FİBROMİYALJİ: ‘HASTALIK HASTASI’ OLARAK TANINAN KADINLARIN HASTALIĞI
Özellikle ağrı ve yorgunluk olmak üzere, pek çok farklı yakınma nedeniyle doktor doktor dolaşıyorlar. Ancak bir türlü tanı konulamıyor, bunun sonucunda da çevreleri tarafından ‘hastalık hastası’ olarak damgalanıyorlar.
18 Nisan 2011 Pazartesi 14:54
Oysa onlar aslında fibromiyalji hastası ve kimi zaman aylar, kimi zaman da yıllarca tanı konulamadığı için kalitesiz bir yaşam sürmek zorunda kalabiliyorlar!
Fibromiyalji, vücutta 3 aydan uzun süre devam eden ve başta yaygın ve inatçı kas ağrıları olmak üzere, uyandıktan sonra vücutta tutukluluk ve yorgunluk gibi yakınmalarla seyreden bir yumuşak doku romatizması olarak tanımlanıyor. Yapılan çalışmalar fibromiyaljinin erişkin yaşlarda yüzde 5 oranında görüldüğünü ortaya koyuyor. Kadınlar tüm hastaların yüzde 70-80’i gibi büyük bir oranını oluşturuyor. İçinde bulundukları durumu genellikle “İş yapmasam bile sürekli yorgunum”, “Her yerim ağrıyor”, “Vücudumdan tüm enerji çekiliyor; kol ve bacaklarımda derman kalmıyor” şeklinde anlatan hastalar, kaynağı teşhis edilemeyen ağrı, yorgunluk ve diğer yakınmaları nedeniyle yıllarca çeşitli branştaki doktorlara başvuruyor. Doğru teşhis konulamadığı için de hastalık ilerliyor ve hayat kalitesinde ciddi düşüş ile işgücü kaybına neden oluyor. Üstelik doktor doktor dolaşmalarına rağmen yakınmalarının nedeninin uzun süre anlaşılamaması, fibromiyalji hastalarının çevreleri tarafından “hastalık hastası” olarak nitelendirilmelerine yol açıyor. Peki fibromiyalji nasıl bir hastalık? Nasıl tedavi ediliyor? Atakların sıklığını ve şiddetini azaltmak için ne yapmak gerekiyor? Tüm bunlar ve daha birçok soruyu Acıbadem Maslak Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Reyhan Çeliker yanıtlıyor:
PEK ÇOK FAKTÖR HASTALIĞI TETİKLİYOR!
Hastalığın sebebi tam olarak bilinmiyor. Vücutta ağrıyı baskılayan ve kontrol eden mekanizmaların bozuk olduğu düşünülüyor. Depresyon, stres, uyku bozuklukları ve birçok çevresel faktörün fibromiyaljiyi tetiklediği kabul ediliyor. Bunlar trafik kazaları gibi fiziksel travmalar, ruhsal baskılar, enfeksiyonlar ve hormonal bozukluklar olarak sıralanabilir. Genetik faktörlerin de rolü olduğu ve aile öyküsü olanlarda daha sık görüldüğü biliniyor.
MÜKEMMELLİYETÇİ KADINLAR RİSK ALTINDA
Fibromiyalji mükemmeliyetçi, titiz ve her şeyin en iyisini yapma telaşıyla yoğun stres altına giren kadınlarda daha sık görülüyor. Ayrıca uyku bozukluğu olan, uzun süre aynı pozisyonda ve bilgisayar başında çalışan kadınlarda da bu hastalığa sıkça rastlanıyor. Hastalık; çalışan, genç ve stresli bir yaşam süren kadınların yanı sıra ev kadınlarını da etkisi altına alabiliyor.
