19 Kasım 2024
  • Ankara9°C
  • İstanbul11°C
  • Bursa10°C
  • Antalya13°C
  • İzmir13°C

VARİSTE ERKEN TANI ÖNEM TAŞIYOR

Toplumun yüzde 70’inde görülen ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyen varis hastalığında erken tanı büyük önem taşıyor. Hastalık erken dönemde tedavi edilirse damarlara eski işlevselliğini kazandırmak mümkün olabiliyor.

Variste erken tanı önem taşıyor

13 Mart 2014 Perşembe 15:07

Toplumun yüzde 70’inde görülen ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyen varis hastalığında erken tanı büyük önem taşıyor. Hastalık erken dönemde tedavi edilirse damarlara eski işlevselliğini kazandırmak mümkün olabiliyor.

Yüzeysel toplardamarların uzayıp büklümlü genişlemiş hale gelmesi varis olarak tanımlanıyor. Gece oluşan kramplar, kaşıntı, şişkinlik, ağrı gibi şikayetlere neden olan varis, kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görülüyor. Varisli damarların boyutları ve oluşturduğu şikayetlerin geniş bir yelpazeye yayıldığını söyleyen ve “Tedavi geciktikçe hareket özgürlüğünü sınırlandıran ağrılar ileri safhalara geçerek yaşam kalitesini düşürüyor” diyen Opr. Dr. Halit Işıklar, varis hakkında merak edilenleri NTVMSNBC’ye anlattı.

ÖĞRETMENLER, BERBERLER, GARSONLAR RİSK ALTINDA
Modern şehir hayatıyla birlikte gelen hareketsizlik, yeme alışkanlığı, giysiler, doğum, hormonal tedaviler gibi nedenler, ailesel yatkınlıkla bir araya geldiğinde, varisler gençlerde bile sağlık ve kozmetik olarak sorun olabiliyor. Sürekli sabit bir şekilde aynı yerde ayakta durmayı ya da oturmayı gerektiren öğretmenlik, berberlik, garsonluk, sekreterlik gibi meslek grupları bireylerin bacaklarında varis oluşmasını ve hızlı ilerlemesini tetikliyor. Bu faktörlerle başlayan ve beslenen varis hastalığı kozmetik kaygılar, ağrı, gece krampları, şişlik, damarlarda pıhtı ve bacakta yara oluşması gibi sık rastlanılan şikayetlerle ortaya çıkıyor.

TEDAVİNİN BAŞARISI ERKEN TANIYA BAĞLI

Dört tipi bulunan varise uygulanacak tedaviye renkli Doppler-Ultrason yöntemi ile karar veriliyor. Uygulandığı süreçte hastaya hiçbir ağrı vermeyen renkli doppler ultrason incelemesinden sonra tedavi planı oluşturuluyor. Erken tanı konan vakalarda damarı kurtarmak için bozuk olan kapakların onarımı, ilerlemiş vakalarda ise damarı devre dışı bırakacak tedavi yöntemleri uygulanıyor.

Her hastalıkta olduğu gibi variste de erken tanının tedavi ve başarının esası olduğunu vurgulayan Opr. Dr. Halit Işıklar, tedavi sürecine ilişkin şu bilgileri veriyor:

“Ameliyattan sonraki 3 yılda hastaların yüzde 60’ında hastalık tekrarlarken, diğer tedavi yöntemlerinde bu oran yüzde 5 ile 15 arasında değişiyor. Ayrıca tekrarlanma olasılığını azaltmak amacıyla tedavi sonrasında hastaların yaşam ve vücut tipine uygun korunma yöntemleri hakkında bilinçlendiriyoruz.”

ÖNCELİK DAMARI KURTARMAK

“Her zaman için öncelikli hedefimiz; erken tanı ile damarı kurtarmak ve damara eski işlevselliğini kazandırmaktır. Erken tanı koyduğumuz bu vakalarda damarı kurtarabileceğimiz tedavi yöntemleri uyguluyoruz. Diğer vakalarda ise köpük tedavisini en küçük damardan, en büyük damara kadar elde edilme şekli, ilaç yoğunluğu ve uygulama tekniklerini değiştirerek kullanmaktayız. Bacaklarda sıklıkla değişik tipte varisli damar olduğundan; en iyi sonucu elde etmek için iğne, radyo frekans, lazer ve cerrahiden oluşan tedavi seçeneklerini kullanabiliyoruz.”

30 DAKİKADA VARİSTEN KURTULMAK MÜMKÜN

“Çoğunlukla uyguladığımız RFS yönteminde, köpük kullanılarak 30 dakika süren bir işlem sonrası hastalar varisli damardan kurtulup sağlığına kavuşuyor. RFS lokal anesteziyle hasta ağrı duymadan uygulanıyor. Diğer yöntemlerin aksine ek bir anesteziye ve estetik bakımdan rahatsız edici yara izlerinin oluştuğu ek bir cerrahi müdahaleye gerek duyulmuyor” diyen Opr. Dr. Işıklar’a göre, işlem bitiminde hastaların tek yapması gereken; operasyon sonrasında bir saat yürümek ve tüm varis tedavileri sonrasında giyilmesi gereken varis çorabını en az 3 hafta giymek.

Kaynak: Haber Kaynağı
Yorumlar
SON DAKİKA