22 Kasım 2024
  • Ankara12°C
  • İstanbul7°C
  • Bursa9°C
  • Antalya14°C
  • İzmir17°C

KİŞİSEL VERİLERİ TOPLAMA YÖNETMELİĞİNİN YÜRÜTMESİ BİR KEZ DAHA DURDURULDU

Kişisel Sağlık Verilerinin İşlenmesi ve Mahremiyetinin Sağlanması Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılması Hakkında Yönetmeliğin yürütmesi de durduruldu.

Kişisel Verileri Toplama Yönetmeliğinin yürütmesi bir kez daha durduruldu

28 Kasım 2018 Çarşamba 16:55

Türk Tabipleri Birliği ve Türk Dişhekimleri Birliği tarafından birlikte açılan davada Danıştay 15. Daire 2018/1490 E. sayılı dosyada verdiği yürütmenin durdurulması kararında Sağlık Bakanlığı’nın kişisel sağlık verilerini toplama isteğinin temellendirildiği yönetmeliğin hukuka aykırılığı şu şekilde ifade edildi: 

'İdarenin…yargı kararlarını 'aynen' ve 'gecikmeksizin' uygulamaktan başka bir seçeneği bulunmamaktadır … Anayasada ve 2577 sayılı Kanun'da yer alan emredici kurallar karşısında, idarenin, yürütmenin durdurulması kararının gereğini yerine getirecek şekilde düzenleme yapması gerekirken, maddi ve hukuki koşullara göre uygulanabilir nitelikte olan bir yargı kararını aynen ve gecikmeksizin uygulamaktan kaçınarak, hakkında yürütmenin durdurulması kararı verilen Yönetmelikte kısmi değişiklikler yapılarak yürürlüğe konulmasında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.'

İdare tarafından yargı kararlarının yok sayılması, bunlara aykırı görüş oluşturulması hukuka açıkça aykırıdır. Anayasa’nın 138. maddesine göre “Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez.”

Türk Dişhekimleri Birliği (TDB) tarafından konu hakkında yapılan açıklamada şunlara değinildi;

"Bu Karar gereğince Sağlık Bakanlığı, usulüne uygun olarak yeni bir yönetmelik çıkartabilecektir. Ancak bu yeni yönetmelikte de yargının saptadığı hukuka aykırılıkları yinelememesi ve bu alandaki hukuksal ilke ve kurallara uyması gereklidir. Sağlık Bakanlığı’nın hasta bilgilerini toplamaya yönelik bütün iş ve işlemlerinde, Anayasa ve uluslar arası sözleşmelerdeki kuralların yanı sıra; Ülkemizde, kişisel verilerin korunmasına ilişkin temel yasa niteliğinde olan 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununda belirtilen genel ilkeler arasındaki 'İşlendikleri amaçla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olma' (m.4/ç) ölçütünü gözetmesi şarttır.

Diğer yandan, yeni düzenleme yapılırken benzer konuda verilmiş olan önceki yargı kararları da dikkate alınmalıdır. 

Hatırlanacağı üzere; Sağlık Net ve e-Nabız sistemleriyle hastaların kişisel verilerinin toplanması talebi Danıştay kararlarıyla durdurulduğu gibi Kişisel Sağlık Verilerinin İşlenmesi ve Mahremiyetinin Sağlanması Hakkında Yönetmelik de çeşitli Danıştay Kararları ile durdurulmuş; bu Yönetmelikle ilgili son olarak 26.06.2018 tarih ve 2018/844 E. sayılı Danıştay 15. Dairesi kararıyla yürütmenin durdurulmasına karar verilmiştir.

Ayrıca, Uluslararası Sağlık Turizmi ve Turistin Sağlığı Hakkında Yönetmeliğin 5. maddesinin 6. fıkrasında uluslararası sağlık turizmi sağlık tesisi tarafından kayıt altına alınan kişisel sağlık verilerinin 24/03/2016 tarihli ve 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununa uygun bir şekilde işlenerek Bakanlıkça belirlenen usul ve esaslara uygun bir şekilde merkezi sağlık veri sistemine aktarılacağı düzenlenmiştir. Bu Yönetmelikle ilgili de Türk Tabipleri Birliği ve Türk Dişhekimleri Birliği tarafından ayrı açılan iptal davalarında yürütmenin durdurulmasına karar verilmiştir.

Kişisel sağlık verilerinin toplanmasında uyulması gereken kurallar, kişilik haklarıyla doğrudan ilgili olması sebebiyle özenle belirlenmelidir. Sağlık Bakanlığının, hiç kimseyle paylaşmadan, bir gecede çıkarttığı düzenlemelerle bu alanın düzenlenmesine çalışılması veri paylaşımında yaşanan karmaşanın temel sebebidir.

Yeni bir düzenleme yapılana kadar hassas kişisel veriler toplanamaz. Aksi yönde girişimlerle sağlık çalışanlarının hukuka uygun davranmakla idarenin talebini yerine getirmek arasında bir seçime zorlanmamalıdır. Bir an önce, meslek örgütlerinin de sürece etkin olarak katılabileceği bir çalışmanın yapılması ve kişi haklarını gözeten kalıcı bir düzenlemenin çıkarılması gereklidir."

Danıştay 15.Dairenin Esas No 2018/1490 sayılı kararı için tıklayınız 

Kaynak: Haber Kaynağı
Yorumlar
SON DAKİKA