Botoks değil detoks

Daha genç görünmek için zamanı geri çevirmeye mi çalışıyorsunuz? Gençlik ve güzellik botoks veya estetik cerrahiden gelmez. Etkili bir arınma, besleyici öğünler ve yaşam tarzından gelir. İçinizdeki “yaşlanma belirtilerini” durdurun ve dışınızdakilerin ise nasıl kaybolup gittiğini izleyin!

Genç görünmek önemli

Gençliğe tapılan bir toplumda yaşıyoruz. Medya güzel erkek ve kadın fotoğraflarıyla adeta hepimizi bombardımana maruz bırakıyor. Gençlik kültürü ve modası alışveriş merkezlerinde ve çarşılarda ağırlığını koyuyor. Neredeyse hepimiz 30’un üzerinde göstermenin eskimiş ve son kullanım tarihi geçmiş olduğuna koşullandırıldık. Plastik cerrahi patlama yapan bir sektör çünkü hepimiz eskimiş görüntüyü yenme mücadelesi içindeyiz. Fakat, kendi akranlarımızı olduğu kadar kendi kendimizi de kandırmıyor muyuz?

Cilt ve vücut

Cildimiz vücudumuzun bir parçasıdır ve yediklerimizle ve yaşam tarzımızla doğrudan etkilenir. Eğer yaşlanma belirtilerini uzak tutmak istiyorsak, cildimizde kırışıklıklara ve saçlarımızda beyazlanmalara neden olan eğlence hayatı, sigara ve kötü beslenmeden, sağlıklı bir yaşam tarzına yönelmeliyiz. Dış görüntümüz iç sağlığımızın doğrudan yansımasıdır.

Botoks

Botulinum toksin olarak ta bilinen Botoks bir sinir zehridir. Yüz kaslarını tutan sinirlerin dürtüsünü bloke ederek kırışıklıkları azaltır. Bu da adelelerin gevşemesine, yumuşamasına ve kırışıklıkların gitmesine neden olur. Ancak zehir etkisini kaybettiğinde sinirler yeniden harekete geçer ve kırışıklıklar yeniden oluşur. Bu kez bir doz daha! Kozmetikçiler bunun güvenli olduğunu söylemesine rağmen, botoksun vücudun bütününde uzun dönemli etkilerini belirlemek konusunda yeterli bilgiye sahip değiliz. Vücuda bir sinir zehri enjekte etmek güvenli midir, bundan daha eğreti bir şey olabilir mi?

Kozmetik cerrahi

Pahalıdır, acı vericidir ve sonuçları her zaman umulanı vermez. Kozmetik cerrahi nedenlerine başvurmaksızın yaşlanmanın sonuçlarını ortadan kaldırır. Kırışıklıkların, sarkmaların ve renk kaybının tek nedeni ilerleyen yıllar değildir. Beslenme ve yaşam tarzı cildin sağlıklı ve kırışıksız kalması ve bu hali koruması için en önemli unsurlardır.

Beslenme

Besin ve lif yoğunluklu, meyve ve sebzelerce zengin bir beslenme bütün vücutla birlikte cilt sağlığını da iyileştirir. Bu gıdalar cilt hücrelerini onarmak için vücudun ihtiyaç duyduğu elementleri sağlarlar ve böylece cildin genç ve elastik görünümünü korurlar. İşlenmiş ve hazır gıdalar, et ve süt ürünleri cildimizi tıkar, rengini bozar ve işleyişini tehlikeye atar.

Yaşam tarzı

İçki, sigara ve eğlence hayatı yerine temiz hava, bol su ve düzenli egzersiz fayda sağlayacaktır. Alkol ve sigara cilt sağlığını korumak için kullanılan vücudumuzun besinlerini çalar, oysa temiz hava, aldığımız sağlıklı sıvılar ve egzersiz cildimizi ve vücudumuzun diğer bölgelerini temizler ve besler. Doğru seçimler yapmak sağlıklı bir kiloyu korumaya da yardımcı olur. “Liposuction” diye de bilinen yağ aldırma hoş bir deneyim değildir!

