Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Çocuk Ruh Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferhunde Öktem, ''Ailelerde ve okullarda aidiyeti yerleştiremez ve çocuğun elini bırakırsanız, o eli tutacak birisi mutlaka oluyor. Uyuşturucu madde bağımlılığı da bu noktada devreye giriyor'' dedi.
Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezince (TUBİM), dün Antalya'da başlayan Uyuşturucu İle Mücadele Konferansı'nın bugünkü bölümünde madde bağımlığının önlenmesi ile tedavi ve arz süreçlerine yönelik çalışmaların ele alındığı çalıştaylar düzenlendi.
Çalıştayda konuşan Hacettepe Üniversitesi Çocuk Ruh Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferhunde Öktem, çocukların büyüme süreçlerindeki ruhsal basamaklarda yaşanan aksaklıklarının ileriki yıllarında önemli sorunlarına neden olabildiğini söyledi. Çocuklarda bağ ve bağımlığın anne ile başladığına değinen ve anne ile çocuk arasındaki bu bağlılığın sağlıklı kurulması gerektiğini ifade eden Öktem, anne, baba gibi yetişkinlerin çocukların kimlik ve kişiliğinin gelişiminde ayna görevi gördüğünü vurguladı.
Anne ve babanın ardından öğretmenlerin, daha sonraki yıllarda da arkadaşlarının gençler üzerinde etki kurabildiğini ifade eden Prof. Dr. Öktem, şu bilgileri verdi:
''Madde bağımlılığının en önemli etmeni arkadaşlar ve bir gruba dahil olma isteğidir. Yetişkinlerin en büyük rakibi TV'lerdir. Çocukların dörtte üçü televizyon kahramanlarına öykünüyor. Yayımlanan dizilerdeki karakterlerin çok sağlıklı olmadığını görüyoruz. Kurtlar Vadisi'ndeki karakterlerin ardından şimdi de herkes kendini Muhteşem Yüzyıl dizisindeki Kanuni Sultan Süleyman zannediyor. Hepimiz dizilerdeki kahramanlarının sigara, içkiyle ilgili görüntülerini özdeşim nesnesi olarak içselleştirdik. Fark edilmek hepimizin ihtiyaç duyduğu bir nesne. Çocukların yaramazlıklarının altındaki neden de fark edilmektir. Önce çocukları fark etmemiz gerekiyor. Aidiyet ve çocuğa değer kavramı çok önemli. Ailelerde ve okullarda aidiyeti yerleştiremez ve çocuğun elini bırakırsanız, o eli tutacak birisi mutlaka oluyor. Uyuşturucu madde bağımlılığı da bu noktada devreye giriyor.''
Prof. Dr. Öktem, madde bağımlılığının önlenmesi çalışmalarında birinci önlemin madde kullanmayan gençlere ulaşılması olduğunu kaydederek, ailelerin yanı sıra okullar ve kurumların toplumsal çalışmalarının da önemli olduğunu söyledi.
"Medya kampanyaları artmalı"
Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü Öğretim Üyesi ve TUBİM Talep Azaltma Uzmanı Doç. Dr. Nurdan Duman da Türkiye'de gençlerin uyuşturucu madde kullanımının önlenmesine yönelik 16 bakanlık, sivil toplum kuruluşları ve çeşitli kurum ve kuruşların kapsamlı çalışmalar yürüttüğünü bildirdi.
Duman, eğitim seminerleri, konferanslar, tiyatro oyunları, camilerdeki hutbeler, yarışmalar, sergiler gibi aktivitelerle yapılan önleme çalışmalarının yanı sıra mücadelenin toplumsal ve medya boyutuyla da genişletilmesi gerektiğini ifade ederek, ''Medya kampanyaları milyonlarca insanı etkiliyor. Madde bağımlılığı gibi tüm bağımlılıklarla ilgili kampanyalar artmalıdır'' dedi.
Duman, uyuşturucu madde kullanımının engellenmesinde okul ve aile hedefler gibi evrensel önleme çalışmalarının yanı sıra eğlence merkezleri, okullar ve devletin yurtlarındaki koruma altındaki risk gruplarında yer alan çocukların birey odaklı çalışmalarla sigara, uyuşturucu ve uçucu madde bağımlılıklarından uzak tutulması gerektiğini de işaret etti.
Türkiye'de alkol ve madde bağımlılığı merkezlerine 2009 yılında başvuran kişilerin 107 bin 178'inin ayakta, 2 bin 594'ünün de yatarak tedavi gördüğünü kaydeden Duman, madde bağımlılarının toplumdan dışlanmasının da bağımlılar açısından daha olumsuz etkiler yarattığını söyledi.
Antalya Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürü Mehmet Erikoğlu ise Emniyet Müdürlüğünün, Akdeniz Üniversitesi ile birlikte Antalya'da 13-25 yaş arasındaki çocuk ve gençlere yönelik madde bağımlılığının önlenmesine yönelik ''Dost Eli Projesi'' yürüttüğünü hatırlatarak, proje çerçevesinde, eğitimcilerin yanı sıra üniversite öğrencilerinin de ''akran eğitimci'' adıyla il genelinde çocuk ve gençlere yönelik çalışma yürüteceğini bildirdi.
Antalya Valiliği öncülüğünde belediyeler, kurum, kuruluşlar ve sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla oluşturulan İl Güvenlik Danışma Kurulunun da uyuşturucu madde satışının yoğun gerçekleştiği ve sürekli operasyonların düzenlediği Antalya'daki Zeytinköy bölgesine yönelik kentsel dönüşüm projesi hazırladığını hatırlatan Erikoğlu, proje kapsamında okullaşmanın artırılması, çocuk ve gençlik merkezinin kurulması, bölgedeki vatandaşlara iş sağlamada yardımcı olunmasının hedeflendiğini söyledi.
Erikoğlu, Antalya'da alkol ve uyuşturucu madde bağımlılığının tedavisi için yeni bir merkez kurulmasının planlandığını da bildirdi.
TUBİM Uyuşturucu ile Mücadele Konferansı kapsamında önlemenin yanı sıra arz ve tedavi çalıştayları da sürüyor. Konferans, çalıştay sonuçlarının açıklanması ile yarın sona erecek.