23 Aralık 2024
  • Ankara0°C
  • İstanbul8°C
  • Bursa3°C
  • Antalya11°C
  • İzmir9°C

2008 SAĞLIK UYGULAMA TEBLİĞİ'NİN ETKİLERİ

Sizden Gelenler

21 Ekim 2008 10:43

Bilindiği üzere 2008 yılı Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) 1 Ekim 2008 tarihinde yürürlüğe girdi. Yeni SUT kuralları dikkate alınarak hazırlanan ilk faturaların Kasım ayının 15’ine kadar teslim edilecek olmasına rağmen tebliğ ile bu yıl ilk defa başlatılan bazı uygulamaların yansımaları daha faturalama yapılmadan özel sektör başta olmak üzere bütün sağlık sektörünü etkilemeye başladı.

2008 Sağlık Uygulama Tebliğinin etkileri

Bilindiği üzere 2008 yılı Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) 1 Ekim 2008 tarihinde yürürlüğe girdi. Yeni SUT kuralları dikkate alınarak hazırlanan ilk faturaların Kasım ayının 15’ine kadar teslim edilecek olmasına rağmen tebliğ ile bu yıl ilk defa başlatılan bazı uygulamaların yansımaları daha faturalama yapılmadan özel sektör başta olmak üzere bütün sağlık sektörünü etkilemeye başladı.

GSS Kapsamına Girenler, Girmesi Gerekenler ve Giremeyenler

Her ne kadar Tebliğin kapsam maddesinde ayrı bir madde olarak belirtilmemiş olsa da, daha önce SGK tarafından 2008/59 nolu Genelgede ve “ Genel Sağlık Sigortası Yönetmeliğinde ” belirtilen, ebeveynleri hiçbir sosyal güvencesi olmayan 18 yaş altındaki çocukların bile kapsama alınması, bu kapsamda Sosyal Güvenlik Kurumunun 18 yaşın altındakiler için MEDULA sisteminde fazla gecikmeden yeni bir düzenleme yapması ve 18 yaşından küçüklere sistem üzerinden MEDULA takip numarası vermeye başlamasının sağlık sektörüne ve halka yansıması pozitiflik yaratmaktadır.

Bunun yanı sıra 5510 sayılı Kanuna göre 01 Ekim 2008 tarihinden itibaren Genel Sağlık Sigortalı olması gereken Yeşil Kartlıların SUT ile kapsam dışında tutulması 01 Ekim 2008 tarihinden sonra da özel sağlık kurumlarından hizmet alamayacağı anlamına gelmektedir ki, bu da toplumun farklı kesimlerinin farklı sağlık hizmeti alması anlamına gelir ve “Sosyal Devlet” ve “Genel Sağlık Sigortacılığı” anlayışı içinde yeri olmayan bir durumdur. Yeşil Kartlıların mevcut durumunda bir değişiklik yapmadığından bu düzenlemenin etkisi şu an için anlaşılamamaktadır. 

Yine 01 Ekim 2008 tarihinden itibaren GSS kapsamına alınması gereken Devlet Memurlarının, 5510 sayılı Kanunun geçici 12. Maddesine dayanılarak kapsam dışı bırakılması memur kesiminde ve sağlık sektöründe pek de rahatsızlık yaratmasa da yanlış bir uygulamadır. Zaten toplumda ayrıcalıklı bir şekilde sağlık hizmeti alan devlet memurlarının GSS kapsamına girmemiş olmaktan yakınmayacakları gibi, devlet memurlarına ait faturaların SGK’da yapılan inceleme kadar detaylı bir incelemeye tabi tutulmadan incelenmesi ve kesintilerin düşük olması nedeniyle mevcut durumdan sağlık sektörünün de şikayetçi olması düşünülemez.


