TIBBİ MİKROBİYOLOJİ UZMANI PROF. DR. AYDIN, OMİCRON VARYANTINA İLİŞKİN İLK BULGULARI DEĞERLENDİRDİ:

"Mevcut bazı vakaların dağılımında, gençlerin daha fazla etkilendiği anlaşılıyor. Fakat bunlar çok az vakalar, sayı binlere çıktığında aynı şey söylenebilecek mi bilmiyoruz"

"Yeni varyant ile hastalığın daha hızlı bulaşabileceği, aşı veya hastalığı geçirmeyle oluşan antikorların etkisinde azalma meydana getirebileceği tahmin ediliyor ancak aşının etkinliği hala yüksek"

"Aşı salgınla mücadelede en önemli silahımız. Ayrıca, maske, mesafe ve hijyen kuralları hala önemini koruyor"

Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği (KLİMUD) Başkanı Prof. Dr. Faruk Aydın, ilk kez Güney Afrika'da görülen ve Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) "endişe verici" olarak tanımladığı Kovid-19'un Omicron varyantına ilişkin, "Virüsün atalarından yani ilk çıkan virüsten çok uzaklaştığını bize gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu.

Omicron varyantına ilişkin AA muhabirine bilgi veren Prof. Dr. Aydın, koronavirüsün RNA virüsü olması sebebiyle mutasyona uğrama özelliğinin bulunduğunu, bu nedenle yeni çıkan varyantın da şaşırtıcı olmadığını söyledi.

Yapılan çalışmalarda yeni varyantta önemli miktarda aminoasit değişikliği saptandığını belirten Aydın, şöyle konuştu:

"Bugüne kadar hiçbir varyantta bu kadar fazla aminoasit değişikliği olmamıştı. Örneğin, Alfa, Beta, Gama, Delta varyantlarının hepsinde en fazla 10-15 aminoasitte değişiklik olmuştu. Oysa bugün Omicron'da 50 dolayında aminoasitte değişiklik olduğunu görüyoruz. Bunun 30 civarı spike proteinlerinde, 20 civarı da yapısal ve yapısal olmayan proteinlerinde. Yapılan çalışmalar, virüsün atalarından yani ilk çıkan virüsten çok uzaklaştığını bize gösteriyor. Yeni varyant ile hastalığın daha hızlı bulaşabileceği, aşı veya hastalığı geçirmeyle oluşan antikorların etkisinde azalma meydana getirebileceği tahmin ediliyor ancak aşının etkinliği hala yüksek."

"Vaka pozitifliği var ama ölüm sayısında şaşırtıcı bir artış olmadığı görülüyor"

Omicron kaynaklı vakalarla ilgili ilk bulgulara göre, yeni varyantın çocuklarda daha fazla enfeksiyon oluşturabildiğinin düşünüldüğünü aktaran Aydın, şöyle devam etti:

"Mevcut bazı vakaların dağılımında, gençlerin daha fazla etkilendiği anlaşılıyor. Fakat bunlar çok az vakalar, şimdilik 200-300 vaka üzerinde konuşulduğu için sayı binlere çıktığında aynı şey söylenebilecek mi bilmiyoruz. Kolay bulaşıyor fakat öldürücülüğünün eski varyantlardan farklı mı, daha fazla mı, daha az mı olacağı konusunda bilgi yok. Ama bu konuda iyimser düşünüyoruz, ciddi bir vaka pozitifliği var ama ölüm sayısında şaşırtıcı bir artış olmadığı görülüyor."

"Hızlı bulaşan varyantların pandeminin sonuna doğru ilerlediğine yönelik tahmin yürütebiliriz"

Hastalığa karşı mücadelede yılgınlığa düşülmemesi gerektiğini vurgulayan Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği Başkanı Prof. Dr. Faruk Aydın, şu ifadeleri kullandı:

"Eğer şiddetli hastalık oluşturmuyorsa hızlı bulaşan varyantların pandeminin sonuna doğru ilerlediğine yönelik bir tahmin yürütebiliriz. Çünkü sürü bağışıklığı insanların tamamının bu hastalığa yakalanıp antikor oluşturmasıydı ama yavaş bulaşan bir virüs ile bu mümkün olamıyordu. Dolayısıyla bu varyantın hızlı yayılarak sürü bağışıklığı oluşturabileceği öngörülüyor. Ancak salgının bitmesine yardım edip etmeyeceğini görmek için ağır bir hastalık yapıp yapmadığını, bulaşıcılık hızının ne olduğunu ve aşılarla olan ilişkisini de değerlendirmek lazım. Ondan sonra daha kesin ifadeler kullanabiliriz. Şimdilik böyle bir yorum yapmak için erken. Bizim yapacağımız aşı olarak toplumsal sorumluluğumuzu yerine getirmek. Çünkü aşı salgınla mücadelede en önemli silahımız. Ayrıca, maske, mesafe ve hijyen kuralları hala önemini koruyor."