SEZARYEN, DOĞACAK ÇOCUK İÇİN DE ZARARLI MI?
Normal doğumla dünyaya gelen çocuklarla sezaryenle doğanlar arasında fark var mı? Türkiye yüzde 45.2 ile sezaryenle doğumda dünya 1’incisi...
24 Şubat 2011 Perşembe 13:57
TÜRKİYE yüzde 45.2 ile sezaryenle doğumda dünya 1’incisi. Sezaryenle doğumoranını düşürmek isteyen Sağlık Bakanlığı, ilk somut adımımart ayında ulusal bir kampanyayla atıyor. Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması GenelMüdürlüğü ile Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği’yle ortak oluşturduğu çalışma grubunun hedefi, bu oranı Haziran 2013’te dünya ortalaması olan yüzde 35’e çekmek. Bunun için önce halk normal doğumla ilgili bilgilendirilecek, normal doğumu teşvik eden hekim, ebe ve sağlık personeli daha çok kazanacak.
Türkiye’de kamu hastanelerinde yüzde 45 olan sezaryenle doğum oranı özel hastanelerde yüzde 80’lere kadar çıkıyor. Dünyada ise sezaryen oranı yüzde 35. Sorulması gereken soru çok: Fazla ücret uygulaması sezaryenden vazgeçmede etkili olurmu? Etkili olsa da etik mi? Sezaryen bu kadar zararlımı? Normal doğumve sezeryan arasındaki farkları anne sağlığının ötesinde doğacak çocuk üzerindeki fiziksel ve psikolojik boyutlarıyla da tartışmaya açtık. İşte farklı görüşler...
"SEZARYENLE DOĞAN ÇOCUĞUN FİZİKSEL VE PSİKOLOJİK DİRENCİ DÜŞÜK"
Türk Tabipler Birliği (TTB) Genel Sekreteri Dr. HÜSEYİN DEMİRDİZEN:
“Sezaryende kullanılan anestezi malzemeleri yüzünden çocuk ileride sorun yaşıyor. Bu çocukların birtakım hastalıklara daha açık oldukları, daha çok enfeksiyon geçirdikleri yönünde bilimsel çalışmalar var”
SEZARYEN bugün belli bir orana çıkmışken, oluşmuş alışkanlıkları hızla aşağı düşürmenin yaratacağı birtakım sorunlar olacak. Bu işi parayla yönetmek bize göre başka yanlışların ortaya çıkmasına neden olacak. Kamuoyunu eğitici faliyetler için işbirliği yapmamız lazım. Normal doğumla dünyaya gelen çocukların hem fiziksel hem ruhsal anlamda daha dirayetli olmasına dair bilimsel değişik çalışmalar var. Normal doğum sırasında anestezi vs gibi uyaranlar devreye girmediği için bu çocuğa da olumlu yansıyor. Çocukların üzerinde daha sağlıklı olmalarında normal doğum daha etkili. Sezaryenin anne için risklerini saymıyorum bile, çocuk için ise sezaryenin getirdiği riskleri kaldırdığı için başlı başına bir yarar! Kullanılan anestezi malzemeleri yüzünden çocuk ileride sorun yaşıyor. Psikolojik ve fizyolojik etkileri muhakkak ki var. Sezaryenle dünyaya gelen çocukların dirençlerinin daha az geliştiği, özellikle 5-10 yaşlarında daha çok enfeksiyon geçirdikleri, birtakım hastalıklara daha açık oldukları yönünde bilimsel çalışmalar var. Normal doğumun teşvik edilmesini destekliyorum.
‘Hekimi para için normal doğum yaptırmaya teşvik eder, riskli!’
Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilimdalı Başkanı Prof. Dr. ÜMİT ÖZEKİCİ:
ZATEN Türkiye’de belli başlı hekimlerin hepsi sezaryeni de, normali de aynı ücretle yapıyorlar. Normal doğuma yönlendiren doktorların daha fazla para alması belki özel hastaneler için özendirici olabilir. Ben bunun çok oturacağını zannetmiyorum. Bu bir anlamda da hekimlerin bu işi para için yapması anlamına geliyor, onun çok olumlu sonuç vereceğini zannetmiyorum. Sezaryenlerde tabii ki ameliyata, anesteziye, kanamaya bağlı bir şeyler olabilir, ama bu oldukça azdır. Normal doğumda mutlaka hazır bir ameliyathanenizin, yeni doğan yoğun bakımınızın olması ve vakanın iyi değerlendirilmesi gerekir. Eğer vaka daha evvel değerlendirildiğinde iri bir bebek gözden kaçmışsa, normal doğum sırasında doğum kanalında baş, omuz takılmaları, zedelenmeler, kanamalar ve bir takım felç riskleri bebek için söz konusu olabiliyor. Burada asıl mesele yasal çerçevede vatandaşın da aydınlatılması gerekliliğidir. Bazen patolojik bir şekilde normal doğum için ısrar ediyorlar, aslında normal doğum endikasyonu yokken. Ailenin ısrarı nedeni ile yapılıyor, herkes “Bakan böyle bir açıklama verdi siz boşuna ameliyat yapıyorsunuz” diyor. Bir de bunu ayırt ederken referans hastaneler var; üniversite ve eğitim hastaneleri, referans doktorlar var; üniversite hocaları, eğitim hastanesi hocaları, bu ekibe zorlu vakalar geliyor. Başka yerlerde risk olacağı için daha büyük bir merkeze gidiliyor. Tabii ki o merkezde sezaryene karşı gelinir.
‘Doğum şekli kişinin fiziği ve karakteri üzerinde etki yapmaz, bu bir fantezi!’
Florence Nightingale Hastanesi İnfertilite ve Tüp Bebek Bölüm Başkanı Prof. Dr. YÜCEL KARAMAN:
NORMAL doğum yapmak daha faydalıdır. Normal doğumu teşvik edeceğiz ama normal doğumun altyapısını çok iyi oluşturmak lazım, hasta sancı ile geldiği zaman doğum servisinde çok iyi sistemlerin olması gerekiyor. Bunun merkezi bir sisteme bağlı olması lazım, bir hemşirenin sürekli bunları takip etmesi lazım, bir hastanede aynı anda 4-5 tane doğum vakası varsa, normal doğumda 8-10 saat kadar bir zaman alıyor, bu süre zarfında hastanın takibini iyi yapmak gerekir. İşin en ağır kısmı burası, doğum yapıldığı zaman ister normal olsun, ister sezaryene olsun, tek hedef çocuğun zarar görmemesi olmalıdır. Doğum şeklinin kişinin fiziği ve karakteri üzerinde etkisi olduğunu sanmıyorum. Bu tamamen bir fantezidir. Normal doğumda her şey normal geçerse sorun yok da ama eğer kanalda çocuğun kafası sıkışırsa ve siz vantuzla kafasını çekmek isterseniz o zaman belki çocuğa zararınız daha fazla oluyor. İkinci bir şey, eğer çocuğun kafası kanalda sıkışırsa ve buna acil sezaryen yapmak gerekirse o zaman dakikalar çok önemli. Çünkü beyine ne kadar az oksijen giderse ve bu süre ne kadar uzarsa çocuğun beyin hücreleri o kadar ciddi zarar görüyor. Ücret konusunun normal doğum ile ilgili fazla bir etkisi olacağını düşünmüyorum. Ben hiçbir doktorun hastasına daha fazla ücret almak için bunu yapacağını sanmıyorum. Ben sağlık bakanının yerinde olsam doktorlara fazla ücret vereceğime, altyapıyı çok daha iyi kullanırım. Sonuçta siz doktor olarak bir jest yaptığınız zaman neyi ön plana koyarsınız? Emniyeti, çocuğun emniyetini değil mi? Sonuç olarak alacağınız ücret ikinci üçüncü planda kalacaktır.