SUT’ un 2.4.1 maddesinde GSS kapsamında ve ayrıca 3. Maddede manuel faturalanacak hastalar arasında sayılan 2022 sayılı Kanun kapsamındaki 65 yaş üstü kişilerle, 442 sayılı Köy Kanunu kapsamındaki kişilerin SUT’un 28. Maddesi ile kapsam dışına alınması tezat oluşturmaktadır. SUT’un 3. Maddesinin 9. Fıkrasının ‘c’ bendinde manuel olarak faturalanacağı söylenen bu kişilere ait işlemler için daha sonra 28. Maddede “...bu kişiler için sağlık hizmetlerini sağlayan kamu idarelerinden kayıt ve işlemlerin Kurum tarafından devralındığı tarihe kadar uygulanmaz” denilmektedir. Aynı tebliğin bir maddesinde bu kişileri kayıt altına alamadığımız için manuel faturalansın denilmekte, daha sonra da kayıt altına alana kadar bunları daha önce ödeyen kamu idareleri ödesin denilmektedir. Bu durumun da topluma standart bir sağlık hizmeti sunmayı öngören “Sosyal Devlet”  ve “Genel Sağlık Sigortacılığı” anlayışı içinde yeri yoktur.


Yeni Muayene Katılım Payı Uygulaması

Yeni SUT’ ta yepyeni bir uygulama da muayene katılım payı uygulamasıdır. Daha önce 506 sayılı SSK Kanunu doğrultusunda uygulanmakta olan muayene katılım payı en son standart 94 kuruş olarak uygulanmakta ve reçete ile eczaneye gidildiğinde emeklilerde maaşından, aktif çalışanlarda ise eczane tarafından kesilmekte, 94 kuruşluk makul bir kesintinin kimse farkına varmamakta veya varsa bile ses çıkartmamaktaydı.

5510 sayılı Kanunun 68.maddesinde hekim ve diş hekimleri için katılım payı 2 YTL olarak belirlenmiş, ancak ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmet sunucularında yapılan muayenelerde önceki basamaklardan sevkli olarak başvurulup başvurulmadığı dikkate alınmak suretiyle yarısına kadar indirmeye veya beş katına kadar artırmaya SGK’ na yetki verilmiştir.

2008 SUT’a baktığımızda, önceki basamaklardan sevkli olarak başvurulup başvurulmadığına bakılmaksızın;

İkinci basamak resmi sağlık kurumlarında………………….. 3 YTL,
Eğitim ve araştırma hastanelerinde………………………..….. 4 YTL,
Üniversite hastanelerinde ………………………………....…..… 6 YTL,
Özel sağlık kurum ve kuruluşlarında ………………………...10 YTL,

olarak düzenlendiği görülmektedir.

Buradaki amacın kişilerin basamaklı sevk zincirine uyum sağlamasını sağlamak ve mümkün olan en alt basamağa başvuruyu özendirmek olduğu açık olmakla birlikte 5510 sayılı Kanunun 68. Maddesine aykırı olarak düzenlendiği de aşikardır.

Ayrıca bu düzenlemedeki bir başka dengesizlik de muayene katılım payının ikinci basamak resmi sağlık kurumlarında 3 YTL olarak, tamamı ikinci basamak olarak sayılan özel sağlık kurum ve kuruluşlarında ise 10 YTL olarak düzenlenmesidir.

Bu durum hastaların özel sağlık kurum ve kuruluşlarına başvurusunu engellemekten başka bir şey değildir ve kamunun yetkisini rekabet dengelerini kamu lehine değiştirmek için kullanması olarak algılanmaktadır. Nitekim uygulama kısa sürede etkisini göstermiş ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarına başvuru %50-60 oranında düşmüştür. Uygulama bu şekilde devam ederse düşmeye de devam edecektir.

Aslında “Genel Sağlık Sigortası İşlemleri Yönetmeliğinin” 28 Ağustos 2008 tarihinde yayınlanması nedeniyle son bir ayda apar topar hazırlanan bir Sağlık Uygulama Tebliğinde bazı şeylerin unutulması (EK-10B listesinde Kadın Doğum ve Göz dallarının unutulması gibi) veya bazı ufak tefek hatalar olması (fotokoagülasyon işleminin tetkik değil tedavi olmasına rağmen EK-10C listesinde yer alması gibi) doğal karşılanabilir ancak yukarıda sayılan hatalar bunlardan değildir.

SGK ve GSS de bu hataların farkına varmış olacak ki, bu günlerde yeni bir Tebliğ ile bazı değişiklikler yapılacağı söylentileri gündemde. Bakalım neler değişecek, izleyip göreceğiz.

Dr. Korhan AN

Yorumlar