Ankara, İzmir ve İstanbul gibi büyükşehirlerdeki üniversiteler ile kuruluşu itibariyle yeni sayılabilecek ya da taşra illerinde yer alan üniversitelerde yaşanan sorunlar kimi açılardan benzerlik, kimi açılardan ise farklılık taşımaktadır.
Üniversite Girişlerinde HES Kodu Uygulanmıyor
Üniversitelerde ikili öğretim uygulaması ya da sınıfların seyreltilmesi gibi bir politika izlenmemektedir. Bu nedenle büyükşehirlerdeki üniversitelerde 200 kişiyi bulan, diğer üniversitelerde ise ortalama 70-80 kişilik sınıflarda yüz yüze ders yapılmakta, öğrenciler arasında fiziksel mesafe uygulaması hayat bulmamaktadır. Üniversitelere girişte HES kodu sorgulaması üniversitelere göre çeşitlilik taşımakta, birçok üniversitede uygulanmamaktadır.
Birçok üniversitenin senatosu, derslerin %40 uzaktan, %60 yüz yüze yapılması kararını alırken bölümlerden görüş alınmamıştır.
Üniversitelerde öğrencilere ve personele maske dağıtımı yapılmamakta, öğretim elemanlarının kişisel çabalarıyla maske takılması sağlanmaktadır.
Dezenfektan Noktaları Yeterli Değil !
Dezenfektan noktaları yeterli değildir. Öğrenciler yüz yüze eğitim için geldikleri fakültede dersten çıkıp kötü bağlantı koşullarında çevrimiçi eğitime girmekte, bunun için yeterli bilgisayar olanağı olmadığından kendi telefonlarından bu derslere bağlanmaktadır. İnternet bağlantıları zayıf olan ya da hiç olmayan, kapasitelerinin üstünde öğrenci alan yurtlar bulunmaktadır. Yemekhane ve kantinlerde fiziksel mesafeye ve gerekli hijyen koşullarına dikkat edilmemektedir. Toplu taşıma çok kalabalık olmakta ve gerekli tedbirler burada da alınmamaktadır. Sayısı arttırılabilecek bu sorunlar göz önüne alınırsa, yüz yüz eğitimdeki ısrarcı politikanın üniversite bileşenlerini “kaderine terk etmenin” ötesine geçemeyeceği açıktır. Üstelik üniversite bileşenlerinin aşılanması için ciddi bir farkındalık çalışması yürütülmediği de ortadadır.
Üç Maymun Politikası
Eğitim Sen olarak yaptığımız uyarıların dikkate alınmaması, hem üniversite bileşenlerinin sağlığı hem de toplum sağlığı konusundaki endişelerimizi arttırmaktadır. Sağlıklı bir ortamda çalışma hakkının ve eğitim hakkının kullanılabilmesi için mevcut “üç maymun politikasını” kabul etmiyoruz ve etmeyeceğiz. Bu nedenle YÖK’ün yayınladığı “Küresel Salgında Eğitim ve Öğretim Süreçlerine Yönelik Uygulamalar Rehberi’’ ile “Kampüs Ortamına Yönelik Uygulamalar Rehberi” metinlerinin “temenninin” ötesine geçmesi için üniversiteleri mercek altında tutmayı sürdüreceğiz.