27 Kasım 2024
  • Ankara2°C
  • İstanbul9°C
  • Bursa6°C
  • Antalya12°C
  • İzmir11°C

SAĞLIK BAKAN YARDIMCISI: BEBEK ÖLÜM HIZINI DÜŞÜRDÜK

"Anne ölüm oranını 100 binde 64'ten 14'ün altına, bebek ölüm hızını binde 31,5'ten 6,8'e düşürdük. Türkiye, bu başarısını uluslararası platformda da kanıtlamıştır."

Sağlık Bakan Yardımcısı: Bebek ölüm hızını düşürdük

14 Kasım 2019 Perşembe 12:03


"Anne ölüm oranını 100 binde 64'ten 14'ün altına, bebek ölüm hızını binde 31,5'ten 6,8'e düşürdük. Türkiye, bu başarısını uluslararası platformda da kanıtlamıştır. 1994 Kahire taahhütlerimizi oldukça hızlı şekilde yerine getirdik. Evinden yurdundan ayrılmış ve sevdiklerini kaybetmiş bu kırılgan aileleri ayakta tutacak gücün kadınlar ve anneler olduğu anlayışıyla, Suriyelilere sunmuş olduğumuz hizmetlerimizde de kadınlara, anne ve çocuklara özel önem verdik"

Sağlık Bakan Yardımcısı Emine Alp Meşe, Türkiye'nin önlenebilir anne ve bebek ölümlerinde sıfır tolerans anlayışıyla anne çocuk sağlığı konusunda eşine az rastlanır başarı ortaya koyduğunu belirterek, "Anne ölüm oranını 100 binde 64'ten 14'ün altına, bebek ölüm hızını binde 31,5'ten 6,8'e düşürdük. Türkiye, bu başarısını uluslararası platformda da kanıtlamıştır." dedi.

Meşe, Mısır'da düzenlenen Uluslararası Nüfus ve Kalkınma Konferansı'nın (ICPD) 25'inci yıl dönümünde, Kenya'nın başkenti Nairobi'de düzenlenen ICPD25 Zirvesi'ni ve Türkiye'nin ilk zirveden bu yana geçen 25 yılda attığı adımları AA muhabirine değerlendirdi.

Üst düzey hükümet yetkilileri, uzmanlar, dini liderler, aktivistler, gençler, iş insanları, uluslararası finans kurumları, engellilerin katılımıyla 163 ülkeden hükümet, sivil toplum ve iş dünyası temsilcilerinin yer aldığı Nairobi zirvesinde Türkiye'yi temsil eden Meşe, Birleşmiş Milletlerin (BM) 1994'te koordine ettiği Uluslararası Nüfus ve Kalkınma Konferansı'nın (ICPD) da anne, bebek ve çocuk hakları ve sağlığı konusunda önemli bir köşe taşı olduğunu vurguladı.

Meşe, 25 yılın ardından kaydedilen ilerleme ve küresel taahhütlerin değerlendirilmesi için uluslararası toplumun Nairobi'de bir araya gelmesinin çok önemli bir gelişme olduğunu söyledi.

Meşe, anne çocuk sağlığı konusuna hassasiyet gösteren Türkiye'nin, bu önemli sürecin bir parçası olarak Konferansa aktif katılım sağlamaktan memnuniyet duyduğunu vurguladı.

- "Kahire taahhütlerimizi hızla yerine getirdik"

Anne çocuk sağlığının Türkiye'nin öncelikli alanlarından olduğuna işaret eden Meşe, "Herhangi bir ayrım gözetmeksizin önlenebilir anne ve bebek ölümlerinde sıfır tolerans Türkiye sağlık sisteminin ruhunu ve temelini oluşturmaktadır. Zaten Sağlıkta Dönüşüm Programı'ndaki başarımızın en büyük payı anne, bebek ve çocuk sağlığı üzerine inşa etmiş olduğumuz birinci basamak sağlık hizmetlerimize aittir." diye konuştu.

Türkiye'nin bu alanda eşine az rastlanır bir başarı ortaya koyduğunu belirten Meşe, "Anne ölüm oranını 100 binde 64'ten 14'ün altına, bebek ölüm hızını binde 31,5'ten 6,8'e düşürdük. Türkiye, bu başarısını uluslararası platformda da kanıtlamıştır. 1994 Kahire taahhütlerimizi oldukça hızlı bir şekilde yerine getirdik." dedi.

Meşe, ilk küresel kalkınma gündemi olan "Binyıl Kalkınma Hedefleri"nde de üç sağlık hedefi olduğuna dikkati çekerek, "Bu hedeflerin ikisi anne, bebek ve çocuk sağlığına ilişkindi. Türkiye, bu hedefleri en hızlı yerine getiren ilk on ülke arasına girerek anne ve çocuk sağlığına vermiş olduğu önemi bir kez daha göstermiştir." diye konuştu.

Türkiye'nin Suriyeli misafirlere sunduğu sağlık hizmetlerinin temelinde de anne, bebek ve çocuk sağlığının yer aldığını belirten Meşe, "Evinden yurdundan ayrılmış ve sevdiklerini kaybetmiş bu kırılgan aileleri ayakta tutacak gücün kadınlar ve anneler olduğu anlayışıyla, Suriyelilere sunmuş olduğumuz hizmetlerimizde de kadınlara, anne ve çocuklara özel önem verdik." dedi.

- "Kadının zekası ve gücü değer yaratan başarılar üretir"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın "kadının dönüştürücü bir gücü" vardır şeklindeki sözlerini hatırlatan Meşe, şunları kaydetti:

"Bu güç ortaya çıkınca her şeyin başkalaştığını görüyoruz. Kadınların toplumun her alanında rol almasıyla çatışmacı dil azalmakta daha uzlaşmacı bir hal almaktadır. Bu sebeple, bakış açımız sadece sağlık ve iyilik hali ile sınırlı kalmayıp kadın hakları, liderliği ve statüsünü de kapsamalıdır. Kadının zekası ve gücünün değer yaratan başarılar ürettiğini her alanda görüyoruz."

Kaynak: Haber Kaynağı
Yorumlar
SON DAKİKA