YEŞİM SERT KARAASLAN - Türkiye'de son 5 yıldır kasım sonu ve aralık başı gibi başlayıp nisan ortasına kadar süren grip salgınından korunabilmek, gribe bağlı hastalık ve komplikasyonları azaltabilmek için aşının en geç kasım ayı içinde yaptırılması gerektiği belirtildi.

Aşı ile gribin neden olduğu hastalıklar ve komplikasyonların yaklaşık yüzde 60'ının önlenebildiği ve yaşlı hastalarda ölümlerin yüzde 80'e kadar azaltılabildiği ifade edildi.

Gazi Üniversitesi (GÜ) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Şenol, özellikle riskli grupta ölümcül seyredebilen üst solunum yolu hastalığı gribin (infulenza), bulaşıcı bir virüsten kaynaklandığını ve geçmiş yıllarda da çok sayıda ölüme yol açan salgınlara neden olduğunu söyledi.

1918-1919 yıllarındaki salgınlarda, virüse bağlı olarak 20 milyonun üzerinde kişinin yaşamını yitirdiğini anımsatan Şenol, 2009 yılında ise ölüm oranının, hastalığa yakalananların yüzde 5'i düzeyinde kaldığını ifade etti. Şenol, bunun, salgının hızla tespiti sonrasında hemen üretilen aşının etkin şekilde uygulanmasıyla mümkün olduğunu ifade etti.

Ölümlerin, 65 yaş üzerindeki yaşlılarla 2 yaş altındaki bebekler ve mutlaka aşı yapılması önerilen diyabet, kalp, akciğer, kanser gibi kronik hastalığı bulunan riskli gruplarda meydana geldiğine işaret eden Şenol, çocuklar açısından da hastalığın riskli olduğunu vurguladı.

Şenol, gribin her yıl değişerek kendini yenilediğini aktararak hastalanmadan virüsten korunma yöntemlerinden faydalanılması gerektiğini söyledi.

Yüksek ateş, boğaz ağrısı, kuru öksürük ve baş, eklem, kas ağrısı ile kendini gösteren gribin ilerleyen aşamada zatürreye neden olduğunu ve kişinin yaşamını tehdit ettiğini vurgulayan Şenol, muhtemel riskleri engellemek için risk faktörlerinin azaltılması ve koruyucu tedbirlere ağırlık verilmesi gerektiğini ifade etti.

- Dünya Sağlık Örgütü destekliyor

Gripten korunmada en önemli silahın aşı olduğunu ifade eden Şenol, "Bilimsel çalışmalar, aşı yapıldığında gribin neden olduğu hastalıklar ve komplikasyonların hiç değilse yüzde 60'ının önlendiği ve yaşlı hastalarda ölümlerin yüzde 80'e kadar azaltılabildiğini açıkça göstermiştir." dedi.

Dünya Sağlık Örgütünün (WHO), aşıların 20. yüzyılda halk sağlığı açısından en önemli önleyici hekimlik başarısı olduğunu, nesnel kriterlerle destekleyerek resmi sitesinden duyurduğunu aktaran Şenol, şunları kaydetti:

"Grip aşısı 1944'te bulunmuştur ve çok uzun zamandır uygulamaktadır. Aşının uygulandığındaki etkisi, uygulanan kişinin yaşı, o yıl dolaşımdaki yani bulaşacak olan virüsün tipi ile uygulanan aşı arasındaki uyum, kişinin genel bağışıklık sistemi gibi değişken faktörlere bağlı olmak üzere yüzde 40 ile yüzde 70 arasındadır.

Grip aşısı, en geç ekim-kasım aylarında yaptırılmalıdır. Aşı yapıldıktan sonra koruyuculuk 10-14 gün içinde ortaya çıkıyor. Aşı, 6 ay-2 yaş çocuklara, 65 yaş üstündekilere, gebelere, kronik hastalığı olanlara önerilmektedir. Grip Türkiye'de son 5 yıldır kasım sonu ve aralık başı gibi başlayıp nisan ortasına kadar süren salgınlar yapmaktadır."

Şenol, grip aşısının hastalığa yol açmasının mümkün olmadığının da altını çizerek, "Yani 'Aşı bende grip yaptı.' algısı doğru değildir. Aşılamadaki öncelikli amaç, daha çok etkenle karşılaşılsa bile enfeksiyonun hastalıkla sonuçlanmaması ve hastalığın şiddetli ve riskli seyretmemesidir. Grip aşısının bu anlamda riskli gruplarda fazladan hastaneye yatış ve ölümleri anlamlı derecede azalttığı bilinmektedir. Bu nedenle erişkinlerde önlenilebilir ölümleri azaltan en önemli şey aşıdır." diye konuştu.

- "Aşı, virüsün yapısı değiştiği için her yıl tekrarlanmalı"

Prof. Dr. Şenol, aşının, enfeksiyonu tam olarak önleyemediği düşünülen grip semptomlarının ortaya çıktığı hastada bile grip hastalığını çok daha hafif geçirmeyi sağladığına ve ölümle sonuçlanma riskini yüzde 60-80 oranında azalttığına işaret etti.

Grip virüsünün yapısı değiştiği için, verilerinden elde edilen bilgilere göre aşı içeriğinin de her yıl değiştirildiğine dikkat çeken Şenol, "Bu nedenle risk gruplarında aşının her yıl yaptırılması gerekir. Sağlık çalışanlarının da hem kendilerini hem aile bireylerini hem de hastalarını korumaları için her yıl grip aşısı olmaları önerilmektedir." değerlendirmesini yaptı.