GAZİANTEP'İN ZEHİRLE SAVAŞI

Terörün hedefindeki Gaziantep şimdi de uyuşturucu tehdidi altında. Şahinbey'de Vatan mahallesi ve 57 yurttaşın katledildiği Akdere mahallesi zehir ticaretinin merkezi haline geldi. Öyle ki bağımlılar camileri mesken tuttu. Bölge sakinleri oldukça tedirgin

Son dönemde terörün hedefinde olan Güneydoğu'nun gözde kenti Gaziantep'in başı şimdi de uyuşturucu ile de dertte. Şahinbey ilçesi, Vatan mahallesi ve civarı, Ocaklar mahallesi ile terör örgütü IŞİD'in canlı bomba saldırısında sokak düğününü kana bulayarak 57 vatnadaşı katlettiği Akdere mahallesi, uyuşturucu ticaretinin merkez üssü haline getirilmiş durumda. Her türlü uyuştucuru madde bu noktalardan kente dağıtılıyor. Bölgedeki vatandaşlar, silahlı baron ve torbacılara korkudan ses çıkaramıyor.

Mahallelerde uyuştucuru kullanımı da yaygın. İbadethane yerleri bile içicilerce mesken tutulmuş. Hasip Dürri, Baş Simitçi, Ebubekir Sıddık ve Hazreti Ömer camilerinin avlu ve tuvaletlerinde uyuştucuru içenlere rastlamak kentte olağan bir durum. Özellikle tuvaletlere ikişerli gruplar halinde girilerek uyuşturucu alınıyor. Camilerde zaman zaman uyuştucu kullanımı kaynaklı ölümler de yaşanıyor. Camiye namaz kılmaya gelenler ise oldukça tedirgin. Uyuşturucu bağımlılarının tercih ettiği yerler arasında Narlıtepe mahallesindeki pazar yeri de bulunuyor. Narlıtepe semt pazarının alt katı akşamları uyuştucuru kullananlarla doluyor. Vatan Mahallesi civarında uyuşturucu ticaretinden kaynaklı çeteleşmelerin had safhada olduğu belirtiliyor. Bölgede ailece uyuşturucu ticareti yapanların varlığı biliniyor. Tutuklanan bir kişinin eşinin 'işi' devam ettirdiği dahi belirtiliyor. Uyuşturucuyla uğraşanların aile fertleri de bağımlı haline geliyor. Çocuklarını uyuşturucuya kurban veren aileler ise baronların varlığından bahsediliyor. Akşam saatlerinde parkların uyuşturucu pazarına dönüştüğü kaydediliyor. Torbacılar, uyuşturucu alışverişi için MOBESE kamerası olmayan parkları tercih ediyor. Dr. Ersin Arslan Devlet Hastanesi civarında ise üniversiteli gençlere uyuştucu satıldığı aktarılıyor.

Uyuşturucu parası bulamayanlar hırsızlığa başvururken, son günlerde vatandaşların araçlarını kaçırma vakalarının yaygınlaştığı dile getiriliyor. Buna göre, evlerin önünden kaçırılan araçlarla uyuşturucu satıcılığı ve hırsızlık yapılıyor. Yakıtı bitince de araç olduğu yerde terk ediliyor.

'BAŞKANIM UYUŞTURUCU SATMAK İSTİYORUM'

Uyuştucuru işiyle uğraşanlar lüks araçlara biniyor, daireler satın alıyor. Akranlarının durumunu gören gençler de bu işe özeniyor. Karar'a bilgi veren bir siyasi partinin il başkanının anlattıkları ise hayli düşündürücü: "Tanıdığımız bir genç, il başkanlığımıza geldi. 'Başkanım, benim maddi durumum çok kötü. Çevremdekiler uyuşturucudan ciddi olarak mal mülk elde ediyor. Ben de uyuşturucu satmak istiyorum. Size danışmaya geldim' dedi, ikaz ettik. Fikrinin yanlış olduğunu, bu yola tevessül etmemesini, helalinden rızkını aramasını, bu işin sonunda insanların zehirleneceğini, cezaevine düşeceğini anlattık. Bu düşüncesinden vazgeçirdik."

TERÖR ÖRGÜTÜ PKK RANT SAĞLIYOR

Uyuşturucu baronlarının terör örgütü PKK'ya finansman sağladığı, satıcıların örgütün faaliyetlerine katıldığı yaygın bir şekilde dillendiriliyor. Gaziantep'teki 6-7 Ekim Kobani olaylarında zehir tacirlerinin aktif rol oynadığı ifade ediliyor. Fakat kara propaganda yöntemleri kullanılarak işin faturası da yine hükümete kesiliyor. "Uyuşturucunun önünü devlet bilerek açıyor. Kürt gençleri uyuşturucu kullansın, HDP'nin çalışmalarında yer almasın diye bunu yapıyorlar" şeklinde ezberletilmiş ifadeleri yaygın şekilde duymak mümkün.

Karar Gazetesi
Erol METİN