Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı (YÖK) ile Türk Standartları Enstitüsü (TSE) arasında, covid-19 salgını ve bulaşıcı hastalıklarla mücadele kapsamında yükseköğretim kurumlarımızın yerleşkelerinde sağlıklı ve temiz ortamların geliştirilmesine yönelik tedbirleri içeren genel standartları belirlemek amacıyla iş birliği protokolü imzalandı.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ve Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç’ın imzaladığı protokol ile küresel Covid-19 salgını ve bulaşıcı hastalıklarla mücadele kapsamında yükseköğretim kurumlarında sağlıklı ve temiz ortamların geliştirilmesi, hijyen koşullarının sağlanması, enfeksiyon kontrol önlemlerinin uygulanması ve takibi için gerekli altyapının geliştirilmesine katkı sağlamak amacıyla; eğitim ve belgelendirme alanlarının belirlenmesi, çalışma programlarının oluşturulması ve bunların gerçekleştirilmesi için gerekli düzenlemeleri yapılması amaçlanıyor.

Protokol kapsamında TSE ile yapılacak ortak çalışmalar neticesinde belirlenecek hijyenik ortamlara yönelik genel standartları içerecek olan kılavuz yükseköğretim kurumları için örnek bir çerçeve niteliği taşıyacak.

İmza töreninde konuşan YÖK Başkanı Saraç, salgın sürecinde üniversitelerin çok farklı açılardan etkilendiğini dile getirerek YÖK olarak, salgının dinamik seyrine paralel dinamik bir süreç kurguladıklarını ve güçlü koordinasyon, esnek yönetim ile süreci yönettiklerinin altını çizdi.

Yükseköğretim Kurulunun salgına yönelik çalışmalarının “Yakın izleme”, “Hazırlık”, “Acil Eylem” ve “Yeni Normalleşme” olmak üzere 4 aşamada değerlendirilebileceğini ifade eden Başkan Saraç bu aşamalara ilişkin şunları kaydetti: “Birinci aşama olan Yakın İzleme döneminde, Aralık 2019- Ocak 2020 tarihlerinde Çin'deki yeni salgın tarafımızca yakinen izlenmiş, Dünya Sağlık Örgütü’nün 30 Ocak'ta küresel acil durum ilan etmesiyle birlikte konuyu farklı açılardan ele alan toplantılar yapılmıştır. İkinci aşama olan Hazırlık dönemi yani Şubat-10 Mart 2020 tarihlerinde salgın pek çok ülkeye ulaştı. Türkiye'de henüz vaka yoktu ancak özellikle uluslararası toplantılar olmak üzere üniversitelerimizin değişim programları ve toplantı katılımları konularında YÖK koordinasyonunda önlemler alınmıştır. Diğer ülkelerdeki vakaların seyriyle birlikte ön hazırlıklar da yapıldı. Dünya Sağlık Örgütünün pandemi ilan etmesi ve Türkiye’de ilk vakanın görüldüğü tarihle birlikte üçüncü aşamaya geçildi. Üniversitelerin rektörleri ile sürekli ve doğrudan temaslar gerçekleştirildi. Üniversitelerde Koronavirüs Komisyonları oluşturuldu, bu komisyonlar YÖK ile doğrudan irtibatlandırıldı. Online eğitime geçildi. YÖK Bünyesinde bir uzaktan eğitim komisyonu oluşturuldu. Uzaktan eğitim için bir yol haritası hazırlandı. YÖK Dersleri Platformu oluşturuldu. Dekanlarla ve öğretim üyeleriyle de sürekli toplantılar yapılarak sahanın nabzı tutuldu. Üniversitelerimizde uzaktan eğitim merkezleri oluşturuldu. Bu merkezlere kadro tahsisleri sürüyor. Ayrıca Anadolu’da 2006’dan sonra kurulan üniversitelerimiz için daha önce başlatılan Dijital Dönüşüm Projesinin kapsamı genişletilerek eğiticilerin eğitimine geçildi. Yükseköğretim Sistemini karma eğitime/hibrit eğitime geçirdik. Halihazırda pandemi devam ediyor ve şimdi dördüncü evre olan Yeni Normalleşme sürecindeyiz. Salgın henüz birçok ülkede gerilemedi aktif devam ediyor ama bir takım önlemlerle hayat devam ettirilmeye çalışılıyor.”

YÖK olarak, küresel salgına yönelik bugüne kadar yaptıkları çalışmalar hakkında verdiği bu bilgilerin ardından protokole ilişkin açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Saraç mevcut salgının ciddiyetini ve bunun yol açtığı halk sağlığı krizini küçümsemeden, sağlıklı ve güven ortamını sağlayarak yükseköğretim kurumlarında eğitimin ve araştırma-geliştirme çalışmalarına devam etmesi gerektiğini belirtti. Yükseköğretim Kurulu olarak, “Küresel Salgında Yeni Normalleşme Süreci” adıyla bir rehber yayımladıklarını hatırlatan Saraç, buna göre salgının bölgesel ve yerel seyri, alt yapı imkânları ve ilgili programlardaki öğrenci sayılarına göre üniversitelerin 2020-2021 eğitim ve öğretim dönemine yönelik planlamalarını yapacaklarını ifade etti.

Bu süreçte sağlıklı ortamların sunulması için birtakım standartların geliştirilmesi gerektiğinin altını çizen Saraç, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile birlikte hazırlanacak “Yükseköğretim Kurumlarında Sağlıklı ve Temiz Ortamların Geliştirilmesi ve Enfeksiyon Kontrol Önlemleri Kılavuzu”nun gerek bu Kovid-19 salgını gerekse diğer bulaşıcı hastalıklar ile mücadele kapsamında önemli bir adım olduğunu ve oluşturulacak bu standartların isteyen üniversiteler için bir çerçeve niteliği taşıyacağını belirtti.

Saraç konuşmasının sonunda Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ve TSE yetkililerine konuya yönelik göstermiş oldukları ilgi ve iş birliğinden dolayı teşekkür etti.