Sosyal Güvenlik Kurumu’nca 21.04.2015 tarih ve 29333 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ” ile 1 Temmuz 2015 tarihi ile günübirlik onkoloji hastalarına verilen kemoterapi ilaçları Sağlık Bakanlığı'na bağlı sağlık hizmeti sunucuları tarafından karşılanmaya başlanıyor. Mevzuattaki ilgili madde şöyle:

“1/7/2015 tarihinden itibaren Sağlık Bakanlığı'na bağlı sağlık hizmeti sunucuları tarafından SUT eki (Ek-4/H) listesinde tanımlı ilaçların temin edilmesi esas olup, reçetede günübirlik tedavi kapsamında olduğunun belirtilmesi kaydıyla sözleşmeli eczaneden temin edilecek SUT eki (Ek-4/H) listesindeki ilaçlar için ödenen tutarlar Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık hizmeti sunucuları için Bakanlığa yapılan global bütçe ödemesinden mahsup edilir ve bu tutarlar iade edilmez.”

Özetlemek gerekirse SUT Ek-4/H'de belirtilen kemoterapi ilaçları hastaneler tarafından günübirlik tedavi kapsamında hastalara doğrudan ulaştırılabilecek(?).

İlgili mevzuat değişikliğinin yapılma gerekçesi şimdilik muamma. İlaca ulaşmakta sorun yaşamayan, reçete edilen ilacını Türkiye genelindeki 24.000 eczaneden sosyal güvencesiyle rahatlıkla alabilen hastaların bundan sonraki süreçte yaşayabilecekleri sorunları öngörmek çok da zor değil. Yatan hastaların ilaçlarının temini için bile ödenek, mevzuat ya da başka sebeplerle dönem dönem sıkıntı yaşayan hastane eczanelerine bir de günübirlik hastaların kemoterapi ilaçlarının temini görevi verilmesinin kimse için herhangi bir faydası bulunmamaktadır.

Mevcut durumda hekimlerimiz tedavinin gidişatını kendi bilgi ve tecrübeleri ışığında tercih ettikleri ilaçlar ile devam ederken, 1 Temmuz itibariyle hastane eczanesinde bulunan ilaçlar arasından tercih etmek zorunda kalacaklar. Eski SSK eczanelerinde olduğu gibi tasarruf adına yapılan, mağduriyet dışında başka bir getirisi olmayan, iyi yönetilemeyen ve iyi planlama yapılamamasından dolayı yer yer zarar bile ettirmiş uygulamanın bir benzeri olan bu uygulama aynı zamanda eczane faaliyet alanına vurulmuş bir neşterdir. Serbest eczacılık mesleğinin alanına kemoterapi ilaçlarının hastanelerce temini ile vurulan bu darbe; zamanla diğer ilaç gruplarının da eczane dışına çıkartılma çalışmalarıyla devam edecektir.

Hepimizin kabul edeceği gibi hastane eczanelerinde mali değeri de oldukça yüksek olan kemoterapi ilaçlarının depolanması, güvenliğinin sağlanması ve dağıtımının yapılması yönetimi zor bir süreçtir. Hastane eczanelerine bu sorumluluğun yüklenmesi sonrasında oluşabilecek kayıp ve kusurların yükümlülüğünü, hastane eczanelerince temin edilemeyen ilaçlar sebebiyle tedavisi değiştirilen ya da bulunamayan ilaçları hastane dışından ücretli şekilde almak zorunda kalacak hastaların mesuliyetini kimsenin üstlenemeyeceği kanaatindeyim.

Olumsuz birçok sonuç doğuracak bu uygulamanın düzeltilmesi için Türk Eczacılar Birliği ve Tüm Eczacı İşverenler Sendikası gerekli adımları attı. Bekleyip bu yanlıştan geri adım atılacak mı hep beraber göreceğiz.

Ecz. Ceyhun KABAHASANOĞLU
[email protected] 
 

Yarından itibaren kanser ilaçları hastanelerden verilecek Kanser ilaçları yarından itibariyle SGK'ya eczanelerden değil kamu hastanelerinden satılacak. Tüm Eczacı İşverenler Sendikası bu durumun ilaçların çalınmasından, merdiven altında satılmasına kadar bir çok sıkıntıya yol açacağını belirtti.

TEB: Kanser ilaçlarına erişimi zorlaştıracak uygulamadan vazgeçin! Kanser ilaçlarının kamu hastanelerinden hastalara ulaştırılması ile ilgili düzenlemenin de görüşüldüğü toplantıda, bu uygulamanın hasta, eczacı ve kamu yararı açısından kabul edilemez olduğunun altı çizildi.