19 Temmuz 2024
  • Ankara34°C
  • İstanbul33°C
  • Bursa36°C
  • Antalya39°C
  • İzmir41°C

ŞEHİR ‘REHABİLİTASYON’ HASTANELERİ DE GELİYOR

Değişik illerde faaliyete geçecek bin yataklı rehabilitasyon hastanesi paketi ile şehir hastaneleri içinde rutin rehabilitasyon için ayrılan alanların yanı sıra, ayrı hizmet veren şehir rehabilitasyon hastaneleri de olacak

Şehir ‘rehabilitasyon’ hastaneleri de geliyor

09 Kasım 2016 Çarşamba 14:17


5.Tıbbi Rehabilitasyon Kongresi, 3-6 Kasım tarihlerinde Ankara’da düzenlendi. TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Prof.Dr.Vural Kavuncu kongredeki konuşmasının ardından Medimagazin’e açıklamalarda bulundu.

Sağlıkta büyük bir değişim dönemine girildiğini ve bu değişimler ile Türkiye’nin tüm dünyada takdir edildiğini dile getiren Prof.Dr.Vural Kavuncu,  anne-bebek ölümleri, bebek ölüm hızları, bulaşıcı hastalıklarla mücadele, acil ve evde bakım hizmetleri ile hasta memnuniyetinin artırıldığını ifade etti.

Şehir hastaneleri yanı sıra 'şehir rehabilitasyon hastaneleri' de geliyor

Şehir hastaneleri ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Kavuncu, ‘’Şehir hastanelerinde iki kısım var; bir tanesi genel hastane içindeki rehabilitasyon birimi,  diğeri ise ayrı rehabilitasyon hastaneleri. Değişik illerde faaliyete geçecek bin yataklı rehabilitasyon hastanesi paketi var,  Genel hastane içinde ayrılan bölümler yine oradaki rutin hizmetleri verecek ama şehir rehabilitasyon hastaneleri de ayrı hizmet verecek.

Genel nitelik anlamında çok şey değişecek ve başka bir sınıfa atlamış olacağız. Sağlık Bakanlığı ile birlikte çalışmalarımıza devam diyoruz. Bu kongrede de gördüğümüz gibi  rehabilitasyona bakış açısı değişti. Örneğin;  bir stantta idrar kaçıran hanımlar için rehabilitasyon ünitesi var. Bu yeni şehir rehabilitasyon hastaneleri ile ürojinekolojik rehabilitasyon ve konuşma terapisi gibi yeni ihtiyaçlar karşılanacak.’’ açıklamalarında bulundu.

 ‘Teknoloji değiştikçe öncelikli ihtiyaçlar da değişiyor’

Teknolojinin gelişimi ile birlikte hastaların ihtiyaçlarının da değiştiğini ifade eden Kavuncu, ‘’On sene öncesi ile şuan ki ihtiyaçları bir tutamazsınız. Özel hastaneler ve vakıf hastaneleri kuruldu.  Sağlık personeli istihdamında kaynak dağılımları oldu.  Eskiden muayenehane hekimliği vardı ama şimdi hekimler merkezlere doğru geçti.’’ dedi.

Yardımcı sağlık hizmetleri ön plana çıkacak

Sağlıkta dönüşümün ikinci fazında günümüz ihtiyaçlarına dönük çalışmalara ihtiyaç duyulduğunu dile getiren Kavuncu, ‘’Geleceğin dünyasında artık yardımcı sağlık hizmetleri ön plana çıkacak, tele tıp, uzaktan bir takım vizitler ve uygulamalar gündeme gelmeye başlayacak.  Bizde şuanda farklı bir işletim ve tarzda şehir hastaneleri kuruyoruz.  Bu yeni dönemde, yardımcı sağlık personeli çeşitlenmesi ile insan kaynaklarımızın daha etkin ve verimli kullanımı, ekonomik kaynakların daha etkin kullanımı şeklinde yeniden planlama yapmak durumundayız.’’ ifadelerini kullandı.

Şehir hastaneleri ile ilgili planlamalar ve çalışmalar öncesinde Sağlık Bakanlığının geniş veri tabanlarının taradığını ve analiz ettiğini söyleyen Kavuncu, veri taraması sonrası çıkan sorunlar için çözüm yolları arandığını ifade etti.

