YENİ YÖNETMELİKLER VE TAM GÜN İLE SGK'YA NASIL UYUM SAĞLANACAKTIR ?

Özel Sağlık Kuruluşları ve Hekimler "Yönetmelikler" ve “Tam Gün” ile SGK’ya Nasıl Uyum Sağlayacaktır?

Gazetelerde tam sayfa ilanlarını gördüğümüz “Tıpta Uzmanlık Dernekleri Platformu” sayın sözcüsü Prof.Bülent Tıraş hocamız ,Tam Gün Yasası ve yeni yönetmelik ile artık özel muayenehanelerde hekim ve hocalarımızın bundan böyle hiçbir şey yapamayacağını birkaç gün önceki toplantımızda bana da ifade etmiştir , değerli Tusider , Aysad ,Bursad yönetimi ile yaptığım görüşmelerde de hepsi aynı görüştedirler ,” bu yönetmelik ve tam gün yasa tasarısı tüm halkımızı zor durumda bırakacak ve eskisi gibi kuyruklar oluşacak , hizmet kalitesi düşecek ve binlerce özel sağlık sektörü kapanacak ve çalışanı işsiz kalacaktır “ayrıca arayan müvekkillerim ve değerli hekimlerimizin kafalarında binlerce soru işareti mevcuttur , bu işin sonu ne olacak ?

Eski yönetmeliğe göre Sağlık Bakanlığı’na başvuruda bulunmuş 200 ‘ den fazla Tıp ve Dal Merkezi başvuruları halen sonuçlanmamış , komisyon toplantısı halen bitmemiş , ve başvuruda bulunmuş o kadar merkez her gün zarar etmektedir , aylarca bekleyen müvekkillerim ” artık yeter , bu kadar yatırım yapıp halkımıza hizmet sunmak istiyoruz , ama devletimiz bizim önümüzü tıkıyor “ demekte ve içten içe pişmanlık duymaktadırlar.

Değerli halkımız bunları hak etmiyor ! Özel sağlıktan herkesin yararlanmaya hakkı vardır !

Şimdi tam gün yasası ile gelecek sorunların en önemlisine bakacak olur isek ;

1-) Hem Kamuda , hem özelde çalışan binlerce hekim mevcuttur , bu hekimler özel sağlık kuruluşu ile sözleşme yapmış bulunmaktadırlar.Bu sözleşmeler 4857 Sayılı İş Kanunu 8.madde ve Borçlar kanunumuza tanımlanmıştır.

Bu sözleşmeler hukukumuzun güvence altına aldığı ve her iki tarafı bağlayıcı sözleşmelerdir , bir taraf sözleşmeye aykırı davrandığı takdirde , aykırı davranan tarafa tazminat yükümlülüğü getirir.

Binlerce hekim bu sözleşmeler ile Özel Hastane , Tıp Merkezi , Dal Merkezi vs çalışmaktadır , ve bu özel sağlık kuruluşlarının çoğunun da SGK ile “Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Kurumu/Kuruluşundan Sağlık Hizmeti Satın Alma Sözleşmesi”mevcuttur.

Emekli Sandığı , Bağ-kur ve SSK ,” 5502 Sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu “ uyarınca tek çatı altında toplanmış ve artık bu kurumlar ortadan kalkmıştır , ilk önce Özel Poliklinikler ile devam eden sözleşmeler dondurulmuş , ardından Özel Poliklinikler ile sözleşme yapılmamaya başlanmış , Aile Hekimliğine geçilen illerdeki sözleşmeli Polikliniklerin sözleşmeleri SUT 24’ e dayanarak iptal edilmiş , ardından yeni ATT ve Özel Hastaneler Yönetmeliği 15.02.2008 2 de yayımlanmış ve Özel Dal Merkezleri ve “Güzellik Merkezleri’nin kazanılmış hakları yok sayılmış , Özel muayenehanesi olan hekimlere , büyük kısıtlama getirilmiş , şimdi de “Tam Gün Yasası “ ile tüm hekimler ve SGK ile sözleşmesi olan tün özel sağlık kuruluşlarını , tam anlamıyla “önünü göremez hale getirmişlerdir”

Şu an ki duruma göre düşünelim ; kamuda çalışan bir hekim , özel bir hastane yada tıp merkezinde vs “Sözleşme” ile çalışmaktadır , ve kamudan aldığı maaş ile , özelden aldığı maaşlara güvenerek bir girişimde bulunmuş ve 5 yıllık plan yapmıştır , “Ben bu borcu şu kadar gelir , şu kadar gider ile 5 yılda öderim “ düşüncesi ile ;

Özel sağlık kuruluşu da kendi gelir ve giderleri için başka bir plan yapmıştır , kurumumda 5 tane , 10 tane vs. hekim çalışıyor , ortalama şu kadar hastaya bakıyorum , SGK ile de sözleşmem de var , aylık giderim şu kadar , gelirim bu kadar diyerek 10 yıllık borç yükümlülüğü altına girmiştir ,

Şimdi ki duruma dönersek , aynı Doktor ,”Tam Gün” ile ya kamu ya özeli seçmekle karşı karşıyadır , önündeki hedefleri , düşünceleri , planları bir anda bitmiştir.

Özel Sağlık kuruluşuna dönecek olursak ; işletmesindeki 5 Doktordan 4 ya da 3 ü ayrılıp kamuya giderse ,ayrılan doktorların yerine yenisini bulamayacaktır , SGK sözleşmesine güvenerek , gelir-giderini ayarlamış , personel istihdam etmiş , hastalara hizmet vermeye çabalamakta ,ancak doktor yokluğundan gelen hastaları geri çevirmek zorunda kalmıştır , onunda hedefleri , düşünceleri , planları da bitmiştir.

Sonuç olarak “Kamu Yararı” adı altında yapılmak istenen uygulamaların neresi kamu yararınadır ? Hastalar kuyruklara mahkum edilecek , binlerce Özel Sağlık Kurumu kapanacak , binlerce özel muayenehane kapanacak , yüzlerce Güzellik Merkezi kapanacak , yüz binlerce insan işsiz kalacaktır. Bu mudur KAMU YARARI…Saygılarımla ;

Av.Bülent Özer

www.bulentozer.av.tr