ÇOCUKLAR DA EL YIKAMA ALIŞKANLIĞININ ÖNEMİ
Çocuk, dünyaya gizemli bir paket içinde gelmiş bir armağan gibidir.
14 Mayıs 2010 Cuma 20:50
Zaman geçtikçe o paket yavaş yavaş açılır, büyür, serpilir, gelişir. Bizler bu paketten neler çıkacağını her zaman bilemeyiz. Fakat zaman içinde sahne arkasını görebiliriz. Bu süreç tam da bir tohumun ne ağacı olacağını başlarda bilemezken, filizlenip büyümeye başlarken ne ağacı olduğunu anlayabilir, ihtiyacına göre ona en iyi suyu ve gübreyi bulabiliriz.
Batılıların dediği gibi, çocuklarımız bize ‘kullanma klavuzu’ ile gelmiyorlar. Anne-babaların görev bu noktada çocuğun dünyayı nasıl algıladığını ve tepkilerini hangi süreçlerden geçirerek verdiğini anlamaya çalışmaktır. Her ne kadar ‘kendi çocuğumuzu’ en iyi tanıyan kişi olduğumuzu düşünsek de, anne ve baba olmanın getirdiği bazı küçük körlükler yüzünden çocuğumuzla ilgili kimi noktaları istesek de göremeyiz.
Onların bizi her zaman gözlemlemediğini düşünebiliriz ya da gözlemleseler bile algılamadıklarını düşünürüz. Çocuğumuzun el yıkama alışkanlığı da bu örneklemelerin içine alınabilecek en güzel davranımlardan bir tanesidir.
Çocuklarımızda el temizliği sağlıklı bir yaşam için önemli bir unsurdur. Tuvalet ihtiyacının giderilmesi, yemek yeme veya oyuncaklarla oynamalarına kadar çocuklarımızın günlük tüm işlerini elleriyle yaptığını düşünürsek, sık sık yıkanmayan ellerin çocuklarımızın sağlığı açısından tam bir tehdit kaynağı olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.
Her yıl yaklaşık olarak beş yaş altı 3,5 milyon çocuk ishal ve akut solunum yolu enfeksiyonlarından dolayı ölmektedir. Bu ölümler özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki düşük gelir düzeyine sahip topluluklarda meydana gelmektedir. Yapılan çalışmalarda çocukları el yıkamaya teşvik etmenin bulaşıcı hastalıkları önlemede etkili olduğu gösterilmiştir. El yıkama ile ilgili çalışmaların meta-analizinde ishalli hastalıkların el yıkama ile %47 azaldığı gösterilmiştir.
El yıkama alışkanlığı, sadece anlatmakla değil uygulamalı olarak ve küçük yaşlarda kazandırılan bir davranımdır. Siz anne-babaların vereceği bu eğitim haricinde, çocuğunuzun gittiği okulun rehberlik öğretmeni ya da anaokulu öğretmeni aracılığı ile de uygulamalı olarak gösterilmesi gerekmektedir. Çünkü burada önemli olan nokta, sadece el yıkamak değil, doğru el yıkamanın önemli olduğudur.
Mikropların ellerden arındırılması için doğru el yıkamanın püf noktaları vardır. Önce eller su ile iyice ıslatılmalıdır. Sonra ele dökülen sıvı sabunla iyice ovalanmalıdır. Ovalama işlemi sırasında avuç içi, tırnak araları ve bilek kıvrımları unutulmamalıdır.
Ovalama işlemine en az 30 saniye devam edilmeli. Eller bol su ile iyice durulanmalı. Tuvalet ihtiyacının giderilmesinden sonra el yıkama işlemi iki kez tekrarlanmalıdır.
Şimdi gelelim bu davranışı çocuklarımıza nasıl kazandırabileceğimiz hususuna. Çocuklarımıza el yıkama alışkanlığını kazandırmanın temelinde, gerçekçi ve doğal davranarak abartıdan uzak kalmak yatar. Kazandırmak istediğiniz bu davranışı çocuğunuza sunarken çocuğunuza saygı duymak, ona değerli olduğunu hissettirmek ve en önemlisi onun penceresinden baktığınızı ona sunmak ile, amaçladığınız el yıkama alışkanlığını kazandırmakta sizi 1 – 0 önde başlatacaktır.
Bu davranışı kazandırırken en sık düşülen hatalar çocuğunuzda ters tepkilere yol açmakla birlikte siz anne-babayla inatlaşmaya kadar götürebilir. Tüm bunları egale etmek için, öncelikle ses tonunuza, beden dilinize dikkat etmelisiniz. Çocuğunuza sakin ve net duruşunuzla kontrolü kaybetmediğinizi hissettirmeniz çok önemlidir.
Çocuğunuzla ilişkinizle otorite-sevecenlik ilkesini çok iyi kurmalısınız. Çocuğunuzun ellerini yıkaması için ona dil dökmemeli, yalvarmamalı, hatta pazarlık etmemelisiniz. Bunun bir gereklilik olduğunu ona şefkatli ama ciddi bir ses tonu ve duruş ile göstermelisiniz.
