'SU İÇSEM YARIYOR DİYORSANIZ' OKUYUN
Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği Başkanı Prof. Dr. Selma Akalın, hayvanlar üzerindeki deneylerin teflonda bulunan bazı maddelerin troid hastalıkları ile ilişkili olabileceğini gösterdiğini söyledi.
16 Ekim 2010 Cumartesi 16:30
Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği tarafından düzenlenen 32'nci Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Kongresi Belek'te devam ediyor. Kongreyle ilgili düzenlenen basın toplantısına Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği Başkanı Prof. Dr. Sema Akalın, Prof. Dr. İlhan Satman, Prof. Dr. Faruk Alagöl, Prof. Dr. Sevim Güllü, Prof. Dr. Göksun Ayvaz, Prof. Dr. Tümay Sözen katıldı.
''SU İÇSEM YARIYOR DİYEN'' HASTA HAKLI MI?
Dernek Başkanı Selma Akalın, son yıllarda çevre kirliliğinin insan sağlığı ve hormonal denge üzerindeki etkilerini değerlendirdiklerini belirterek, çeşitli gıdaların saklandığı kapların metabolik etkileri üzerine çalışma yaptıklarını ifade etti. Kullanılan çeşitli kimyasalların metabolizmayı ve endokrin organlarının fonksiyonlarını bozduğunu kaydeden Prof. Dr. Akalın, şu bilgileri verdi:
''Gıda kaplarındaki bisphenol A maddesi batılı ülkelerde yasaklanma aşamasındadır. 'Su içsem yarıyor' diyen hastalarımız acaba haklı mıdır? Yine sıvı sabunlar ve bazı el sabunları dahil çeşitli maddelerde bulunan triclosan sulara karıştığı zaman 40 yıl kalıcı olabilmektedir. Teflonda bulunan bazı maddelerin troid hastalıkları ile ilişkili olabileceği hayvan deneyleri ile gösterilmektedir.''
Akalın, son yıllarda halkın çeşitli destek maddelerini gelişi güzel kullandığını, bilimsel gerçeklikten uzak ''York Testi'' gibi alternatif tanı yöntemlerinin sıkça kullanıldığını belirterek, ''Bilimsellikten uzak,ilaçdeğeri olmayan, maddelerin kullanılması, ekonomik yükün yanı sıra toksik etkileri nedeniyle hasta sağlığı açısında da zararlı. Karaciğer yetmezliği nedeniyle kaybedilen vakalarla karşılaşıyoruz'' dedi.
Akalın, dozunun ve içeriğinin belirtilmediği, yan etkileri belli olmayan maddeleri gelişigüzel kullanmanın sağlık açısından zararlı olduğunu belirtti.
ZEKİ NESİL İÇİN İÇİN İYOT
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sevim Güllü de, 'Türkiye'de tiroid kanseri sıklığının arttığı yönünde bir ''şehir efsanesinin'' dolaştığını belirterek, buna ilişkin herhangi bilimsel veri olmadığını vurguladı. Güllü, ''Hastaların paniğe sürüklenip, küçük modüller yüzünden ameliyathaneye gittiği görüyoruz. 3-5 milimetrelik modüller için ameliyat olan hastalar var'' diye konuştu.
Güllü, Türkiye'de 1999 yılından itibaren tuzun iyotlanmaya başladığını belirterek,iyotun önemini vurguladı.
Güllü, ''Hashimoto tirodi sonucu bir iyot yasaklama kampanyası ortaya çıktı. Neredeyse deniz kenarında yaşamayı yasaklayacaklar. İyot yasaklaması sadece çok özel durumlarda olabilir. İyot eksikliği zeka gelişimiyle birebir ilişkilidir. Bebeklikten itibaren az iyot alımı 5-7 birim daha düşük IQ'ya neden oluyor. Daha sağlıklı ve zeki bir nesil için iyotlu tuz gerekli'' diye konuştu.
