olarak değerlendirebiliyor. Oysa akciğer kanserinin yayılması durumunda sırt ağrısı, omuz ağrısı, kürek kemiği ağrısı, kol, bacak ağrısı ya da beyne sıçramışsa şiddetli baş ağrısı önemli belirtiler olarak kendini gösteriyor. Boyunda ve köprücük kemiğinin üzerindeki bezelerde büyüme ise, özellikle akciğer kanserine işaret ediyor.
9. Sık tekrarlayan enfeksiyon
Bronşit ve zatürre gibi solunum yolu enfeksiyonlarının sık tekrarlaması ve iyileşmemesi de akciğer kanserinin belirtilerinden. Özellikle 15 yıldan daha uzun süre günde bir paket sigara içen ya da sigarayı bırakmasının üzerinden 15 yıl geçmemiş olan kişilerde mutlaka yılda bir kez tarama öneriliyor. Bilimsel çalışmalar; 55-74 yaş arasındaki yoğun sigara içme öyküsü olan kişilerde düşük doz akciğer tomografisi ile akciğer kanserini erken saptamanın mümkün olduğunu ortaya koyuyor. Birinci evre denilen erken evrede tedavi ile başarı oranı yüzde 80-90’ı bulabilirken, uzun yıllar sigara içmiş kişilerin hiçbir şikayetleri bulunmasa da düzenli kontrole gitmeleri şart.
10. Göz kapağında düşme
Göz kapağında düşme ve göz bebeğinde küçülme ile yüzün aynı tarafında terleme olmaması da akciğer kanserine işaret edebiliyor. Bu durum tıpta Horner sendromu olarak isimlendiriliyor.
Tedavide 2 önemli gelişme
Son yıllarda akciğer kanseri tedavisinde iki gelişme oldukça önem taşıyor. Birinci gelişme sayesinde, küçük hücreli olmayan akciğer kanserinde, tümör genomik özelliklerini özellikle EGFR, ALK gibi genetik değişikliklerin varlığını araştırarak uygun hedefe yönelik tedavilerin kullanımı, sağkalımda uzama sağladı. Tedaviye bağlı yan etkilerde de belirgin azalmaya yol açtı. Diğer önemli gelişme ise immünoterapide oldu. İleri evre akciğer kanseri tedavisinde immünoterapi kullanımı, hastaların sağkalımında ve yaşam kalitesinde önemli gelişmelere neden oldu. Tanı sırasında tümörün belli özelliklerini saptayarak immünoterapiyi kemoterapiden önce kullanmak mümkün oldu.