DİJİTALLEŞEN DÜNYADA BAĞIMLILIK TEHLİKESİ
Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Osman Tolga Arıcak:

07 Mayıs 2024 Salı 11:08
-"Okullarda gereksiz yere teknoloji kullanımı çok fazla. Ben anaokullarında akıllı tahta koyan okullar gördüm, anaokullarına bilgisayar koyan okullar gördüm. Teknolojinin erken yaştan itibaren kullanılması, insanda daha fazla beceri yaratmıyor. Beynimiz bizim en büyük teknolojimiz" - "Çocuklarının nasıl yetişmesini istiyorlarsa önce kendileri o şekilde olsunlar, en önemli şey o. Önce kendilerinin model olması. Erken yaşlardan söz ediyoruz ama ergenler için değil, ergenlikte iş işten geçmiş oluyor çoğunlukla"
Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Osman Tolga Arıcak, okullarda gereksiz yere teknoloji kullanımının çok fazla olduğunu belirterek, "Ben anaokullarında akıllı tahta koyan okullar gördüm, anaokullarına bilgisayar koyan okullar gördüm. Teknolojinin erken yaştan itibaren kullanılması, insanda daha fazla beceri yaratmıyor. Beynimiz bizim en büyük teknolojimiz." dedi.
Gündelik yaşamın ayrılmaz bir parçası haline gelen teknolojik cihazları gün boyunca yoğun ve kontrolsüz şekilde kullanmak dijital bağımlılık tehlikesine yol açabiliyor.
Dijital bağımlılık ise oyun ve kumar oynama bozukluğu, sosyal medyanın ve akıllı telefonun aşırı kullanımı gibi bağımlılık yapıcı alt davranışlarla kendini gösteriyor.
Bu bağımlılık türü eğitim, kariyer ve özel hayatta sorumlulukları yerine getirmemeye, çok uzun kullanıma bağlı olarak sosyal ilişkilerin bozulmasına ve fizyolojik ya da psikolojik açıdan zarara neden olabiliyor.
Her yaşta teknolojinin problemli kullanımı söz konusuyken, birçok kişi bağımlı olduğunun farkına varmadan hayatını sürdürüyor.
- Bağımlılık bir beyin hastalığı
Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi ve Boğaziçi Üniversitesi Temel Eğitim Bölüm Başkanı Prof. Dr. Osman Tolga Arıcak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, teknoloji bağımlılığının genel bir adlandırma olduğunu fakat bunun spesifik olarak hangi tür alanda bağımlı olunduğuna göre tanımlanması gerektiğini söyledi.
Dünya Sağlık Örgütüne göre bir şeye bağımlılık denilmesi için gereken 4 kritere değinen Prof. Dr. Arıcak, bunlardan birincisinin kişinin günlük yaşamın rutin akışı içerisinde sürekli zihninin o dijital mecradaki uğraşla dolu olması, ikincisinin kişinin kontrol etmek istese de bu dijital mecralardaki eylemlerini kontrol edemez hale gelmesi, üçüncüsünün yoğun kullanımın oluşturduğu problemlere rağmen bunları kontrol etmekte, denetlemekte zorluk çekmesi, son olarak da kişinin eğitim, kariyer ya da özel yaşamıyla ilgili işlev kaybına neden olması olarak sıraladı.
Prof. Dr. Arıcak, "Eğer bu dört koşul gerçekleşiyorsa dijital mecrada biz artık o kişiye o spesifik alan neyse, oyunsa, kumarsa, ya da sosyal medyaysa artık bağımlı diyoruz. Bağımlılık bir hastalık, bir beyin hastalığı. Bu nedenle bir şeyle normalin dışında, aşırı uğraşmaya biz bağımlılık demiyoruz ancak o dört koşul bir arada sağlanırsa biz onun bağımlılık olduğunu söyleyebiliyoruz." dedi.
Bağımlılıklar konusunda yaş grubunun belirleyici olduğunu belirten Arıcak, bunun önüne geçmek için çocukların ve gençlerin sosyal, sportif, sanatsal etkinliklere yönlendirilmesi, okullarda akademik ders dışındaki uğraşların yoğunluğunun arttırılması gerektiğini kaydetti.