Sağlık personeli ücretleri artacak mı?

Yapılacak yeni düzenlemelerde, sağlık personelin çalışma koşulları ile ilgili açıklamalarda bulunan Kavuncu, ‘’Şu anda somutlaşmış bir şey yok ve o nedenle çok net bir şey söylemem mümkün değil ama Sağlık Bakanımızın da izah ettiği fiili hizmet zammı sağlık personelinin beklentilerinden bir tanesi.  Yine hekimlerimizin çalışma koşullarının iyileştirilmesi anlamında yapılacak çalışmalarında önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü hekimleri bazı bölgelerde istihdam etmekte zorlanıyoruz. Bunlara yeni formüller bulmak gerekiyor. 

Yine sağlıklı yaşam kültürünü motive edecek, bunu artıracak çalışmalar da önem taşıyor.  Bunun için yasal değişikliklere de ihtiyaç olabilir. Önümüzdeki dönemde bunlar yasal olarak da ele alınacaktır diye tahmin ediyorum’’ şeklinde konuştu.

‘’Bakanlığın rehabilitasyona bakış ve aksiyon tarzı değişti’’

Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon(FTR) alanındaki yönetmeliklerde değişikliklere ihtiyaç olduğunu ifade eden Kavuncu, ‘’Yönetmelik ile ilgili çalışmalarda FTR önemli alanlardan bir tanesi.  Çünkü yeni şehir hastanelerinin içinde rehabilitasyon hastaneleri de yer alıyor ve Bakanlığın rehabilitasyona bakış ve aksiyon tarzı değişti. Hasta açısından daha aktif bir duruma geçiyoruz.  Hastaların pasif,  sadece fiziksel tıp yöntemleri ile tedavi edildiği bir yöntemden, fonksiyonlarını iyileştirici, yaşam kalitelerini artırıcı ve değişik alanlarda hastalara yardımcı olacak bir uygulamaya geçiyoruz.’’ dedi.

Konuşma, yutkunma ve denge terapileri de yer alacak

FTR alanında sadece nörolojik ve ortopedik hastalara değil,  kalp, akciğer ve kanser hastalarına destek verecek ünitelerin de açılacağı bilgisini veren Kavuncu, ‘’Artık konuşma, yutkunma, denge terapisi gibi yeni birimler ve buna yönelik yeni yetişmiş elemanlar gündeme geliyor. 

Ayrıca sağlık turizmi ile ilgili hedefler arasında rehabilitasyonun daha iyi ve fazla yer alması için şuanda kafa yoruyoruz.  Türkiye’de sağlık turizmi güzel bir noktaya gidiyor ama henüz hak ettiği kapsamda değil.  Bunun nedeni de sağlık mevzuatımızın, rehabilitasyon tedavilerinin gerektirdiği ve ihtiyaç duyduğu ritüelleri tam olarak karşılamaması.’’ açıklamalarında bulundu.

Uzun süreli tedavi alması gereken hastalar için otelcilik hizmetlerinin olması gerektiğinin altını çizen Kavuncu, ‘’Şuanda bu hizmetleri karşılayacağımız bir konseptimiz yok.   Hastaların daha uzun süre kalabileceği sosyal ortam, grup tedavileri ve su tedavilerinin  yer alacağı kür hastaneleri ve kür klinikleri nasıl olabilir bunun çalışmalarını yapıyoruz.’’  dedi.

‘Rehabilitasyon bir ekip işi’

Kavuncu, ‘’Rehabilitasyon bir ekip işi, bir ekipte hekimin, fizoterapistin, sosyal hizmet uzmanının ve psikoloğun yapması gereken farklı işler var.  Birlikte çalışırlarsa etkin bir tedavi gerçekleşir. Hekimin tedavisini ve reçetesini bir kere yazıp, sonrasında terapistlerle devam eden bir sistemi kabul etmemiz mümkün değil. Gidişatı mutlaka birlikte izleyecekler.’’ ifadelerini kullandı.

