02 Kasım 2024
  • Ankara10°C
  • İstanbul12°C
  • Bursa10°C
  • Antalya17°C
  • İzmir15°C

HAYAT KURTARAN YERLİ OTOMATİK ELEKTROŞOK CİHAZI YURT İÇİNDE VE DIŞINDA GÖREVDE

ASELSAN'ın, ani kalp durmalarında hastanın elektroşokla hayata döndürülmesini sağlayan otomatik eksternal defibrilatörü (OED), yurt içinde ilk yardım görevlilerinin eğitimlerinde ve yurt dışında sağlık kuruluşlarında kullanılmaya başlandı.

Hayat kurtaran yerli otomatik elektroşok cihazı yurt içinde ve dışında görevde

14 Haziran 2021 Pazartesi 11:08

Avrupa Futbol Şampiyonası'nda Danimarkalı futbolcu Christian Eriksen'in sahadaki hızlı müdahale ve kalp masajıyla kurtarılması bu tür acil durumlar için geliştirilen tıbbi cihazların önemini ortaya koydu - ASELSAN'ın sağlık alanındaki ilk ürünlerinden biri ani kalp durmalarına karşı geliştirilen otomatik eksternal defibrilatör oldu - İtalya ve Fransa'ya ihracat gerçekleştiren, birçok ülkeden yeni talepler alan ASELSAN, ilk yardım görevlilerinin eğitiminden başlayarak Türkiye'deki cihaz ihtiyacını da yerli ürünlerle karşılamayı hedefliyor

2020 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda (EURO 2020) Finlandiya ile oynanan maçta fenalaşan Danimarkalı futbolcu Christian Eriksen'in sahadaki hızlı müdahale ve kalp masajıyla kurtarılması, bu tür acil durumlar için geliştirilen tıbbi cihazların önemini ortaya koydu.

Türk savunma sanayisinin lider şirketlerinden ASELSAN, 40 yılı aşan birikimini son dönemde sağlık alanında ihtiyaç duyulan ürünlerin geliştirilmesine yönelik kullanıyor.

Şirketin sağlık alanında geliştirdiği ilk ürünlerden biri OED oldu. OED cihazları ASELSAN HEARTLINE markası altında sağlık sektörünün kullanımına sunulmaya başlandı.

ASELSAN İş Geliştirme Yöneticisi Nil Ateş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ASELSAN Sağlık Programları Direktörlüğünün bünyesinde "Yaşam Destek ve Tanı Sistemleri" ile "Görüntüleme Sistemleri" müdürlükleri bulunduğunu söyledi.

Görüntüleme sistemlerinde MR cihazı geliştirildiğini ve bu yıl sonunda mobil x-ray cihazının tamamlanmasının amaçlandığını dile getiren Ateş, yaşam destek alanında OED, ventilatör (solunum cihazı) ve tanı sistemleri üzerinde çalıştıklarını ifade etti.

OED'nin yazılım ve tasarımıyla Aralık 2018'den bu yana ASELSAN tarafından geliştirildiğini anlatan Ateş, sağlık sektöründeki ihtiyaçları karşılamak için ilk olarak eğitim cihazlarını sunduklarını belirtti. Ateş, "OED, ilk yardım yönetmeliklerinde zorunlu hale getirildi. Bu yüzden eğitim çok önemli. Sonrasında beklentimiz özellikle ilk yardımcıların ve eğitim almış kişilerin defibrilatörü ihtiyaç duyulan yerlerde kullanabilmeleri. Bu nedenle standart cihazlarımızın üretimine başlandı. Fransa ve İtalya'ya ihracatımız yapıldı. Diğer ülkelerden de güzel talepler alıyoruz. Yurt içinde de taleplere cevap vermeye çalışıyoruz." dedi.

- İlk 2-6 dakikadaki müdahale çok önemli

Ani kalp durmalarının çok farklı noktalarda her an karşılaşılabilecek elektriksel bir durum olduğunu vurgulayan Ateş, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Kalbin aniden durması söz konusu. İlk 2-6 dakika arasında müdahale edilmesi gerekiyor. Bu müdahalede de elektroşok ve kalp masajı gibi bir uygulama hastanın hayata hızlı geri dönebilmesi için hayati bir önem taşıyor. OED'lerin özellikle kalp krizi geçirme riskinin yüksek olduğu noktalarda, ağır spor, işçilik yapılan yerlerde, kalabalık alanlarda, havaalanları, uçaklar, okullar gibi yer ve araçlarda bulunması gerekiyor. Aslında bir yangın söndürme cihazı gibi düşünülebilir. Zaman içerisinde gerekli regülasyonlarla bu uygulamanın dünyada olduğu gibi Türkiye'de geliştirilebileceğini düşünüyoruz. Mevzuat üzerinde bildiğimiz kadarıyla Sağlık Bakanlığı çalışıyor. Türkiye'de ilk önce eğitim cihazlarına, ilk yardımcıların eğitim almasına yönelik bir mevzuat yayımlandı. Sonraki mevzuatların daha geniş kapsamlı ve yaygın alanlarda kullanıma yönelik olacağını düşünüyoruz."

- Cihazlar özel takip sistemiyle izleniyor

Nil Ateş, bu cihazların özellikle ABD ve Avrupa'da yoğun olarak kullanıldığını söyledi.

Cihazların özel takip sistemleriyle takip edildiğini belirten Ateş, "Ülkede nüfus başına oranlayanlar, iş yerlerindeki yoğunluğa ya da kalabalıkların geçiş noktalarına oranlayanlar var. Çok çeşitli çalışmalar mevcut. Her 100 ila 200 metre arasında konumlandırılan yerler var. Potansiyeli çok büyük. Türkiye'de yapılmış net bir çalışma yok ama yıllık 100-150 bin vakadan bahsediliyor. Umarız hiç olmaz ama olduğu noktada bir defibrilatör ulaştırabilirsek, bunlar uygun noktalara konumlandırılabilirse en mutlusu biz oluruz." diye konuştu.

- Ani kalp durması yoksa şok vermiyor

Defibrilatörün kullanımına ilişkin de bilgiler veren Ateş, uygulamaların ülkeden ülkeye farklılık gösterdiğini anlattı.

Herkesin kullanabildiği, bu konunun regülasyonlarla desteklendiği ülkeler bulunduğunu dile getiren Ateş, Türkiye'de ise uygulamanın ilk yardım eğitimi alan kişilerce gerçekleştirilmesinin beklendiğini ifade etti.

Ateş, "Dünyada ise gönüllülük esasına göre uygulamalar mevcut. OED'ler ani kalp durması yaşamayan kişilere zarar vermediği, herhangi bir risk teşkil etmeyeceği için özellikle gönüllülük teşvik ediliyor. Cihaz normal bir insan düşüp bayıldıysa, kalbiyle ilgili bir sorunu yoksa ancak elektroşok cihazı yerleştirilmişse kişiye zarar vermez. Önemli bir modu var. Ventrikuler fibrilasyon ölçüyor, bu ölçüm ani kalp durması verisidir. Bu veriyi almazsa cihaz kesinlikle şok vermez, bu nedenle de güvenlidir." değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: Haber Kaynağı
Yorumlar
SON DAKİKA