Prof. Dr. Osman Tolga Arıcak, yetişkinlerle ilgili olarak da yine sosyal ilişkilerin koruyucu bir faktör olduğunu, yüz yüze arkadaş ilişkileri ve etkinliklerin önem arz ettiğini söyledi.
İnsanların birçok şeyi fark ettiğini ancak farkındalığın sorunun çözümü için yeterli olmadığını dile getiren Arıcak, şöyle konuştu:
"Bu aslında genel olarak toplumsal bir alışkanlık ve eğitim biçimiyle ilişkili. Çok erken yaştan itibaren spor yapmaya, sanatla ilgilenmeye, tiyatroya gitmeye, bir müzik aleti çalmaya başlamadıklarında, ailelerinde de bunu göremediklerinde maalesef bu tür alışkanlıklar yetişkinlik döneminde kolay gelişmiyor. Bu tür becerilerin, alışkanlıkların geliştiği ülkelere baktığımızda çok erken yaştan itibaren çocukların sosyal ve sanatsal faaliyetlere yönlendirildiklerini görüyoruz, ailenin de bir yaşam biçimi olarak bunu yaptığını görüyoruz. Çünkü çocuk nasıl bir ortamda ve nasıl bir toplumda gelişmişse, eğitilmişse yetişkinlikteki yaşantıları da o doğrultuda şekilleniyor. O yüzden ben bir bilgi ve bilinç eksikliğinden ziyade bir eğitim ve alışkanlık eksikliği olduğunu düşünüyorum."
Prof. Dr. Arıcak, ebeveynlerin çocuklar için model olduklarını unutmamaları gerektiğini vurguladı. Bunun çocuğun yetişmesindeki önemine değinen Arıcak, şöyle devam etti:
"Çocuklarının nasıl yetişmesini istiyorlarsa önce kendileri o şekilde olsunlar, en önemli şey o. Önce kendilerinin model olması. Erken yaşlardan söz ediyoruz ama ergenler için değil, ergenlikte iş işten geçmiş oluyor çoğunlukla. O yüzden mümkünse 9-10 yaşına kadar anne babaların evde teknoloji kullanımında kendilerinin model olması gerekiyor. Örneğin bir baba sosyal medyada çok fazla zaman geçiriyorsa bilsin ki büyük olasılıkla çocuğu da benzer davranışlarda bulunacak. Anne misafirliğe gittiğinde ya da dışarıya çıktığında çocuğunu susturmak için telefona ve tablete mahkum ediyorsa bilsin ki büyük olasılıkla ileride o tableti elinden alamayacak. Öncelikle sosyal ilişkiler, spor ve sanatsal faaliyetleri bir yaşam biçimi olarak evde de göstermesi gerekiyor."
- "Zaten içinde olduğumuz bir dünyanın nesine bağımlıyız"
Eğitimde kullanılan teknolojik imkanlara değinen Prof. Dr. Arıcak, "Okullarda gereksiz yere teknoloji kullanımı çok fazla. Ben anaokullarında akıllı tahta koyan okullar gördüm, anaokullarına bilgisayar koyan okullar gördüm. Teknoloji erken yaştan itibaren kullanılması, insanda daha fazla beceri yaratmıyor. Beynimiz bizim en büyük teknolojimiz. Erken yaştan itibaren beynimizi, elimizi, kullanabileceğimiz, becerilerimizi geliştirebileceğimiz programlar oluşturulmalı. Mümkün olduğunca dijital teknolojilerin en az olduğu bir eğitim programı oluşturulmalı. Önce beynimizi, elimizi kullanmayı öğrenirsek diğer teknolojileri kullanmayı öğrenmek çok daha kolay." ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Arıcak, 1-7 Mayıs Bilişim Haftasıyla ilgili olarak, "Yapay zekanın kullanılmaya başlamasıyla gelecekteki eğitim nasıl olacak? Metaverse eğer hayatımıza hakim olursa, çocuklarımız artık o dünyanın bir vatandaşı olursa orada eğitim nasıl olacak? Çünkü artık okulların duvarları yıkılıyor, artık üniversitelerin duvarları yıkılıyor. Her ne kadar böyle binalar olsa da aslında dünya çok farklı bir mecraya doğru gidiyor. Bu konuların artık araştırılmaya başlandığı, tartışıldığı bir noktadayız. Belki de ileride insanlar bağımlılık kavramını da artık normalleştirecekler. Çünkü 'Zaten içinde olduğumuz bir dünyanın nesine bağımlıyız' tarzında da bir dijital dönüşüm olacak diye tahmin ediyorum. O yüzden tartışılacak, konuşulacak çok şey var ama burada sosyal bilimcilere, eğitim bilimcilere çok iş düşüyor." değerlendirmesinde bulundu.