HER ZAMAN YORGUN, HER ZAMAN AĞRI ÇEKEN KADINLAR
Fibromiyalji hastaları sürekli ağır iş yapmış gibi kendilerini hep yorgun hissettiklerini ve her yerlerinin ağrıdığını ifade ediyor. Sabahları gelişen ağrı en tipik belirtisi. Ağrı boyun, sırt ve bel gibi tek bir bölgede veya tüm vücutta yaygın olarak hissedilebiliyor. Sık rastlanan bir başka yakınma da, yine özellikle sabahları hissedilen yorgunluk hissi. Hastalar uzun saatler boyunca uyusalar bile sabahları yorgun uyanmaktan, hareket etmeden veya sıcak bir duş almadan açılamamaktan yakınıyor. Yorgunluklarını da “Sanki üzerimde beton blokları var” şeklinde tarif ediyorlar. Yorulmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunmadıkları zamanlarda bile vücutlarındaki tüm enerjinin çekildiğinden, kol ve bacaklarında güç kalmadığından şikayet ediyorlar.
ÇOK SAYIDA YAKINMAYA NEDEN OLUYOR
Fibromiyalji pek çok belirtiyle seyreden bir hastalık. Sabah belirgin olan ve kısa süre devam eden eklemlerde tutukluk hali fibromiyaljinin bir diğer belirtisi. Bazen uykuya dalmada zorluk veya sık uyanma şeklinde uyku bozukluğu da görülebiliyor. Konsantrasyon bozukluğu, yumuşak dokularda şişlik hissi, ellerde uyuşmalar, gerilim tipi baş ağrısı, bazen migren, irritabl bağırsak sendromu (karın ağrısı, şişkinlik, kabızlık ve ishal), ağrılı adet kanamaları, sık idrara çıkma, çene ekleminde ağrı, huzursuz bacak sendromu, depresyon ve anksiyete gibi ruhsal sıkıntılar da tabloya eşlik edebiliyor. Bu belirtiler hava değişimi, yoğun stres, mutsuzluk, uzun süreli hareketsizlik, yine uzun süre belli bir pozisyonda çalışma ve aşırı aktivite durumlarında artabiliyor. Bu kadar çeşitli belirtilerin olması, fibromiyaljinin farklı hastalıklar ile karıştırılmasına neden oluyor.
PEK ÇOK BELİRTİSİNİN OLMASI TANIYI GÜÇLEŞTİRİYOR
Pek çok belirtisinin olması fibromiyaljiye tanı konmasını güçleştiriyor. Öyle ki, bazen tanı konması uzun yılları bulabiliyor. Fibromiyaljinin belirtileri, başka pek çok hastalığın belirtileri ile karışabiliyor. Bu nedenle de hastalar doktor doktor dolaşıyor, kabızlığı varsa iç hastalıkları uzmanına, sık idrara çıkıyorsa üroloji, baş ağrısı için nöroloji, depresif belirtiler içinse psikiyatri uzmanına gidiyor. Fibromiyaljinin tek tek belirtileri üzerinden tedavi yapıldığı için de sonuç alınamıyor. Bu nedenle eşlik eden belirtilerin veya birlikte olabilecek durumların bilinerek hastaya sorulması gerekiyor. Aksi halde hasta her belirti için başka bir çözüm aramak durumunda kalıyor. Üstelik fibromiyaljide farklı sistemlere ait belirtiler olması ve tanı konulamaması nedeniyle hastalar çevreleri tarafından hastalık hastası olarak görülebiliyor ya da bazen ciddiye alınmıyorlar. Oysa birbiriyle ilgisiz gibi görünen bu belirtilerin tümü bir puzzle’ın parçalarını oluşturuyor ve bir arada değerlendirildiğinde fibromiyaljiye bağlı oldukları anlaşılıyor.
TANI NASIL KONUYOR?