Bulunduğumuz ortam

Bulunduğumuz ortam da cildimizin sağlığı ve elastikiyetini iyileştirir veya kötüleştirir. Ancak bulunduğumuz ortam çok da fazla kontrol edemeyeceğimiz bir durumdur, şehir kirliliği cildimize zarar verir ve gözenekleri tıkar. Makul ölçüde güneşte kalmak sağlıklı ve hayatidir, fakat aşırı güneş cilde zarar verir, elastikiyetini azaltır ve kırışıklıklara neden olur.

Duygular

Duygularımızın ve yüz ifadelerimizin yüzümüzün şekli ve rengi üzerinde çok ciddi etkileri vardır. Sık sık çatılan kaşlar anlımızda çizgilere neden olur, ağzımızın şekli aşağıya dönerek olumsuzluğu ifade eden bir hal alır. Öfkeli bir kişinin gözleri çoğunlukla derin çizgilerle çevrilidir. Duygusal stres besinleri yakar ve bağışıklık sistemimizi tehlikeye atar ve her ikisi de cilt sağlığımız üzerinde aktif rol oynar. Hayatınıza olumlu bakın ve mutlu olun. Gülme kırışıklıkları alnınızda ve gözlerinizin etrafındaki derin yarıklardan daha çekicidir!

Gençleştirici detoks

Bir detoks programının mucizevi etkileri olabilir. Vücudumuz birikmiş toksinlerden kendisini temizler, cildimiz daha temiz hale gelir. Bol miktarda miktarda içilen su, zararlı gıdaların etkilerini seyreltir, toksinler ve kalıntılar bu suyla birlikte dışarı atılır, bu arada cildiniz de yumuşar, rengi güzelleşir görüntünüzden yılları alır götürür. Detoks vücudumuza yardım etmenin temel prensibidir.

Gıdalar

Sıkı ve kırışıksız bir cilt istiyorsanız, çiğ meyve ve sebzeler bunun en iyi yoludur. Bunlar vitaminlerce, minerallerce, bitkisel besinlerce ve enzimlerce zengindir, cilt sağlığı için hayatidir. Ancak bu besinler ısıyla pişirildiğinde tahrip olur ve zarar görür. Zengin sıvı içerikleri hücrelerimizi dolduran ve kırışıklıkları yumuşatan sağlıklı sıvı alımını destekler. Çiğ meyve ve sebzelerce zengin öğünler cildin rengini, elastikiyetini iyileştirebilir ve koruyabilir, ayrıca canlı ve sağlıklı bır ışıltı verir.

Su

Kuru üzümle yaş üzümü kıyaslayın. Arada ne fark vardır? Kuru üzüm, yaş üzümün suyu çekilmiş halidir, işte kurumuş cilt hücresi de buna benzer bir görünümdedir. Su hücrelerimizi doldurur, oysa pek çok kişi yeterli derecede su içmez. Günde en az iki litre su içmek hücresel arınmayı destekler, hücrelerinizi dolgunlaştırır ve kırışıklıkları azaltır. Alkol, kahve ve sodadan uzak duru, çünkü bunlar idrar söktürücüdür ve vücutta susuzluğu artırır.

Dinlenmek

Uykuda ve ne şekilde olursa olsun dinlendiğimiz zamanlarda vücudumuz kendisini onarır, inşa eder ve ikmal yapar. Buna cildimiz de dahildir. 8 saatlik bir gece uykusu göz şişliklerinizi indirmeye yardımcı olacak ve cildinizin genel rengini iyileştirecektir. Yüzünüzü yastık veya yatağa bastırmaktan dolayı oluşabilecek kırışıklıklar ve çizgillere engel olmak için sırt üstü uyumaya çalışın.

Hepimiz “gerçek güzellik içten gelir” cümlesini duymuşuzdur. Bu söz çoğunlukla nezaket ve duygusal cömertlikle alakalı iken aynı zamanda fiziksel güzelliğe ve canlılığa da uygulanır. Botoksla toksin yüklemek yerine detoksla içinizdeki gerçek güzelliği dışarı çıkarın!