"Ağır uykusu olan çocuklarda alt ıslatma daha fazla"

TÜ Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Avlan: "Alt ıslatma sorunun temelinde hem uyku ağırlığı hem de yeterli hormon salgılanmamasına bağlı fazla idrar üretilebilme yatıyor"

Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dinçer Avlan, alt ıslatma probleminin temelinde derin ve ağır uykunun yattığını bildirdi.

Prof. Dr. Avlan, Tıp Fakültesi Başhekimlik Sağlık Kurulu Toplantı Salonu’nda "Çocuklarda Alt Islatma ve İşeme Bozuklukları" konularında düzenlediği bilgilendirme toplantısında 15 yaşına kadar olan bireylerin yüzde 15’inde gece alt ıslatma probleminin görüldüğünü söyledi.

Toplumda sık rastlanan alt ıslatmanın derin uykusu olan çocuklarda daha fazla görüldüğünü anlatan Avlan, şunları kaydetti:

"Gece alt ıslatmasını ya da basit alt ıslatma dediğimiz durumu toplumda sıkça görüyoruz. Ancak neyse ki bunun altında böbreğe, idrar yollarına ya da başka bir yere ait organik bir sebep yok. Bu durumun oluşmasının en büyük nedenlerinden biri gece uykusunun ağır olması. Gece uykunun ağır olması, gece dolan ve gerilen idrar kesesinin beyin tarafından idrar geldiği hissinin algılanıp buna yanıt olarak uyanıklığın sağlanamamasından dolayı hastalar idrarlarını altlarına kaçırıyorlar. Ancak ıslandıktan sonra uyanabiliyorlar.Tabii bunun yanında farklı hormonal sorunlar da var."

-"Genetik olabilir"

Gece ıslatmalarında genetik geçişin çok yüksek olduğunu belirten Avlan, şöyle devam etti:

"Anne babada, amca teyzede varsa bu rahatsızlık çocuklarda çok yüksek olduğunu biliyoruz. Kardeşler arasında çok yüksek olduğunu görüyoruz. 15 yaşından sonra hızlıca azalıyor. Anne babanın ikisinin birden geçmişlerinde gece altını ıslatma durumu varsa bu çocuklarında yüzde 70-75 oranında gözüküyor. Aynı şekilde kardeşlerde varsa bu da yüksek oranda etkiliyor. Genetik geçişi olan bir sorun. Genetik alt yapı uyku derinliğinin olmasına ya da hormonsal problemin var olmasına neden olabiliyor.

Alt ıslatma sorunun temelinde hem uyku ağırlığı hem de yeterli hormon salgılanmamasına bağlı fazla idrar üretilebilme yatıyor. Bu faktörler iç içe geçebiliyor. Bu yüzden bu hastalarda hangi tedavi yöntemini yaparsanız yapın başarılı sonuç elde etme oranı yüzde 75’i geçmiyor ne yazık ki. Ama tedavi yöntemini belirlerken de buna yol açan asıl sebebin ne olduğunu ortaya koymaya çalışıyoruz. Bunun içinde çocuk ve aileyle çok iyi bir şekilde konuşarak ortaya koyabiliyoruz. "

-"Yaş arttıkça azalıyor"

Çocukluktan gençliğe geçişte alt ıslatma sorununun büyük oranda azaldığına dikkati çeken Avlan, büyümeyle birlikte uyku derinliğinin azalmasının bunda etkin olduğunu söyledi.

Ancak yüzde 1 de olsa yetişkinlerde de alt ıslatma sorununun devam ettiğinin altını çizen Avlan, "Yetişkin hastaların yüzde 1’inde gece işemesi olduğunu biliyoruz. Bu oran belki daha fazla. Biz başvuran hasta sayısı üzerinden bunu yaptığımız için bu oranı çıkarıyoruz. Muhtemelen bu oran daha yüksek. Çünkü yetişkinler altına işediğini söylemekten utandığı için söyleyemeyebilir." diye konuştu.

Avlan, altını ıslatan çocuğun altına muşamba sermek ya da bezlemenin çocuğun sorunun farkında olmasını azalttığı için buna gerek olmadığını vurguladı.

Manşetler

DUYURU-4