Hürriyet'ten Mesude Erşan'ın haberine göre: TÜRK Dişhekimleri Birliği Başkanı Celal Korkut Yıldırım, 2002 yılında 19 olan diş hekimliği fakülte sayısının bugün 86'ya çıktığını belirterek, "2005'te öğrenci kontejanı 960'tı. Fakültelerin henüz 63'ünde eğitim veriliyor. Ama mevcutlarla toplam öğrenci kontenjanı sayısı 4 bin 991'e ulaştı. İşsiz diş hekimlerinin sayısı giderek artıyor" dedi. Yıldırım yeni fakülteler açmak ve öğrenciler almak yerine koruyucu diş hekimliği hizmetlerinin yaygınlaşması gerektiğini söyledi.

FAKÜLTELER PLANSIZ AÇILIYOR

Diş hekimliği fakültelerinin plansız birbiri ardına açıldığını belirten Yıldırım, "Diş hekimliği öğrenci kontenjanlarında kaygı verici artışlar oldu. Önlem alınmazsa 10 yıl içinde işsiz ve mesleğinin dışında başka işler yapan diş hekimleriyle karşı karşıya kalmamız kaçınılmaz olacak" diye konuştu. Şimdi öğrenci alınmasının durdurulması ve mevcutların beş yılda mezun olması durumunda 2022 yılına kadar toplam 20 bin 450 diş hekiminin sektöre gireceğini ifade eden Yıldırım sözlerini şöyle sürdürdü: "Toplam diş hekimi sayısı 50 bin 622'yi bulacak. Bir diş hekimine düşen nüfus 1673 olacak. Yeni fakülte açılmaz ve eğitime başlamamış fakültelerin eğitime geçmesi halinde 2028'de diş hekimi sayısı 90 bini aşacak. O günkü tahmini TÜİK verilerine göre nüfusumuz 88.6 milyon civarında ve diş hekimi başına düşen kişi sayısı 970 olacak. AB ülkelerinde diş hekimi başına düşen kişi sayısı 1500. Türkiye'de şu anda 2 bin 300."

HEKİM ARTTIRMAKLA ÇÖZÜLMÜYOR

Tüm yaş gruplarında yaygın olan diş ve diş eti hastalıklarının diş hekimlerinin sayısının arttırılmasıyla çözülemeyeceğini işaret eden Yıldırım, "Koruyucu ve önleyici sağlık hizmetlerine öncelik verilmeli. İnsan gücü planlaması ihtiyaç, talep ve nüfus kriterleri göz önüne alınarak belirlenmeli" dedi. Yıldırım diş hekimliği eğitimi almasına rağmen işini yapamayan çok sayıda meslektaşı olduğunu söyledi.

YILDA BİR FIRÇA BİLE TÜKETMİYORUZ

Diş ve ağız sağlığı genel sağlığın ayrılmaz bir parçası. Zira sorun ağızda kalmıyor. Kalp ve damar hastalıklarından bunamaya kadar çok farklı hastalığa etkisi olduğu biliniyor. Bazı Avrupa ülkelerinde ağız ve diş sağlığını koruyucu önlemlerin alınmasıyla diş hekimliği fakülteleri kapatılıyor. Türkiye'ninse ağız ve diş sağlığı verileri çok kötü. Gelişmiş ülkelerde diş hekimine başvuru sıklığı kişi başına yılda 5 iken, bizde ortalama 1. Yılda kişi başına sadece 110 gram diş macunu tüketiyoruz. Kişi başına bir diş fırçası bile düşmüyor. Diş hekimliği üniti başına düşen kişi sayısı 21 bin 230. 5 yaşındakilerin yüzde 70, 12-15 yaşındakilerin yüzde 61, 35-44 yaşındakilerin yüzde 76'sının ağzında çürük diş var. 5 yaşındakilerin yüzde 3.4, 12 yaşındakilerin yüzde 7.9, 15 yaşındakilerin yüzde 16.2, 35-44 yaşındakilerin yüzde 89.3, 65-74 yaşındakilerin yüzde 93.4'ünde en az bir diş eksik. Total dişsizlik oranı 35-44 yaşlarında yüzde 2.6, 65-74 yaşlarında ise yüzde 48.