YÜZDE 30 FARK YÜKSELTİLMEZSE BATARIZ

OHSAD Genel Başkanı Opr. Dr. Reşat Bahat, 70 milyon insana tedavi hizmeti veren, 218 bin sağlık çalışanı olan özel sağlık sektörünün yüzde 30 muayene farkı ücretinin yükseltilmemesi halinde batacağını söyledi.

Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği (OHSAD) Genel Başkanı Opr. Dr. Reşat Bahat, 218 bin kişinin çalıştığı özel sağlık sektörünün yüzde 30 olan muayene farkı ücretinin yükseltilmemesi halinde batacağını söyledi.

Özel hastanelerin sorunlarının tespiti, giderilmesi ve sektördeki gelişmelerin değerlendirilmesi amacıyla Atakum Belediyesi Kültür ve Eğlence Merkezi'nde özel hastane temsilcilerinin katılımıyla bölge toplantısı düzenlendi. Toplantı öncesi açıklamalarda bulunan OHSAD Genel Başkanı Opr. Dr. Reşat Bahat, özel sağlık kuruluşlarının sorunları ve gelişmeler hakkında bilgi verdi. Özel sağlık kurumları için muayene farkı ücretinin yüzde 30 olarak tespit edildiğini ve bunun zorunlu uygulandığını ifade eden Bahat, vatandaşların yüzde 30 karlı çalışıldığını zannettiğini, uygulamanın böyle olmadığını, masrafı bile karşılamadığını, özel tedavi hizmetleri sayesinde ayakta kalındığını kaydetti. Bahat, en basit yüzde 30'un devletin verdiği 14 TL muayene ücretinin 4.5 TL'ye inmesine neden olduğuna, sektörün bu fiyatla ayakta kalmasının zor olduğuna dikkat çekti.

Maliyetlerin yeterince hesaplanmaması nedeniyle sorun yaşandığını, dernek olarak bu yönde çalışma yaptıklarını dile getiren Bahat, "SGK, Sağlık ile Sosyal ve Güvenlik Bakanlıkları, Başbakanlık düzeyinde konu inceleniyor. Yüzde 30'un yeterli olmadığını ilettik. Bu yüzde kaldığı sürece sektör batar. Bu fiyatlarla ayakta kalmak mümkün değil. 'Tedavide sağlama bakarsanız ayakta kalırsınız, hastaya bakarsanız zarar ederseniz' mantığı oluştu. Bir yumurtalık kanser testi için 200 TL'lik tahlil yapıyorsunuz, 28 TL alıyorsunuz. Bunu sürekli yaparsanız batışınıza neden olur" dedi.

200 bin çalışan, 18 bin 500 uzman doktorun özel hastanelerde görev yaptığını, kamuda 22 bin, üniversite hastaneleri dahil 52 bin uzman doktorun olduğunu vurgulayan Bahat, sağlık sektörünün yüzde 30'una kaliteli sağlık olarak yüzde 52 oranında hizmet verildiğini kaydetti. Özel sektörün 2003 yılından bu yana 70 milyon insana tedavi hizmeti sunduğunu, yıllık 5 milyar TL devletten para alındığını, bu ücretin yetmediğin vurgulayan Bahat, "Yüzde 30 fark, kısa vadede yüzde 100'e çıkarılsın, daha sonra serbest bırakılsın. Kanser, diyaliz gibi hastalık tedavilerinde fiyatlar düzgün, makul düzeyde belirlensin. 3 bin 800 TL devlet ödemesi ile kopan kolu yerine dikiyorsun, kola protez takarsan 8 bin 200 TL ödüyorsun. 5 yılda bir yenileme şartı ile ömür boyu ödeme yapılıyor. Bunun gibi tezat oluşturan ödemelerde yeni düzenlemelerin getirilmesi şart" diye konuştu.

Özel sektörün 3 milyar dolar borcu olduğunu, kısa vadede ödemesinin 1 milyar dolar olduğunu ifade eden Bahat, dövizdeki dengesizlik, pazardaki daralma, faizlerdeki yükseklik gibi sorunların canlarını yaktığını kaydetti. Danıştay'ın katılım bedellerindeki ücret farklarını yeniden düzenlenene kadar yürütmeyi durdurmasını olumlu bulduklarını ve özel devlet ayrımının yapılmaması gerektiğini belirten Bahat, 2003 yılındaki yükselişin ardından özel hastane sayısının 150'den 430'a çıktığını, ayrıca 2 bin özel tıp merkezi olduğu bilgisini verdi.

Bahat, kamudan doktor alımlarının 2008 yılı Şubat ayından itibaren durduğunu, uzman doktor ve tıp fakültelerine öğrenci alımlarının artırılması gerektiğini belirtti. Doktor açığının kapatılması için dış ülkelerden doktor transferini "Memleketin bilgisiz doktor çöplüğü olmasını istemiyoruz" şeklinde değerlendiren Bahat, Tıpta Uzmanlık Sınavı'nı geçebilecek düzeyde bilgi düzeyi yüksek, kaliteli doktorların gelmesine itirazları bulunmadığını ifade etti. Bahat, beyin göçlerinin de önlenmesi gerektiğini, bunun için önlem alınmasının şart olduğunu sözlerine ekledi.

İHA