22 Kasım 2024
  • Ankara9°C
  • İstanbul9°C
  • Bursa9°C
  • Antalya16°C
  • İzmir17°C

DEPRESYONDAYIM UNUTULDUM... DOĞUM SONRASI DEPRESYONU

Bir kadının eşsiz ve en özel anı olan doğum aynı zamanda, hayatını kabusa çevirebilir. Her 10 kadından biri doğum sonrası depresyonu yaşıyor. Peki "Lohusalık Sendromu" denilen bu depresyon nedir?

Depresyondayım unutuldum... Doğum sonrası depresyonu

22 Eylül 2010 Çarşamba 15:45

Doğum psikozu ile doğum sonrası depresyonu (lohusa sendromu) birbirinden ayıran özellikler, nedenleri ve tedavisi ile ilgili Anadolu Sağlık Merkezi Kadın Sağlığı Bölümü'nden Dr. Birgül Karakoç, bizlere önemli bilgiler verdi.

Doğum Sonrası Depresyonu
Her kadın için anne olmak tarif edilmez bir mutluluk. Fakat kimi anneler doğum sonrası 2-4. gün içinde hafi f düzeyde de olsa gerginlik, yorgunluk, çocuğunun ya da kendisinin sağlığını konu edinen endişeler, ağlama, sıkıntı, dikkati odaklayamama ve uykuya dalmada sorun ya da sık uyanma gibi sorunlar yaşar. Bu durum en yoğun olarak iki gün yaşanır, yaklaşık iki hafta kadar sonra da düzelir. Doğum yapan kadınların en az yarısında görülür. Az görülen, ancak daha ağır sorunlar doğum sonrası depresyon ve psikozdur. Doğumdan sonraki ilk altı hafta içinde sinsice başlar ve birkaç ay içinde düzelir ne yazık ki bir, iki yıla kadar sürdüğü de görülmüştür.

Biyolojik Nedenler
İster kolay ister zor olsun doğum, kadın için çok önemli. Hamilelik döneminde yükselen östrojen ve progesteron düzeylerinin doğumla birlikte ani düşmesi depresyona neden olabilir. Geç başlangıçlı doğum sonrası depresyonunda tiroit bozuklukları rol oynayabilir. Ayrıca folat eksikliğinin de doğum sonrası depresyonda etkili olabileceği düşünülür. Bunlara ek olarak yetersiz uyku ve yorgunluk depresyon oluşmasına neden olur.

Psikolojik ve Sosyal Nedenler
Birdenbire annelik rolüne alışmak kadınlara zor gelebilir. Önceki hayatından farklı olarak sürekli bebeğine bakıp ilgilenen anne, bağımsızlığını yitirdiğini düşünerek bunalıma girer. Arkadaşlarından ve işinden uzun süre uzak kalmak ve sürekli ev ortamında kalmak annenin kendini yalnız hissetmesine neden olabilir. Bazen gerçekçi olmayan beklentiler geliştirerek kendilerinin mükemmel bir anne olmaları gerektiğini düşünürler. Bu da tabii anne üzerinde aşırı stres oluşturan bir faktör.

Eşinize destek olun!
Hem hamilelik döneminde hem de sonrasında yaşanan sıkıntılar doğum sonrası depresyonunun ortaya çıkmasında etkili. Sorunlu evlilikler, kişinin çocukluğunda ya da gençliğinde ağır sorunlar yaşaması, doğumun uzun sürmesi, çocuğun doğumu, öncesi ve sonrasında mutluluk veren bir ortamın olmaması, annenin yakın çevresinin kişiye destek olmaması, adet sorunları, kişinin kadınlığa bakışı, algılayışı ile ilgili sorunlar doğum sonrası depresyonunu artırır. Özellikle evlilik ilişkilerinde sorun olan kadınlarda doğum sonrası depresif belirtilerinin ortaya çıkma riski yüksektir. Bu yüzden eşinize hep destek olun!

Tedavisi
Doğum sonrası duygusal değişmelerin kesin nedeni bilinmemekle birlikte, bu durumun tedavisi mümkün. Doğum hüznü yaşarsanız, bol bol dinlenin, bebek uyuduğunda siz de uyuyun, aile bireyleri ya da arkadaşlarınızdan yardım alın, her gün içinizden gelmese de düzenli duş alıp giyinin, dışarı çıkıp yürüyüş yapın. Daha ağır depresif durum ortaya çıktığında mutlaka tıbbi değerlendirme yapılmalı. Depresyona neden olabilecek tıbbi durumları ortadan kaldırmak için tıbbi muayene, tetkikler ve gerektiğinde antidepresan ya da antipsikotik ilaç uygulaması yapılabilir. Bireysel terapi ya da grup terapisi, mümkün olduğunda anne ve babaya yönelik danışmanlık verilir.

Aile Desteği Çok Önemli
Doğum sonrası dönem dinlenme, sağlığına kavuşma, yeme ve uyuma dönemidir. Aileden ve arkadaşlardan gelecek olan her türlü yardımla annenin bu dönemi daha çabuk ve kolay atlatmasına katkıda bulunursunuz. Özellikle anlayışlı ve paylaşımcı bir eş olursanız annenin kendini iyi hissetmesini sağlarsınız. Annelerimizin duyguları paylaşmaları ve içlerine atmamaları çok önemli.

Uzmanlardan Yardim Alın
Hamile kalmış bir anne adayıysanız ilk muayenenizde doktor ile bilgi alışverişi içinde olun. Doktor geçmişinizde psikolojik bozukluklar yaşayıp yaşamadığınızı sorgulamalıdır. Şayet böyle bir öykü varsa hamilelik süresince dikkatli davranılmalı tüm konularda endişeleriniz giderilerek anne adayı aydınlatılmalı. Ayrıca psikolojik destek almanız sizi olumlu yönde etkileyecektir.

Doğum Psikozu ile Lohusa Sendromu
Lohusa sendromu (annelik hüznü) doğum sonrası birkaç gün içinde başlayıp yedi-on gün içinde düzelir. Bunaltı, sıkıntı, sinirlilik, ağlama, çabuk sinirlenme, unutkanlık ve dikkat dağınıklığı gözlenir. Lohusa sendromu kendiliğinden düzelir ve tedaviye genellikle gerek kalmaz.

Doğum sonrası psikozu, doğum sonrası depresyonundan daha ciddi bir durum. Bu hastalığı geçiren kadınlar çok fazla gergin olurlar, kafaları çok karışıktır ve genelde kendileri ya da bebekleri ile ilgili çok rahatsızlık veren inanışları vardır. Hezeyanlar (yanlış düşünceler) yaşarlar ve halüsinasyonlar görürler. Bu tür belirtiler olduğunda hastanın bir uzman tarafından değerlendirilmesi ve tıbbi yardım alması gerekir.

Önerilerimiz
Kadın olmanın en güzel taraflarından biri bebek dünyaya getirmek. Fakat düşlerini kurduğunuz bebeğinizi, kucağınıza aldığınızda korkmanız çok normal. Çünkü ne konuşabiliyor ne de sizi anlayabiliyor. Bu sürenin geçici olduğunu ve birbirinize alışmak için biraz zamana ihtiyaç duyduğunuzu kendinize sürekli hatırlatın. Hayatınıza artık bambaşka bir sayfa açtınız, ilk tecrübelerinizi yaşıyor olabilirsiniz. Aileniz ve arkadaşlarınız size bu döneminizde yardımcı olmak için hazırda bekliyor. Onların size destek olmasına izin verin.
 

Pelin Hekimoğlu- Mother&Baby

Yorumlar
SON DAKİKA