Tozlu Cami önünde beyaz önlüklerini giyerek toplanan hekim ve sağlık çalışanları, ellerinde taşıdıkları Türk ve Filistin bayrakları, dövizlerle Adapazarı Kültür Merkezi önüne kadar slogan atmadan yürüdü.

Burada grup adına açıklama yapan Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Mohanad Aldrubi, Irak'ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Harekatı bölgesinde şehit olan 12 askere Allah'tan rahmet diledi.

Aldrubi, ilk günkü öfke ve acı ile sözün tükendiği yerde, sessiz yürüyüşle farkındalık oluşturmaya devam ettiklerini söyledi.

İsrail'in, 7 Ekim'den bu yana onlarca doktoru tutukladığını, onlarcasının ise nerede olduğunun hala bilinmediğini aktaran Aldrubi, Gazze'de hastanelerin bombalandığını, sağlık kuruluşlarının yıkıldığını kaydetti.

Dünya Sağlık Örgütü ve uluslararası aktörlere seslenen Aldrubi, tutuklu sağlık çalışanlarının güvenli şekilde özgür olmalarını, kalan hastane ve tıp merkezlerinin güvenliğinin ve ihtiyaçlarının karşılanmasını, yıkılan hastanelerin en kısa sürede yeniden yapılmasını talep etti.

Doktorlar ve sağlık çalışanlarının Gazze'de zor şartlarda görev yaptığını dile getiren Aldrubi, "Gazze'de hala sağlıklı su kaynağı yok, elektrik yok, ulaşım yok, yemek kısıtlı, kalacak yer kısıtlı, can güvenliği yok. Gazze mi yoksa tüm dünyanın vicdanı mı yalnızlığa terk edildi?" diye sordu.

Aldrubi, yaralıların tahliye edilmesi, yardım tırlarının Gazze'ye girişinin sağlanması için Refah Sınır Kapısı'nın acilen açılmasını talep ederek, "Bu yürüyüşümüz, dünyanın hiçbir yerinde terör, soykırım ve işgali kabul etmediğimizin beyanıdır. Ülkemizde geçtiğimiz hafta yaşanan terör saldırılarında şehit olan askerlerimizin ailelerine tekrar başsağlığı ve sabır diliyoruz. İnsanlık dışı bütün eylemlerden kurtulmak için verdiğimiz mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz. Kanıksamayacağız, normalleştirmeyeceğiz, sabırla ve azimle zulme karşı duranlar olacağız." ifadelerini kullandı.

- Zonguldak

Zonguldak'ta tren garı önünde toplanan hekimler ve sağlık çalışanları, ellerinde taşıdıkları İsrail'e tepki gösteren döviz ve pankartlarla Madenci Anıtı'na yürüdü.

Grup adına basın açıklamasını okuyan stajyer doktor Mehmet Rasim Meriç, Irak'ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Harekatı bölgesinde şehit olan 12 askere Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabır, yaralı askerlere de acil şifalar diledi.

Meriç, "Bizler biliyoruz ki Filistin'de kardeşlerimizi katleden silahlar ile askerlerimize doğrultulan silahları aynı eller tutmaktadır. İsrail'in arkasında duran ülkeler ile taşeron terör örgütünün arkasında duran ülkeler, aynı ülkelerdir ve aynı emperyalist çıkarları savunmaktadırlar. Ama başarılı olamayacaklardır. Hain emellerine kavuşamayacaklardır." diye konuştu.

Meriç, tüm dünyadan yükselen feryatlara rağmen savaş suçlarının devam ettiği belirterek, şöyle devam etti:

"Çocuklar, bebekler, kadınlar ve masum siviller umarsızca bombalanmaktadır. Yaralıların tedavi edilmeye çalışıldığı hastaneler bombalanmaktadır. Yaralı taşıyan ambulanslar dahi hedef alınmaktadır. Hekimler ve sağlık çalışanları kan görmeye, yaralı görmeye, aralıksız çalışmaya, uykusuz kalmaya, saatlerce ayakta kalmaya, ailesini günlerce görmemeye alışıktır. Ancak önüne gelen yaralıya yardım eli uzatamamaya hiç alışık değildir ve hastalarının gözlerinin önünde yavaş yavaş ölümü, tecrübe edebileceği en büyük acılardan biridir."

Gazze'de hala sağlıklı su kaynağının, elektriğin, ulaşımın olmadığına, yemeğin, kalacak yerin kısıtlı olduğuna ve can güvenliğinin bulunmadığına dikkati çeken Meriç, "Gazze mi yoksa tüm dünyanın vicdanı mı yalnızlığa terk edildi?" diye sordu.

Yürüyüşe, Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan, sivil toplum örgütü temsilcileri, sağlık çalışanları ve tıp fakültesi öğrencileri katıldı.