"NORMAL DOĞUM YAPAN ANNELERİN RAHMİ SARKIYOR, İLERİDE İDRAR KAÇIRIYOR"
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Uzman Dr. AYKAN ÖZÇELİK:
“Doğum şeklinin çocukları nasıl etkilediğine dair bilimsel bir çalışma yok, iki doğum şeklinin birbirine üstünlüğü yok. Ama anne açısından bakarsak, normal doğumun neden olduğu sorunlar yaşıyorlar”
BU işi paraya dökmek, etik açıdan doğru bir şey değil. Geçmişte zaten yanlış olan, sezaryen doğum yaparak yüksek ücret alınmasıydı. Doğum ücretinin sabit olması lazım, hatta bunun normal doğum lehine çevrilmesi daha doğru. Meslek ahlakı açısından insanların biraz daha eğitilmesi ve lüzumsuz yere sezaryen yapılmamasını teşvik etmek önemli. Bu işi parayla nereye kadar yapabilirsiniz? Sezaryene 1 lira verirken normal doğuma 10 lira vererek mi yapacaksınız bunu? Özel hastanelerde normal doğum ve sezaryen oranı hemen hemen aynı. Demek ki başka faktörler işin içine giriyor. Bunun temelinde de özel hastanede çalışan bir hekimin hasta sezaryen istediğinde bunu reddetmek gibi bir şansının olmaması var. Siz “Ben yapmıyorum” derseniz, gider başka yerde doğurur. Normal doğum ile dünyaya gelen çocukların hem fizyolojik hem de psikolojik anlamda daha dirençli olduklarına dair yapılmış hiçbir tıbbi çalışma yok. Ne anne ne de bebek açısından iki doğum şeklinin birbirine üstünlüğü yok. Ama anne açısından baktığınız zaman normal doğum yapan kadınlar ileride idrar kaçırma, rahimde ve mesanede sarkma gibi ameliyatlara daha fazla ihtiyaç duyuyorlar. Zamanında yapılan yani 39. hafta ve sonrasında yapılan sezaryen ve normal doğumlarda annebebek açısından istatistiki olarak bariz fark yok.
“Doğumda aldığınız flora kaderinizdir, bu flora sadece normal doğumla kazanılabilir”
VKV Amerikan Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü Prof. Dr ENDER PEHLİVANOĞLU:
SAĞLIK Bakanlığı’nın yaptığı bu kampanya son derece doğrudur. Buna benzer kampanyalar başka ülkelerde de yapıldı. Çalışmalarının sonundaki rakamlar bize kanıtlıyor ki; sezaryenle doğanlarda alerjik hastalıklar, enfeksiyon hastalıkları, ileride gelişecek astım riski son derece yüksektir. Yeni doğan bebek ilk mikropla tanışmasını anne kanalında, vajinada alıyor. Daha doğum kanalından geçerken mikropları yutuyor, bu sayede onun bağırsağında adına lactobacillus denilen özel bir flora oluşuyor, bebek bu özel florayı normal doğum sayesinde kazanıyor, sonra da anne memesine yapıştığı memeyi emerken de bu floranın gelişmesi için anne memesinden özel maddeler alıyor. Bu bebeğin kaderi oluyor. Doğumda aldığınız flora sizin kaderinizdir. Bunlar bağırsakta kolonize oluyor ve kötü floralar orada kolonize olamıyor. Bu sayede de bebek birçok enfeksiyon hastalığından korunuyor. Bağırsak florasının, sözünü ettiğim bağırsaktaki mikropların nerelerde etkili olduğu çok tartışılmakla beraber antitümör yani kansere karşı bir rolleri var. O halde bu çocukların bağışıklık sistemleri güçlü oluyor, alerjik hastalıklar olmuyor ve sindirim problemleri olmuyor. Buradan hareket ederek bu insanların yaşamda daha başarılı, daha güçlü, daha dirayetli insanlar olduğunu söylemek mümkündür. Ama bununla ilgili henüz elimizde bilimsel bir kanıt yok.
