DOKTORU DARP EDEN EYLEMCİLERE TABİP ODASI NEDEN SESSİZ KALIYOR?

Memiş, konuyla ilgili yazılı açıklamasında, İstanbul Tabip Odası’nın ise darp edilen doktora sahip çıkmadığı için çifte standart içinde olduğunu belirtti. Bir hak mücadelesi için eylem yaptığını iddia edenlerin, görevi başındaki bir doktoru darp etmesinin başka bir ihlal ve şiddet olduğunu söyleyen Memiş, bu tür ayrıntılarla eylemcilerin gerçek niyetlerinin ortaya çıktığını kaydetti.

Gezi Parkı bahane edilerek, ülkenin bir eylem sürecine çekilmek istendiğini ifade eden Memiş, “Başlangıçta masum bir çevreci bir eylem olarak başlayan Gezi Parkı ve Taksim eylemleri daha sonra marjinal grupların kirli emellerine hizmet etmeye doğru sürüklenmiştir. Belediye otobüslerinin ve vatandaşların araçlarının yakılması, kaldırımların sökülmesi, otobüs duraklarının tahrip edilmesi ve son olarak hastanede görevini yapmaya çalışan doktorun darp edilmesi, eylemlerin geldiği son noktayı göstermektedir.” diye konuştu.

İstanbul Tabip Odası’nın baştan beri eylem ve eylemcilere destek verdiğini hatırlatan Memiş, doktorun darp edilmesi sonrası sessiz kalınmasının manidar olduğunu ifade etti. Memiş, “İstanbul Tabip Odası bundan bir süre önce, bütün doktorlara çağrı yaparak eylemcilere destek olunmasını istemişti. Destek oldukları eylemciler, bugün bir doktorumuzu darp etti. İstanbul Tabip Odası’nın gerçek amacı hak ve özgürlük mücadelesiyse ilk önce doktoruna sahip çıkmalıdır. Bir eylem yapılacaksa, şiddet gören sağlık personeli için yapılmalıdır.” şeklinde konuştu.

“HER TÜRLÜ ŞEDDETE KARŞIYIZ”

Sağlık çalışanlarına yönelik her türlü şiddetin karşısında olduklarını ifade eden Memiş, “Doktorların kendisine en yakın hissettikleri yerlerden birisi Tabip Odası’dır. Ancak, Tabip Odası ‘Gezi Parkı Eylemleri’ne destek veriyor. Destek verdikleri marjinal grupların, bir doktoru darp etmesine bir meslek örgütünün kayıtsız kalması kabul edilir bir durum değildir. Tabip Odası’nın asli görevi, mensuplarına sahip çıkmak, onların yanında olmaktır. Marjinal grupların destekçisi ve koltuk değneği olmak, Tabip Odası’nın işi değildir.” eleştirisinde bulundu.

Görevi başındaki doktoru darp etmekten çekinmeyen, başörtülü bayanlara tacizde bulunan eylemcilerin çevre için eylem yapmalarının hiç de inandırıcı olmadığını belirten Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, yaşananların terör boyutuna ulaştığını, sağduyunun galip gelerek sükunetin sağlanması gerektiğini ifade etti. Sağlık-Sen olarak her türlü şiddete karşı olduklarını ve şiddetin sona ermesi için gerekli çalışmalarda bulunduklarını hatırlatan Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, “Doktorlar hasta ayrımı yapmazlar. Kendilerine gelen her hastayı muayene ve tedavi ederler. Bu zor şartlar altında görev yapan doktorlarımız ve bütün sağlık personelimizin yanında olmak öncelikli görevimizdir. Politik konularda bulduğu her fırsatı eyleme dönüştüren Tabip Odası’nın İstanbul’da görevi başındayken, göstericiler tarafından darp edilmesine sessiz kalması, aklımıza başka şeyler getirmektedir.” ifadelerini kullandı.