06 Kasım 2024
  • Ankara4°C
  • İstanbul10°C
  • Bursa8°C
  • Antalya16°C
  • İzmir12°C

TEDAVİDE EN BÜYÜK GELİŞME PROSTAT AŞISI

Batı ülkelerinde çok yaygın olan prostat kanserine yol açan etkenler tam olarak açıklanamıyor. Genetik faktörlerin önemli rol oynadığı hastalığın tedavisinde son dönemde yaşanan en büyük gelişme aşı oldu.

Tedavide en büyük gelişme prostat aşısı

20 Temmuz 2011 Çarşamba 16:35

Batı ülkelerinde çok yaygın olan prostat kanserine yol açan etkenler tam olarak açıklanamıyor. Genetik faktörlerin önemli rol oynadığı hastalığın tedavisinde son dönemde yaşanan en büyük gelişme aşı oldu. Prostat aşısının, ileride koruyucu amaçla kullanılması mümkün

Erkeklerde en sık görülen kanser türü olan prostat kanserine, Batı ülkelerinde daha fazla rastlanıyor. Ailesinde prostat kanseri öyküsü olan erkeklerin, bu hastalığa yakalanma oranı yüksek olsa da; bu kanserin oluşumuna nelerin yol açtığı tam olarak açıklanamıyor.

GENETİKLE İLGİLİ
Birinci derecede yakınlarında, prostat kanseri olanlar, olmayanlara oranla üç kat daha fazla bu hastalığa yakalanıyor. Birinci ve ikinci derece yakınlarında prostat kanseri olan kişilerde, tüm nüfusa göre kanser olma riski ise altı kat daha fazla! Ergenlik çağı öncesi 'kastire edilen' yani yumurtalıkları alınan erkeklerde, prostat kanseri nadiren gelişiyor. Bu sonuç da; hormonal durumun, bu tip tümörlerde en önemli neden olduğunu gösteriyor.

4 ANA EVRESİ VAR
İyi huylu prostat büyümesi de risk faktörleri arasında yer alıyor. Bu yüzden, prostattaki büyümelerin dikkatlice izlenmesi gerekiyor. Prostat kanseri, dört ana evreden oluşuyor. Bu evreler şöyle sıralanıyor: Organa sınırlı tümör, lokal ileri evre (prostat kapsülünü taşmış tümör), metastatik ileri evre (Hastalığın; kemiklere, karaciğer ve akciğer gibi organlara metastaz yapmış olduğu grup) ve hormonal tedaviye direnç gösteren grup.

KORUYUCU OLACAK
Prostat kanseri tedavisinde en büyük gelişme; 10 yıldan beri yapılan çalışmaların sonucunda ortaya çıkan, prostat kanseri aşısıdır. Bu aşı, FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından kabul edilmiş ve kullanılmaya başlanmıştır. Belirli merkezlerde yapılan bu aşı, metastatik olan hastalarda yaşam süresini uzatmaktadır. Prostat kanseri aşısı, ileride koruyucu (adjuvan) olarak da kullanılabilecek büyük bir gelişmedir.


 

 

TEŞHİSTE UYGULANAN EN İYİ YÖNTEM BİYOPSİ
PSA'nın (Prostat spesifik antijenin) tarama testi olarak kullanılması; prostat kanseri tanısının artmasına sebep oldu.
PSA yüksekliği sebebiyle biyopsi uygulanan hastalarda ise yüzde 17 oranında kanser tanısı konur. Bu nedenle hastaların hemen karamsarlığa kapılmaması gerekir.
Ultrasonografi de prostat bezinin görüntülenmesinde sık kullanılan bir yöntemdir.
Prostat kanseri teşhisinde en iyi yöntem biyopsidir. Koruyucu antibiyotik tedavisi ile birlikte yapılması ise daha etkili sonuç verir.

DENEYLERİN GALİBİ NAR VE BROKOLİ
Prostat kanseriyle ilgili en önemli araştırma; nar üzerinde yapıldı. 46 hastaya, günde iki bardak nar suyu verildi ve tümör büyümesi takip edildi. 46 aylık takibin sonucunda tümör hücre ölümünün yüzde 17 arttığı, tümör hücre büyümesinin yüzde 12 azaldığı görüldü.

ELMA KABUĞU İYİ
Brokolinin etkileri ise 22 erkek üzerinde araştırıldı. Brokoli yiyenlerin prostat kanserojen genlerinde azalma ve kanserde gerileme görüldü.
Wisconsin Üniversitesi'nde geçen yıl fareler üzerinde yapılan bir çalışmaya göre; organik elma kabuğu ekstrası, tümörün ilerlemesini bazı fazlarda durdurmuş ve tümörün kanlanmasını önlemiştir.

BEBEK ASPİRİNİ...
20 bin erkeğin, 19 yıl takip edildiği araştırmada ise; haftada beş kez balık yiyenlerde, haftada bir balık yiyenlere oranla yüzde 48 düşük prostat kanseri riski tespit edildi.
Bebek aspirini verilen ve prostat kanseri riski taşıyan 2 bin 447 erkeğin, 12 yıl süreyle takip edildiği araştırmada ise; riskin azaldığı gözlemlendi.
Bir Afrika bitkisi olan Phgeun; Amerika'da hastalıktan korunma, Avrupa'da ise tedavi amaçlı kullanılmaktadır.
 

 


ISIRGAN OTU VE EV YAPIMI YOĞURT SAĞLIK KAYNAĞI
Prostat kanserinden korunmak için yapılması gerekenler şöyle sıralanabilir:
Aşırı yağlı yemeklerden kaçınmak. Kırmızı et, kızartmalar, fazla pişmiş, fazla kızartılmış ızgaralar yememek.
Meyve ve sebze tüketiminin artırılması. Özellikle; organik elma, kiraz, nar, ananas, kara üzüm, semizotu çok faydalıdır.

YEŞİL ÇAY İÇİN
Isırgan yaprağı ve kökü de prostat kanserinden korunmada etkili. Haftada iki kere, haşlanmış ısırgan yaprağını, sarımsaklı yoğurtla yiyebilirsiniz. Isırganı çay olarak da içebilirsiniz.
Genetiği ile oynanmamış soya yağı kullanmak.
Her gün, en az 2-3 çay bardağı yeşil çay içmek.
Her gün, en az bir çorba kaşığı taze çekilmiş keten tohumu yemek fayda sağlar.
Her gün, yarım kilo kadar ev yoğurdu ya da çökelek yemek.

ÜÇ KEZ BALIK
Katı yağlardan kesinlikle kaçınmak, yemeklerde sadece sıvı yağ kullanmak.
E vitamini veya selenyum içeren gıdalar almak. Her gün 400 ünite E vitamini ve 100 ünite selenyum takviyesi kullanmak.
Her gün, iki bardak organik domates suyu içmek.
Haftada en az 3-4 kere balık yemek.
Böcek ilaçları ve metal işleme sıvılarından uzak durmak.

DİYABETİNİZ YOKSA...
Prostat kanserinden kurtulan ve diyabet sorunu olmayan hastaların tüketmesi gerekenler:
Meyan kökü
Kasımpatı
Reishi ve Shiitake mantarları
Panax ginseng.

Prof.Dr.ERKAN TOPUZ

Kaynak: Haber Kaynağı
Yorumlar
SON DAKİKA