Fibromiyalji tanısı, öykü ve fizik muayene bulguları ile konuyor. Ağrının dağılımı ve eşlik eden belirtiler ayrıntılı olarak değerlendiriliyor. Akademik çalışmalarda tanımlanmış 9 çift hassas noktadan 11’inin ağrılı bulunması fibromiyalji tanısı için gerekli olsa da, pratikte 6 hassas nokta bulunması yeterli geliyor. Bu hassas noktalar ense, boyun, omuz, sırt, göğüs duvarı, dirsek, kalça, bel ve diz bölgesinde bulunuyor. Kas, tendon ve bağlardan oluşan belirli hassas noktaların üzerine basınç uygulandığında ağrı oluşuyor.
ATAKLARIN ŞİDDETİ VE SIKLIĞI KONTROL ALTINA ALINABİLİYOR
Tedavide birinci adımı, hasta eğitimi oluşturuyor. Çünkü hastalığın gerçek olduğu, ağrının şiddetli olsa bile yaşamı tehdit etmediği, şekil bozukluğu ve sakatlığa neden olmadığının anlatılması gerekiyor. Uzun süren bir hastalık olduğu için zaman içinde belirtilerde dalgalanmalar, artmalar ve azalmalar olabiliyor. Kesin bir tedavisi olmamakla birlikte, atakların şiddeti ile sıklığını azaltan çok sayıda tedavi yöntemi mevcut. Tedavide amaç; ağrı kontrolünü sağlamak, uykuyu düzenlemek, yorgunluk ve depresyon gibi duygu durum bozukluklarını ortadan kaldırmak. Bunun için antidepresanlar, klasik ağrı kesiciler, lokal sıcak ve fizik tedavi uygulamalarının yanı sıra elektriksel akımlardan oluşan fizik tedavi yaklaşımları ve masaj gibi çeşitli yöntemlere başvuruluyor. Bu tür tedaviler ve yaşam biçimi değişiklikleri ile fibromiyaljinin belirtileri kontrol altına alınabiliyor.
AĞRILARI VE YORĞUNLUĞU AZALTMAK İÇİN
Yaşam alışkanlıklarınızda yapacağınız değişikliklerle atakların şiddetini ve sıklığını azaltabilirsiniz. Bunun için:
Spor: Düzenli egzersiz yapıldığında ağrıların şiddeti azalıyor, hatta tamamen kaybolabiliyor. Genellikle germe ve gevşeme egzersizlerinin yanı sıra yürüme, yüzme veya bisiklet gibi düşük etkili hafif aerobik egzersizler öneriliyor. Örneğin haftada 3-4 kez, 45 dakika – 1 saat yürümek, ağrıların azalmasına büyük bir katkı sağlıyor. Yapılan çalışmalar yoga, pilates ve tai-chi egzersizlerinin de yararlı olduğunu gösteriyor.
Beslenme: Dengeli beslenin. Meyve ve sebzeden zengin bir beslenme şekli, kaslarınız için gerekli olan eser elementler ile mineralleri sağlar. Aşırı şekerli gıdalar almayın, kafein alımını azaltın, alkol ve sigara kullanmayın.
Uyku: Düzenli uyuyarak fiziksel ve psikolojik olarak rahatlayın. Aynı saatte yatıp, aynı saatte kalkın. Gündüz uyumaktan kaçının.
Hareket: Hareketli bir yaşantı sürün. Yüzün, yürüyün, bisiklet gibi aerobik egzersizleri yapın. Asansör yerine merdivenleri tercih edin. Aracınızı bir durak uzakta park edip gideceğiniz yere kadar yürüyün.
Psikoloji: Çevrenizde varsa destek gruplarına katılın. Stresli yaşam stilinizi değiştirin.
Meditasyon ile stresten arının. Gevşemek için her gün kendinize zaman ayırın. Hastalığın sebepleri değil, çözümleri üzerinde durun. Aktif kalın.
İş hayatı: Yoğun bir tempoda çalışıyorsanız, sık sık ara vererek dinlenin. Unutmayın ki, kariyer her şey demek değildir.