GÜLİN YILDIRIMKAYA- GAZETE HABERTURK
- Sağlık Bakanı Memişoğlu, TÜSEB Başkanı Kervan ve beraberindeki heyetle bir araya geldiSağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Türkiye Sağlık Enstitüleri (TÜSEB) Başkanı Prof. Dr. Ümit Kervan ve Türkiye Aşı Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ateş Kara, BioNTech kurucu ortağı Prof. Dr. Özlem Türeci ile bir araya geldi.21 Kasım 2024 Perşembe 18:38SAĞLIK BAKANLIĞI
- Sağlık Bakanı Memişoğlu, 3. Uluslararası Anadolu Ebeler Derneği Kongresi'nde konuştu:Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, yenidoğan çetesine ilişkin, "Çeteyi ortaya çıkartan, onu takiple delillendiren, bebeklerimizin ölümüne engel olan bir kişiye niye istifa istenir? Onları yakalattığımız için mi?" ifadesini kullandı.21 Kasım 2024 Perşembe 17:53KONGRE VE KONFERANSLAR
- Ödemiş'te Diyabet Farkındalık Sempozyumu düzenlendiDünya Diyabet Günü etkinlikleri kapsamında Ege Üniversitesi Ödemiş Sağlık Bilimleri Fakültesi'nde 2. Uluslararası Diyabet Farkındalık Sempozyumu gerçekleştirildi.21 Kasım 2024 Perşembe 17:38DİYABET
- Edirne 112 Acil Çağrı Merkezi 10 ayda 54 bin çağrı cevapladıEdirne Sağlık Müdürü Mustafa İshak Yıldırım, 112 Acil Sağlık Merkezinin 10 ayda 54 bin çağrı cevapladığını belirtti.21 Kasım 2024 Perşembe 17:23SAĞLIK BAKANLIĞI
- "Yenidoğan çetesi" davasının duruşması sanık savunmalarıyla devam ediyorİstanbul'da, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları iddia edilen 47 sanığın yargılandığı davanın duruşması sanık savunmalarıyla sürüyor.21 Kasım 2024 Perşembe 17:18BASIN HABERLERİ
- Beypazarı Aile Yaşam Merkezi'nde Ağız ve Diş Sağlığı Semineri düzenlendiBeypazarı'nda "Toplum Ağız ve Diş Sağlığı Haftası" dolayısıyla "Ağız ve Diş Sağlığı Semineri" gerçekleştirildi.21 Kasım 2024 Perşembe 16:53AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI
- Niğde'de 12 günlük bebeğin kalbinde iki büyük atardamar arasındaki açıklık ameliyatla kapatıldıNiğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 12 günlük bebeğin kalbinde iki büyük atardamar arasındaki açıklık ameliyatla kapatıldı.21 Kasım 2024 Perşembe 16:53KALP VE DAMAR CERRAHİSİ
- Muğla'da ambulansın çarptığı kadın öldüMuğla'nın Seydikemer ilçesinde ambulansın çarptığı kişi hayatını kaybetti.21 Kasım 2024 Perşembe 16:43BASIN HABERLERİ
- Van Eğitim Araştırma Hastanesi Tüp Bebek Merkezi çocuk hayali kuranların hizmetindeVan Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde çocuk sahibi olmak isteyenlere hizmet vermek amacıyla kurulan Tüp Bebek Merkezinde ilk aşılama çalışması yapıldı.21 Kasım 2024 Perşembe 16:33SAĞLIK BAKANLIĞI
- Medipol Sağlık Grubunca "Ağız ve Diş Sağlığı Festivali" düzenlendiMedipol Sağlık Grubunca düzenlenen Ağız ve Diş Sağlığı Festivali'nde, ağız ve diş sağlığının önemi vurgulandı.21 Kasım 2024 Perşembe 16:23AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006 Sağlık Aktüel