‘’FTR’de istediğimiz noktada değiliz’’

Türkiye’de 2 binin üzerinde FTR uzmanı olmasına  rağmen bu alanda istenilen noktada olunmadığını söyleyen Kavuncu, ‘’Bunun bazı nedenleri var; şuanda hekim, fiziksel ortam, sağlık ekibi ve gereken tıbbi teçhizatı birlikte ve istediğimiz verimde bulamıyoruz. Örneğin bir ilçeye uzman atıyoruz ama orada fizyoterapist, hastanede uygun bir tedavi alanı ya da gereken cihazlar yok.  Bu durumda o FTR uzmanı orada çok verimli olamıyor.’’ dedi ve şunları ekledi:

‘’ Kombinasyonda bir şeyler eksik kalıyor.  Bu hizmeti yaygınlaştırabilmek için klinik standartlarını belirlememiz lazım.  Olmazsa olmazlar belirlenecek ve ilgili birim, ilgili klinik yoksa orada o ekip o hizmeti vermeyecek. Hizmetin verilmesi gerekiyorsa da sistemin kurulması lazım.’’

‘’Sahada hala rehabilitasyon ve tedavi alamayan hastalarımız olduğunu görüyorum’’

Kavuncu, ‘’ Bu konuda şuan verilmiş bir karar yok.  Bu benim branştan bir hekim olarak sesli düşünmem. Sahada hala rehabilitasyon ve tedavi alamayan hastalarımız olduğunu görüyorum.  İhtiyaçları belirleyip, üzerinde çalışıp Sayın Bakanımız ile de istişare edip uygun olanların hayata geçişi sağlanır.

Şuanda iyileşme olduğunu söyleyebilirim. 5-10 yıl önce rehabilitasyon için bir yıl bekleyen hastalar vardı.  Şuanda bu süre çok azaldı ancak istediğimiz düzeyde değiliz.  Bunun için diyoruz ki, örneğin; 50 bin nüfuslu bir ilçede rehabilitasyon hizmeti mi verilecek orada biz onu tanımlayalım standartlarını oluşturalım ve hizmeti orada verelim.  Hasta başka yerlere gitmek zorunda kalmasın.  Ancak bir üst özellikli tedaviye ihtiyaç duyarsa üst kademeye gitsin.’’ dedi.

‘’Ödeme sistemleri ile ilgili bazı problemlerimiz var’’

Geri ödeme sistemleri ile ilgili bazı problemlerin olduğunu dile getiren Kavuncu, ‘’Benim gözlemlediğim bir başka ihtiyaç ise,  ödeme sistemleri ile bazı problemlerimizin olması. Ödemesi gerçekleştirilen tedaviler de var ama geri ödemesi az olan tedaviler de var. Şuan ki sistemde hastalar,  sanki tümü ayaktan tedavideymiş gibi bir anlayışla tedavi ediliyor

Yani yatan hastada SGK’dan bir  saatlik tedavi hizmeti alıyor.. Ancak modern tedavi sistemlerinde hastaya gün boyu uygulanabilecek pasif ve aktif tedaviler vardır.  Hastaların sadece salonda geçirecekleri bir saat değil,  eğitimler, havuz tedavileri, grup uygulamaları ve egzersiz dışındaki elektroterapilerin de eklenmesi gerekli.’’ ifadelerini kullandı.

Hastalara saatlik değil günlük tedavinin uygulanması ve geri ödeme kapsamına alınması ile ilgili SGK ile görüşmeler yaptığı bilgisini veren Kavuncu, Sağlık Bakanlığı ile de taslak çalışmalar yapıldığını söyledi.

Yatan hastaların gün boyu uygulayacakları bir uygulama sistemine geçilmesi gerektiğinin altını çizen Kavuncu, bu uygulama sistemleri için spor ve egzersizlerde hastalara yardımcı olacak  yardımcı sağlık personellerinin artırılabileceği bilgisini verdi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

‘’ Hastalar rehabilitasyon hastanesinde girip çıktıklarında, hayat tarzları, sanki bir sağlık kampına girmiş veya bir okula başlamış gibi değişmeli. Hastanın hayata adaptasyonunu sağlayan ve günlük yaşamındaki bir takım fonksiyonlarını kolaylaştıran şeylerin de orada öğrenilmesi lazım. ‘’

 

Yorumlar
SON DAKİKA