28 Kasım 2024
  • Ankara3°C
  • İstanbul9°C
  • Bursa8°C
  • Antalya12°C
  • İzmir10°C

KANSER HASTALARINA EN 'SU'LU KAZIK!

MES adlı bir kozmetik ürünler firması, Macaristan'dan ithal ettiği sıradan içme suyunu "kanseri önleyen ilaç" diye yutturdu!..

Kanser hastalarına en 'su'lu kazık!

04 Temmuz 2010 Pazar 12:35

MES Doğal Gıda adlı bir kozmetik ürünler firmasının, Macaristan'dan ithal ettiği sıradan içme suyunu kanseri önleyen ilaç diye 20 katı fiyatına sattığı ortaya çıktı.

Sağlık Bakanlığı, "tümör gelişimini durduran su" diye pazarlanan Preventa 85 ve Preventa 105'in bildiğimiz içme suyundan hiçbir farkı olmadığını tespit etti.

Böylece son bir ümitle 29 TL'ye Preventa 105'i, 39 TL'ye de Preventa 85'i satın alan kanser hastalarının insafsızca kazıklandıkları anlaşıldı.

Sabah Gazetesi'nın elde ettiği Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu raporuna göre skandal şöyle gelişti:

MES Gıda adlı şirket, 2008'den itibaren www.mesdogal.com adresindeki internet sitesinden kanser ilacı olduğunu ileri sürdüğü döteryumu azaltılmış suyu pazarlamaya başladı. Kanserli hastalar, ünü kulaktan kulağa yayılan sözde şifalı suyu satın almak için seferber oldu. Çok fazla talep gelince su âdeta karaborsaya düştü.

SADECE DAMITILMIŞ

Oysa satılan suyun, Türkiye'deki normal içme sularından tek farkı Macaristan'dan getirilmiş ve damıtma işleminden geçirilmiş olmasıydı. Bu gerçek ortaya çıkınca Tıbbi Onkoloji Derneği, şirket hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.

Savcılığın talebi üzerine de Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu konuyla ilgili inceleme başlattı. Gelgelelim İstanbul Bölge Hıfzıssıhha Enstitüsü Müdürlüğü ve Türkiye Atom Enerjisi Kurumu'ndan alınan analiz sonuçları doğrultusunda yalnızca içme suyu olarak ithal izni alınmıştı. İlaç ya da ara ürün izin belgesi almamıştı. Bu durumda 2000 mililitrelik pet şişelerde muhafaza edilen ürün, ancak sıradan içme suyu olarak pazarlanabilir ve satılabilirdi.

KİMSE ONAYLAMADI

Bakanlık, konuyu Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi'ne da sordu. Cevabi yazıda ürünün tedavi ya da tedaviye yardımcı olarak kabul edildiğinde dair kanıta dayalı bir bilgiye rastlanmadığı bildirildi. Konu, Onkoloji Danışma Komisyonu'na da soruldu, komisyon mevcut bilimsel veriler doğrultusunda döteryumlu suyun kanser tedavisinde kullanılmasının önerilemeyeceğini bildirdi. Ürünü, yurtdışında araştıran bakanlık, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), ABD Uluslararası Sağlık Enstitüsü ve Fransa Su Otoriteleri'yle (AFSSA) temas kurdu.

Bakanlık, Dünya Sağlık Örgütü'nden gelen yazıda şok edici bir cevapla karşılaştı. Döteryumu azaltılmış su Macaristan'da hayvanlar üzerinde denenmiş ve bu denemeden olumlu sonuç elde edilmişti. Ancak bir sorun vardı, hayvanlara "mucize suyun" yanı sıra normal kanser ilaçları da verilmişti. Yani "keramet" suda değil, kanser ilaçlarında idi. Deneyi yapan kişi ise HYD şirketinin Genel Müdürü Gabor Somlyai idi. Bu kişi, kendi ürettiği ürünü pazarlamak için önce çeşitli makaleler yazmış, sonra da şaibeli bir deney yaparak ürünün kansere iyi geldiğini iddia etmişti.

Deney için yalnızca 4 vaka incelenmişti. ABD Uluslararası Sağlık Enstitüsü kayıtlarına göre de döteryumsuz su ile döteryumlu su arasında kanser hücrelerine yönelik etki bakımından hiçbir fark yoktu. Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu, uluslararası yazışmalar sonucunda skandalın ortaya çıkmasından sonra kansere deva olduğu iddia edilen suyu Türkiye'de de araştırdı. Sonuçlar beklendiği gibiydi:

Ne Preventa 85 ne de Preventa 105 tedavi amaçlı kullanılan ürünler değildi. Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu raporu doğrultusunda Mes Gıda'nın yöneticileri Ahmet Atilla Karaelmas, Işıl Karaelmas ve Umut Karaelmas ile şirketin eski yöneticileri, Dilber Erkoçkar ve Songül Zileli hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Şirketin yöneticileri nitelikli dolandırıcılık, insan sağlığını tehlikeye sokacak şekilde ilaç satmak ve insan üzerinde deney yapmakla suçlanıyorlar. Buna rağmen şirketin internet sitesinde su satışları sürüyor.

'İÇENİN ÖMRÜ İKİ YIL UZUYOR'

Şirketin sahibi Ahmet Atilla Karaelmas, "sulu kanser tedavisi"ni tuhaf gerekçelerle savundu. Karaelmas, "Ben de, eşim de kanser hastasıydık, suyu kullandık. Gerçi eşim vefat etti. Kanser tedavisinde kesin sonuç verdiğine dair bulgu yok, ama 2 yıl ömrü kalan biri bu suyu içtiğinde 3-4 yıl yaşıyor. Zararı da olmadığı için kullanıyoruz" dedi.

Ürünün dünyanın diğer ülkelerinde farklı isimlerle satışa sunulduğunu belirten Karaelmas, Türkiye'deki fiyatın diğer ülkelere göre uygun olduğunu savundu. Karaelmas, Macaristan'dan aldıkları suyun pek çok işleme tabi tutulduğunu söyledi. Karaelmas, Sağlık Bakanlığı'nın yaptığı inceleme ve savcılığa yapılan suç duyurusu için ise, "Bizi niye şikâyet ettiler bilmiyoruz açıkçası. Sağlık Bakanlığı'nın raporu bize de ulaştı ama şu anda soruşturma hakkında konuşmak doğru olmaz" demekle yetindi.
 

Kaynak: Haber Kaynağı
Yorumlar
SON DAKİKA