24 Kasım 2024
  • Ankara0°C
  • İstanbul5°C
  • Bursa4°C
  • Antalya11°C
  • İzmir9°C

KİLO VERMENİN ÖNÜNDEKİ ENGEL: İNSÜLİN DİRENCİ

Çok sayıda kişi, fazla kilolarından kurtulmak için önerilen çeşitli diyetler, farklı spor aktivitelerini uyguluyor. Uzmanlar ise hızlı ve sağlıklı form tutmak isteyenlerin insülin direncine dikkat etmeleri konusunda uyarıyor.

Kilo vermenin önündeki engel: İnsülin direnci

11 Haziran 2012 Pazartesi 09:11

İnsülin direnci oluşturan maya ve soyalı besinler, vücutta şekerin kullanılmasını engelleyerek şekerin yağa dönüşmesine neden oluyor. Uzman diyetisyen Gökmen Gök, insülin direncine dikkat ederek sağlıklı ve hızlı kilo verilebileceğine vurgu yapıyor. Gök, sağlıklı yaşam için dengeli beslenmenin yanı sıra haftada 3 ya da 4 defa 45 dakika düzenli aktivite, günlük hayatta en az 10 bin adım atmaya öneriyor.

"MAYALI VE SOYALI BESİNLERDEN UZAK DURULMALI"

Hızlı ve sağlıklı form tutmak için insülin direncinin azaltılması gerektiğine vurgu yapan Gök, "Kilo vermeye başlamak için öncelikle yeni oluşumları engellenmesi gereklidir. Yeni yağ oluşumunu tetikleyen unsurların başında insülin direnci gelir. 20 bin kişiye yakın yaptığımız besin intolerans testlerinde insülin direncini oluşturan besinlerin başında maya ve soya geliyor. Mayalı ve soyalı besinler vücutta şekerin kullanılmasını engelleyerek şekerin yağa dönüşmesine neden oluyor. Mayalı besinlerden uzak durmak için en başta turşu, sirke, şalgam suyu, kefir, bira ve şaraptan uzak durmak gerekiyor. Günlük hayatta mayayı en çok ekmekte, peynirden ve yoğurttan alırız. Ekmeğinizi kepekli yufka ekmeğine ya da kepekli tortilla ekmeğini, yoğurtta prebiyotik yoğurtları, peynirde ise lor peyniri tercih etmeliyiz." dedi.

Soyalı ürünlerin birçok besinin içerisinde katkı maddesi olarak kullanıldığını hatırlatan uzman diyetisyen Gök, soya tüketimini azaltmak için besinlerin etiketlerine bakmak gerektiğini ifade etti. Tatlı tüketiminin azaltılması gerektiğini da hatırlatan Gök, "Bir öğünde tatlı tüketilecekse o öğünde mayalı ve soyalı ürün yenmemeli. Çünkü mayalı ve soyalı ürünler şekerin yakılması yerine depolanmasını kolaylaştırıyor." diye konuştu.

Vücudun depoladığı suyun bir kısmını kaybettirip yerine yenisini eklenmesinin zayıflamayı kolaylaştıracağını ifade eden Gök, "Basit bir detoks, hemen enerji kaybetmeyi sağlarken hem de sağlıklı su oranında artış sağlar. Rondodan geçirilecek bir demet maydanoz sıvı hale getirildikten sonra üzerine 2 limon sıkıp sabah aç karına tüketilebilir. Gün içerisinde 2 litre soğuk su içilerek de kaybedilen su yenilenebilir." dedi.

"KAHVALTIDA VERECEK YUMURTA TOKLUK HİSSİ VERİR"

Enerji depolayarak güne başlanmasının önemli olduğunun altını çizen Gök, kahvaltıda yenecek bir yumurtanın kişiyi öğle yemeğine kadar tok tutacağını belirtti.

Öğle ile akşam arasındaki uzun zamanda tok kalmak için mutlaka yemeğe çorba ile başlanmasının önemli olduğunu ifade eden Gök, "Yemek öncesi tüketilen çorba hızlı tokluk hissi oluşturarak yemeklere saldırma hissini azaltarak az yemek yemeği sağlar. Akşam öğününde mutlaka en az 100 gram kırmızı ya da beyaz et tüketilmeli. Yeterli miktarda protein alındığında akşam yemeğinden birkaç saat sonra acıkma hissini engelleyerek atıştırmalık bir şeyler yemeyi engeller." diye konuştu.

Ara öğünlerde lif oranı yüksek olan domates kurusunun tüketilmesinin acıkmayı engelleyeceğini aktaran Gök, her öğün mutlaka yağsız salata yenmesini öneriyor. Haftada 3 ya da 4 defa en az 45 dakika düzenli aktivite yapmayı öneren Gök, "Günlük hayatta daha aktif olun, işe ara verdiğinizde birkaç dakika yürüyüş yapın, çayınızı kendiniz alın, asansör kullanmayın. Günde 10 bin adım atmaya çalışın." tavsiyesinde bulunuyor.

Kaynak: Haber Kaynağı
Yorumlar
SON DAKİKA