Dahiliye Uzmanı Uz. Dr. Aylin Tuhta, Kurban Bayramı'nda aşırı et tüketiminin 40 yaş üstü yetişkinler, yaşlılar ve kalp damar hastalığı olanlar için çok ciddi riskleri de beraberinde getirdiğini ifade ederek, "Diyabet, hipertansiyon, karaciğer, kalp hastalarının karaciğer, dalak, böbrek yemelerini önermiyoruz." dedi.
Bayramda et ve tatlı tüketimine ilişkin tavsiyelerde bulunan Dahiliye Uzmanı Uz. Dr. Aylin Tuhta, söz konusu gıdaların aşırı tüketen kronik hastalık sahibi vatandaşlarda önemli sağlık problemlerinin ortaya çıkabileceğini kaydetti.
Şişman, kalp-damar, diyabet, hipertansiyon, mide ve benzeri kronik hastaların bayramda beslenmelerine daha da çok özen göstermeleri gerektiğini söyleyen Uz. Dr. Tuhta, " Bu hastalar aşırı yağlı etler yerine az yağlı etleri tercih etmeli ve eti sebze yemeği olarak tüketmeye özen göstermeli, aşırı tatlı tüketiminden de kaçınmalı." şeklinde konuştu.
Normal zamanda kırmızı et haftada birkaç kez tüketilirken kurban bayramında her gün ve neredeyse günde 2-3 porsiyon tüketildiğini hatırlatan Dahiliye Uzmanı Uz. Dr. Aylin Tuhta, "Buna karşılık sebze ve meyve tüketimi ciddi oranda azalıyor.
Her gün yüksek miktarda kırmızı et tüketimi 40 yaş üstü yetişkinler, yaşlılar ve kalp damar hastalığı olanlar için çok ciddi riskleri de peşinden getirir. Damar tıkanıklığı, kanda trigliseritlerin artması ve kalp sağlığının tehlikeye girmesi an meselesidir. Kurban kesildikten sonra 5-6 saat güneş görmeyen yerde dinlendirildikten sonra buzdolabına konulmalıdır. Böylece etin sindirimi kolaylaşır ve tüketildiğinde rahatsızlık yapmaz. Kansızlığı olan hastalar için karaciğer, dalak, böbrek kısmının yenmesi demir vitamini açısından tavsiye edilir. Ancak diyabet, hipertansiyon, karaciğer, kalp hastaları için önerilmez. İşkembe kısmı ve hayvanın iç yağları da kullanılmamalıdır." diye konuştu.
Bayramlarda evlerden eksik olmayan tatlıların tüketilmesine dikkat edilmesi gerektiğini belirten Uzm. Dr. Tuhta, "İkram amaçlı sunulan ağır hamurlu tatlılar ve çikolatalar yerine, sütlü ve meyveli tatlıları tüketmek ve porsiyon miktarlarını az tutmak sağlıklı bir seçim olacaktır. Şeker hastalarının tatlı yemeleri önerilmez ancak diyet bozulacaksa en azından bitter çikolata tercih etmeleri önerilebilir. Tatlı ikramlarının hepsine 'evet' dememeli ya da küçük porsiyonlar tüketilmelidir." bilgisini verdi.
Bayramda sebze ve meyve tüketimi ile spor yapmanın ihmal edilmemesine de değinen Uzm. Dr. Tuhta, "Ailece yenilen ya da davet yemekleri öğle saatlerine planlanmalı, akşam yemeklerinde de sebze, yoğurt ve tam tahıl ekmeğinden oluşan hafif bir öğün tüketilmelidir. Sağlıklı yaşamın en temel kurallarından biri olan fiziksel aktiviteler arttırılmalı, günlük en az 30 dakika tempolu yürüyüşlere devam edilmelidir. Metabolizmanın çalışması, sindirim ve emilimin gerçekleşmesi için yeterince su içilmelidir. Diyabet hastaları, kalp ve damar hastaları, mide rahatsızlığı olanlar, karaciğer hastaları, hipertansiyon hastaları gibi belli bir beslenme düzeni ile takip edilen kişiler, diyetlerini bozmamaları gerekmektedir." ifadelerini kullandı.