23 Aralık 2024
  • Ankara7°C
  • İstanbul11°C
  • Bursa8°C
  • Antalya13°C
  • İzmir14°C

SAĞLIKTA REVİZYON VE YAFTALAMA...

Dr.Recai Yahyaoğlu

12 Mayıs 2014 Pazartesi 12:36

Sağlık sistemi; 2002 yılında başlayan Ak Parti iktidarlarıyla ülkemizde vatandaş için hizmete dönük değişim ve dönüşümün dinamik merkezi oldu. Sağlık çalışanları açısından sancılı olan bu süreç halk tarafından memnuniyetle karşılandı. Başta Aile Hekimliği olmak üzere sağlıkta hakikaten güzel şeyler yapıldı.

2013 yılının sonlarına doğru gerçekleşen 17 Aralık operasyonu Tehdit altında olmanın sonucu olarak Devlet kademelerinde haliyle yeni atamalar yaşanmaya başladı. Mart seçimlerinden önce başlayan bu yer değiştirmeler seçim sonrasında halen devam etmektedir…

Başlangıçta Emniyet teşkilatı ve diğer kurumlarda yaşanan bu değişim sağlıkta tepe yöneticilerin değiştirilmesiyle devam etti. Bu değişimin nerede ve nasıl duracağını şimdiden kimse kestiremiyor… Anlaşılan o ki Ak Parti Hükümeti yerel seçimlerden aldığı güçle daha sağlam ve emin adımlarla geleceğe yürümek istemektedir…

Paralel yapılanmanın tüm Devlet kurumlarından tamamen temizlenmesine ve artık hiçbir faaliyet gösteremeyecek kadar sosyal, idari ve siyasal yaşamdan uzaklaştırılmasına karar verilmiş görünüyor. Bu durum Türk Siyasi tarihinde ilk kez bu denli kapsamlı bir revizyonla yönetiliyor görünmektedir.

İktidar bizzat kendi atadığı ya da geçmiş yıllarda bu makamlara gelmiş olan yönetim kademesini değiştirme hakkına sahiptir. Kiminle birlikte çalışacağına karar vermek ve bu yönde adımlar atmak milletten aldığı güçle İktidarın en doğal hakkıdır da… Fakat kendi kararıyla önemli makamlara getirdiği bürokratları görevden alırken daha itinalı davranması gerekmektedir…

Paralel yapılanmayla ciddi bağı olan insanlar için bir şey söyleyecek durumda değiliz...  Ama son gelişmeler gösterdi ki paralel yapıyla bağı olmayan bürokratların bu görevlerden alınması sırasında yaşanan adaletsiz tavır ve tutumlar son derece rencide edici vicdanları sızlatan bir hale dönüştü…

Örneğin kendimize yakın hissettiğimiz gazeteci ağabeylerimizin bu kararlar öncesinde dedikodu tarzında haber ve yorumlarla Hükümetin işini kolaylaştırma yönünde bir çaba içinde bulunmaları, isim ve resimleri gazete sayfalarında yayınlamaları ne kadar doğrudur… Adil olmayan hatta kul hakkına girecek denli haber ve yorumlarda bulunmaları nasıl haklı görülebilir?

Kendi arkadaşlarımız bu süreçte paralel yapılanmanın bir uzantısı olarak gösterilip itibar sarsıntısına maruz bırakılmaktadır. Bu doğru ve sağlıklı bir yaklaşım değildir. Geçmişte çocuklarını bu yapılanmanın okullarına gönderen pek çok Ak Parti Milletvekili, Belediye Başkanı ve yetkilisi olan çok insan vardır… Onlarda mı suçlu ilan edileceklerdir? 

Ülkemizde muhafazakar olupta bu yapılanmayla geçmiş yıllarda bağı olmayan çok az insan vardır. Yapanlar yaptıkları hataların bedelini elbette çekeceklerdir. Çekmelidirler de… Fakat kendimiz kendi atadıklarımızı, kendi kardeşlerimizi düşünmek onları korumak zorunda olduğumuzu bilmeliyiz.

Maalesef bugünlerde düşman olanlar birbirlerini sadece ‘paralelci’ yaftasıyla suçladıklarında çözüm alacakları kanaatine varmışlardır.Bunun önünün alınması gerekmektedir. Kin ve intikam duygularıyla dolu olanların, fırsat ve makam düşkünlerinin elinden bu yaftanın alınması zaruridir…

Bu yaftayla Ak Parti Hükümeti en hafif tabirle ‘kendi evladına zarar veren’ konumuna düşürülmektedir. Unutulmamalıdır ki bu durum gelecekte çok farklı sorunları ortaya çıkarma potansiyeline sahiptir. Bu yafta boşa çıkartılmalı sansasyona neden olmaksızın nazik ve kibarca değişimler yapılmalıdır. Adaleti kendine isim olarak seçmiş olan Ak Parti Hükümetine yakışan tavırda budur…

Yorumlar