OSTEOPOROZ ERKEKTE DE GÖRÜLÜYOR
Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği Osteoporoz ve diğer Metabolik Kemik Hastalıkları Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Tümay Sözen de kadınlarda menopozla birlikte östrojen hormonunun azalması sonucu kemik kaybının arttığını belirterek, osteoporozun kadın hastalığı olmadığını kaydetti. Tümay Sözen, ''Osteoporoz, yaş ilerledikçe hem kadını hem erkeği etkileyen hastalıktır'' dedi.
Tümay, güçlü kemikler için kalsiyumun önemini vurgularken, bunun için süt ve süt ürünlerinin çocukluktan başlayarak ilerleyen yaşlarda da sık tüketilmesini önerdi. Sözen, fast food tarzı yiyecek ve içeceklerden kemikte kalsiyum depolanmasına engel olduğu için uzak durulması gerektiğini kaydetti. Sözen, son yıllarda dünyada kemiklerde kalsiyumun emilimini sağlayan Vitamin D yetmezliğinin ortaya çıktığını belirterek, ''Vitamin D hayatımızın ayrılmaz bir parçası olmalıdır. Vitamin D güneş ışıklarıyla deride üretilebiliyor. Bırakın güneş ışığı cildinize temas etsin'' diye konuştu.
MENÜLERE KALORİ MİKTARI
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı öğretim üyesi, kongre sekreteri Prof. Dr. İlhan Satman, diyabetin son yıllardaki beslenme biçimi ve hareketsiz yaşam tarzı nedeniyle arttığını belirtti. Satman, ''Araştırmalarda kendisini hareketsiz olarak belirtenlerin yüzde 20'si, kendisini hareketli olarak tanımlayanların ise yüzde 10'u diyabet hastası. Bu nedenle çocuklara küçük yaşlardan itibaren hareket yapmanın önemini anlatmamız gerekiyor'' dedi.
Türkiye Diyabet, Hipertansiyon, Obezite ve Endokrinolojik Hastalıklar Prevelansı çalışmasını Sağlık Bakanı Recep Akdağ ile değerlendirdiklerini anlatan Satman, ''Araştırma sonuçları Sağlık Bakanı Akdağ tarafından büyük bir dikkatle incelendi. Akdağ ile neler yapılabilmesi gerektiğini enine boyuna tartıştık. Bakanlık bu araştırmaya sahip çıktı ve neler yapılabilmesi konusunda bizim fikirlerimizi aldı'' değerlendirmesinde bulundu.
Bakanlığın metabolik hastalıkların önlenmesi konusunda irade bildirdiğini söyleşen Satman, ''Bakan Akdağ ile bazı önlemler de konuştuk. Mesela restoranlarda menüdeki yemek tarifelerinin yanına kalori miktarını yazmak, okulların kantinlerinin düzene girmesi, okullarda hamburger gibi fast food gibi yiyeceklere yönelik yaptırımlar gündeme geldi'' dedi.
TÜYLENME AKDENİZ IRKINDA FAZLA
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Göksun Ayvaz ise, erkeklerde yumurtalık fonksiyon problemlerinin daha çok ergenlik çağında ortaya çıktığını, ancak ailelerin çocuklarını doktora götürmemesi nedeniyle teşhis ve tedavi edilemediğini belirtti. Ayvaz şöyle devam etti:
''Erkek çocuğunun erkeklik gelişiminin çok da iyi olmadığını etrafa göstermeme gayesiyle saklanan bir olgu bu. Erkeklik, testis problemlerinin tanısı daha çok askerlik sırasında yapılan muayenelerde konuluyor. Askeri hastanelerde yumurtalık fonksiyonu problemi hastası popülasyonu fazladır. 13-14 yaşlarda ergenlik belirtilerinin olmadığının fark edildiği zaman erkek ve kız çocuklarının mutlaka doktora götürülmesi gerekiyor.''