Çok sık başvurulan bir yöntemde ‘ Baba gelince/ eve gidince/ akşama görürsün’ gibi cümleler ile çocuklarımızı tehdit etmektir. Bu şeklide hiçbir şeyi çözmüş olamazsınız. Siz anne-babaların yapması gereken, çocuğunuza ‘niye’ sorusunu yöneltmektense ‘dedektiflik’ oyunu oynamayı tercih etmektir. Çocuğunuzu yakından gözlemleyerek hareketlerinin asıl sebebini daha iyi anlayabilirsiniz.
Sonuç olarak; Tepkilerinizi duygularınızın etkisiyle vermeyin, otorite ipinizi kaybetmeyin, şiddetli veya boş tehditler kullanmayın, hesap sormak yerine gözlem yapın ve çocuğunuza isim takmayın ve etiketlemeyin.
Çocuklar anne ve babaların davranışlarını karbon kağıdı gibi aynen kopya ederler. Korku ve kaygılarını da, coşku ve olumlu huylarını da. Öğüt vermek yerine davranışlarınızla örnek olun. Onlar için eylem sözden çok daha etkilidir. Çünkü çocuklarımız duyduklarını değil, gördüklerini öğrenir ve uygularlar. Sadece çocuklarınızı iyi tanımakla işe başlayınız; çünkü, onları hiç tanımıyorsunuz.
Arent, Ruth P.; Parenting Children in Unstable Times, Fulcrum Publishing, Golden, Colorado, 1993.
Garbarino, James-Stott, Frances M.-Faculty of the Ericsson Institute; What Children Can Tell Us, Jossey-Bass Publishers, San Fransisco, 1992.
Garry Clevelend Myers. Building Personality in Children. New York, Greenberg. 1931.
Arya Psikoloji
Uz.Psikolog Sare UÇAR
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele GünüKırklareli'nde HAK-İŞ Sendikası üyeleri, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerine tepki gösterdi.25 Kasım 2024 Pazartesi 13:58BASIN HABERLERİ
- Karatay'da yeni Aile Sağlık Binası açıldıKaratay Belediyesi'nin arsa alanının tahsis ettiği ve İsmail Nükte tarafından yapılan Karatay Hatice–Faik Aile Sağlığı Merkezi binası hizmete girdi.25 Kasım 2024 Pazartesi 13:58SAĞLIK BAKANLIĞI
- Aşırı tuz tüketimi böbrek ve kalp hastalıkları riskini artırıyorTrakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sedat Üstündağ, aşırı tuz tüketiminin böbrek yetmezliği ve kalp hastalıkları riskini artırdığını söyledi.25 Kasım 2024 Pazartesi 13:58İÇ HASTALIKLARI
- Bazal metabolizma hızı kilo alıp vermede rol oynuyorBayındır İçerenköy Hastanesi Beslenme ve Diyetetik Bölümünden Uzman Diyetisyen Şeyda Aydın Yaşar, metabolizma hızının kişinin kilo alıp vermesinde büyük rol oynadığını bildirdi.25 Kasım 2024 Pazartesi 12:58BESLENME VE DİYET
- Kalp ritim bozukluğu ablasyon yöntemiyle tedavi ediliyorMedipol Sağlık Grubundan Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Dursun Aras, tekrarlayan ritim bozukluğu olan hastalarda ablasyon tedavisini uyguladıklarını bildirdi.25 Kasım 2024 Pazartesi 12:28KARDİYOLOJİ
- Kayseri'de kar nedeniyle yolda mahsur kalan kadın, jandarma aracında doğum yaptıKayseri'nin Bünyan ilçesinde, doğum için hastaneye giderken kar ve tipi nedeniyle yolda mahsur kalan kadın, yardıma gelen jandarma aracında doğum yaptı.25 Kasım 2024 Pazartesi 10:23BASIN HABERLERİ
- Sivas'ta karla mücadele ekipleri köyde rahatsızlanan çocuk için seferber olduSivas'ın Altınyayla ilçesinde epilepsi hastası 6 yaşındaki çocuk, karla mücadele ekiplerinin çalışmasıyla hastaneye ulaştırıldı.25 Kasım 2024 Pazartesi 00:58BASIN HABERLERİ
- Bayburt'ta sağlık çalışanı anne adayları normal doğum hakkında bilgilendirildiBayburt Devlet Hastanesi'nde anne adaylarına normal doğum hakkında bilgi verildi.23 Kasım 2024 Cumartesi 12:43KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM
- ALKÜ'den diş ve ağız bakımı uyarısıAlanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Akın,23 Kasım 2024 Cumartesi 11:53AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI
- AK Parti Mardin İl Başkanı Uncu, Kızıltepe Devlet Hastanesini ziyaret ettiAK Parti Mardin İl Başkanı Mehmet Uncu, Kızıltepe Devlet Hastanesi'nde hizmete giren Anjiyo Ünitesi'ni ziyaret etti.23 Kasım 2024 Cumartesi 11:38BASIN HABERLERİ
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006 Sağlık Aktüel