2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi Hakkında DuyuruSosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından 2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi hakkında duyuru yayımlandı.12 Aralık 2025 Cuma 10:15SÖZLEŞME VE ZEYİLNAMELER
2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Ayakta Tedavide Kullanılan Hazır Tıbbi Malzemelerin Teminine İlişkin Sözleşme Hakkında Duyuru2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Ayakta Tedavide Kullanılan Hazır Tıbbi Malzemelerin Teminine İlişkin Sözleşme hakkında duyuru yayımlandı.12 Aralık 2025 Cuma 10:11SÖZLEŞME VE ZEYİLNAMELER
2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu İşitmeye Yardımcı Cihazların Teminine İlişkin Sözleşme Hakkında DuyuruSosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından 2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu İşitmeye Yardımcı Cihazların Teminine İlişkin Sözleşme hakkında duyuru yayımlandı.12 Aralık 2025 Cuma 10:05SÖZLEŞME VE ZEYİLNAMELER
2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Görmeye Yardımcı Tıbbi Malzemelerin Teminine İlişkin Sözleşme Hakkında DuyuruSosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından 2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Görmeye Yardımcı Tıbbi Malzemelerin Teminine İlişkin Sözleşme hakkında duyuru yayımlandı.12 Aralık 2025 Cuma 09:32SÖZLEŞME VE ZEYİLNAMELER
2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu / Vakıf Üniversiteleri Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi Hakkında DuyuruSosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından 2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu/Vakıf Üniversiteleri Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesine İlişkin duyuru yayımlandı.12 Aralık 2025 Cuma 09:25SÖZLEŞME VE ZEYİLNAMELER
10 Aralık 2025 Değişiklik Tebliğleri İşlenmiş Güncel 2013 SUT (SGK)Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından 1 Mayıs 2013 tarihinde yürürlüğe giren Sağlık Uygulama Tebliğinde 10 Aralık 2025 Tebliği ile yapılan değişiklikler işlenmiş güncel hali yayımlandı.11 Aralık 2025 Perşembe 11:05TEBLİĞLER - SUT, DEĞİŞİKLİKLERİ VE DUYURULARI
"Davranışsal Bağımlılıklar Toplantısı" İstanbul'da başladıTürkiye Yeşilay Cemiyeti ve Uluslararası Yeşilay Federasyonu (UYEF) ile Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Türkiye Ülke Ofisi işbirliğiyle düzenlenen "Davranışsal Bağımlılıklar Toplantısı" başladı.10 Aralık 2025 Çarşamba 21:28KONGRE VE KONFERANSLAR
İtalya'da sağlık çalışanları, Filistinli meslektaşları için destek eylemi yaptıİtalya'da sağlık sektörü çalışanları, ülkenin kuzeyinden güneyine 50'den fazla hastanede Filistinli meslektaşlarıyla dayanışmalarını göstermek için destek eylemi düzenledi.10 Aralık 2025 Çarşamba 21:18BASIN HABERLERİ
Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesinde Yapılan Düzenlemeler Hakkında Duyuru 2025/49Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından "Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesinde Yapılan Düzenlemeler-2025/49'' konulu duyuru yayımlandı.10 Aralık 2025 Çarşamba 17:44DİĞER DUYURULAR
HAK-İŞ çalıştayında, engellilerin çalışma yaşamına katılmasındaki engellerin kaldırılması ele alındıHAK-İŞ tarafından düzenlenen "Sendikal Bakış Açısıyla Engelli Bireyler İçin Güçlü Bir Gelecek Çalıştayı"nda,10 Aralık 2025 Çarşamba 17:43ENGELSİZ HABERLER
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006 Sağlık Aktüel