Kadınların tüylenme problemiyle doktora başvurduğunu belirten Ayvaz, şu bilgiler verdi:
''Tüylenme ırka göre değişir. Akdeniz ırkında tüylülük daha fazladır ama kuzey Avrupa ülkelerinde daha azdır. Belli bir seviyeye geçtikten sonrahastalık anlamına da gelebiliyor. Mutlaka altında yatan bir neden var mıdır yok mudur diye araştırılması gerekiyor. Altta yatan nedenler daha çok endokrinolojik problemler oluyor. Bizde tüylenme fazlalığı olan genç kızlar ya cildiyeye ya da kadın doğuma gider. Kadın doğumun ilgilendiği yumurtalar bu işin sadece bir kısmını oluşturuyor.''
- Erzurum'da sağlık çalışanları soğuk havaya rağmen Gazze için yürüdüErzurum'da sağlık çalışanları, dondurucu soğuğa rağmen İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını protesto etmek amacıyla 61'inci haftasında da sessiz yürüyüşlerini sürdürdü.11 Ocak 2025 Cumartesi 15:08BASIN HABERLERİ
- Güney Kore, protestolara neden olan tıp fakültesi kontenjanlarını görüşmeye hazırGüney Kore devlet başkanlığına vekalet eden Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Choi Sang-mok, 2024'te doktorların protestolarına neden olan tıp fakültesi kontenjanlarının artırılması kararının müzakere edilmesine hazır olduklarını söyledi.11 Ocak 2025 Cumartesi 14:53DÜNYADA SAĞLIK
- Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesinde "ağrısız doğum" hizmeti başladıÇorum Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesinde "epidural anestezi" ile ağrısız doğum hizmetinin başladığı bildirildi.11 Ocak 2025 Cumartesi 13:13KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM
- Filistinli genç, İsrail askerlerinin Gazze'de alıkoyduğu kişileri canlı kalkan olarak kullandığını anlattı:"İsrail ordusu Cibaliya'da beni canlı kalkan olarak kullandı. Ev ve binalara yapılan baskınlarda askeri ekiplere eşlik etmek zorunda bırakıldım ve bu durum hayati tehlike oluşturdu"11 Ocak 2025 Cumartesi 12:03BASIN HABERLERİ
- Gebelikte tedavi edilmeyen depresyon, fetüsün gelişimini olumsuz etkiliyorKocaeli Üniversitesi (KOÜ) Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı birimi tarafından yapılan çalışmayla...11 Ocak 2025 Cumartesi 11:58RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI
- Turistik Tuz Ekspresi, Çankırı turizminin lokomotifi olduÇankırı'nın tarihi ve kültürel güzelliklerinin yerli ve yabancı ziyaretçilere tanıtılması amacıyla geçen yıl Ankara ile Çankırı arasında başlatılan Turistik Tuz Ekspresi, kentin tanınırlığına önemli katkı sağladı.11 Ocak 2025 Cumartesi 11:28SAĞLIK TURİZMİ
- Los Angeles'taki orman yangınlarında ölenlerin sayısı 11'e çıktıABD'nin California eyaletinin Los Angeles kentindeki orman yangınları nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 11'e yükseldi.11 Ocak 2025 Cumartesi 11:08BASIN HABERLERİ
- Felç bırakan kazaya rağmen pes etmeyerek öğretmenlik hayalini gerçekleştirdiİzmir'de 2014'te geçirdiği kazanın ardından omurilik felci nedeniyle tekerlekli sandalyeye mahkum kalan üniversite öğrencisi Yusuf İçel, yıllar sonra yarım kalan eğitimini tamamlayıp başladığı öğretmenlikte yeni nesiller yetiştiriyor.11 Ocak 2025 Cumartesi 11:08ENGELSİZ HABERLER
- Bilecik'te üniversiteli gençler tasarladıkları eğitsel materyalleri anaokulu öğrencileriyle buluşturduBilecik Şeyh Edebali Üniversitesi (BŞEÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü öğrencileri,11 Ocak 2025 Cumartesi 10:18ÜNİVERSİTELER
- Sigorta prim borcu nedeniyle sağlık hizmeti alamayan esnafın borcuna yapılandırma talebiTürkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken,11 Ocak 2025 Cumartesi 09:28BASIN HABERLERİ
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006 Sağlık Aktüel