Prof. Dr. Reyhan Çeliker
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı
Acıbadem Maslak Hastanesi
- Sağlık Bakanı Memişoğlu, TÜSEB Başkanı Kervan ve beraberindeki heyetle bir araya geldiSağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Türkiye Sağlık Enstitüleri (TÜSEB) Başkanı Prof. Dr. Ümit Kervan ve Türkiye Aşı Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ateş Kara, BioNTech kurucu ortağı Prof. Dr. Özlem Türeci ile bir araya geldi.21 Kasım 2024 Perşembe 18:38SAĞLIK BAKANLIĞI
- Sağlık Bakanı Memişoğlu, 3. Uluslararası Anadolu Ebeler Derneği Kongresi'nde konuştu:Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, yenidoğan çetesine ilişkin, "Çeteyi ortaya çıkartan, onu takiple delillendiren, bebeklerimizin ölümüne engel olan bir kişiye niye istifa istenir? Onları yakalattığımız için mi?" ifadesini kullandı.21 Kasım 2024 Perşembe 17:53KONGRE VE KONFERANSLAR
- Ödemiş'te Diyabet Farkındalık Sempozyumu düzenlendiDünya Diyabet Günü etkinlikleri kapsamında Ege Üniversitesi Ödemiş Sağlık Bilimleri Fakültesi'nde 2. Uluslararası Diyabet Farkındalık Sempozyumu gerçekleştirildi.21 Kasım 2024 Perşembe 17:38DİYABET
- Edirne 112 Acil Çağrı Merkezi 10 ayda 54 bin çağrı cevapladıEdirne Sağlık Müdürü Mustafa İshak Yıldırım, 112 Acil Sağlık Merkezinin 10 ayda 54 bin çağrı cevapladığını belirtti.21 Kasım 2024 Perşembe 17:23SAĞLIK BAKANLIĞI
- "Yenidoğan çetesi" davasının duruşması sanık savunmalarıyla devam ediyorİstanbul'da, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları iddia edilen 47 sanığın yargılandığı davanın duruşması sanık savunmalarıyla sürüyor.21 Kasım 2024 Perşembe 17:18BASIN HABERLERİ
- Beypazarı Aile Yaşam Merkezi'nde Ağız ve Diş Sağlığı Semineri düzenlendiBeypazarı'nda "Toplum Ağız ve Diş Sağlığı Haftası" dolayısıyla "Ağız ve Diş Sağlığı Semineri" gerçekleştirildi.21 Kasım 2024 Perşembe 16:53AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI
- Niğde'de 12 günlük bebeğin kalbinde iki büyük atardamar arasındaki açıklık ameliyatla kapatıldıNiğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 12 günlük bebeğin kalbinde iki büyük atardamar arasındaki açıklık ameliyatla kapatıldı.21 Kasım 2024 Perşembe 16:53KALP VE DAMAR CERRAHİSİ
- Muğla'da ambulansın çarptığı kadın öldüMuğla'nın Seydikemer ilçesinde ambulansın çarptığı kişi hayatını kaybetti.21 Kasım 2024 Perşembe 16:43BASIN HABERLERİ
- Van Eğitim Araştırma Hastanesi Tüp Bebek Merkezi çocuk hayali kuranların hizmetindeVan Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde çocuk sahibi olmak isteyenlere hizmet vermek amacıyla kurulan Tüp Bebek Merkezinde ilk aşılama çalışması yapıldı.21 Kasım 2024 Perşembe 16:33SAĞLIK BAKANLIĞI
- Medipol Sağlık Grubunca "Ağız ve Diş Sağlığı Festivali" düzenlendiMedipol Sağlık Grubunca düzenlenen Ağız ve Diş Sağlığı Festivali'nde, ağız ve diş sağlığının önemi vurgulandı.21 Kasım 2024 Perşembe 16:23AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006 Sağlık Aktüel