ÇOCUK YAŞTA KALP KRİZİ GEÇİRDİ, ATARDAMARI 70 YAŞINDA GİBİ

METİN GİRGİN - ŞAHİN OKTAY

Kocaeli'nde 14 yaşında by-pass ameliyatı olan ve hiperkolesterolemi (kolesterol yüksekliği) tanısı konulan 14 yaşındaki ortaokul öğrencisi Gülizar Hatice Koç'un atardamarının 70 yaşındaki hastalarınki gibi olduğu belirlendi.

Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Tıp Fakültesi Erişkin ve Çocuk Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Oğuz Omay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, göğüs ağrısı ve nefes darlığı şikayetiyle özel hastaneye başvuran Koç'un, anjiyonun ardından kendilerine yönlendirildiğini söyledi.

"Kalpten çıkan ve vücuda kan getiren büyük atardamarda yüksek oranda yağ biriktiğini gördük. 70 yaşında hastalarda bulunan atardamar gördük" diyen Omay, 3 damara by-pass yaptıkları bilgisini verdi.

- Ablası ve erkek kardeşinde de aynı belirtiler var

Hastayı iki gün yoğun bakımda tuttuktan sonra servise aldıklarını, sağlığının iyi olduğunu belirten Omay, şöyle konuştu:

"Hastalığın adı ailesel geçişli hiperkolesterolomi sendromu. Bu, milyonda bir görülen bir hastalık. Koroner by-pass ameliyatları hastanemizde çok sık yapılan ameliyatlar ancak çocuk yaş grubunda ancak böyle nadir durumlarda yapılıyor. Aslında bu, genetik bir hastalık. Anne veya babanın birinde olmasıyla alakalı. Bu hastamızda anne ve baba akraba ve bu hastalık onlarda var. Ondan dolayı bu çocukta hastalık ortaya çıktı. Hikayeyi sorgulayınca kardeşlerinde ve baba tarafında da olduğu tespit edildi. Onların da takibi ve tedavisine başlandı. 7 yaşında erkek kardeşi ve 16 yaşındaki ablasında da olduğunu tespit ettik ve onları da tedavi altına aldık."

Doç. Dr. Omay, Koç'un ömrünün sonuna kadar kolesterolü düşürücü ilaç tedavisi göreceğini sözlerine ekledi.

- ''Önemli bir vaka''

KOÜ Tıp Fakültesi Çocuk Kardiyolojisi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Abdülkadir Babaoğlu da Koç'un sağlık probleminin önemli bir vaka olduğunu anlattı.

"Bu çocuk, kalp kriziyle gelmişti ve acil koşullarda koroner by-pass cerrahisini başarıyla geçirdi" diyen Babaoğlu, şu bilgiyi paylaştı:

"Taburcu olmak üzere. Genel durumu iyi, sıkıntısı yok. Genetik defekt nedeniyle kolesterol temizlenemiyor vücuttan. Özellikle kötü huylu kolesterol birikiyor ve normalde 100 civarında olması gerekirken, bu çocukta 600-700 civarlarındaydı. 600-700 miligram desilitre civarlarında çok yüksekti. Bu da hem koroner damarlara hem ana atardamarlarda, arterlerde birikerek darlıklara yol açıyor. En tehlikeli sonucu da kalp krizi nedeniyle ani ölümdür. Bu kızımız da kalp krizi geçirmişti ve acil kalp ameliyatı olarak hayatı kurtuldu diyebiliriz."

Babaoğlu, hastalığın tedavisi için diyaliz programları bulunduğunu, kesin çözümün karaciğer nakli olduğunu vurguladı.

"Bu klinikte 10 yıldır İzmit halkına hizmet veriyoruz" diyen Babaoğlu, şunları kaydetti:

"Son 2 yıldır anjiyo, katater ve balon işlemlerini, doğuştan kalp hastalıklarını tedavi ediyoruz. Oğuz Omay hocamızın gelmesiyle çocuk kalp ameliyatlarını artık burada yapıyoruz. Daha önce ameliyat gerektiren çocuk kalp hastalarını İstanbul'a sevk etmek durumundaydık. Doğuştan kalp hastalıklarının önce tanısını koymak durumundayız. Tanısını da anne karnından itibaren fetalekokardiyografi ile koyup takibe alıyoruz. Ameliyat zamanı geldiğinde de ediyoruz. Daha çok doğuştan gelen kalp hastalıklarına yönelik cerrahi işlemleri yapıyoruz.

Anne karnından itibaren 18 yaşına kadar bütün çocuk kalp hastalıklarını takip ediyoruz. Yaklaşık yılda 5 bin hastaya eko yapıyoruz. 6-7 bin hastayı da muayene ediyoruz. Ameliyat sayısı da gün geçtikçe artıyor. Hafta 2-3 ameliyat gerektirecek kadar hastamız oluyor. Çocuk anjiyo ünitesi için de gerekli donanımı 2 yıl önce sağlamıştık. Ekibimiz de iyi. 2 doçentimiz, 2 yan dal uzmanımız ve 2 asistanımız var."

- Anne Koç

Anne Fatma Koç da kızının bir süre önce öksürmeye başladığını, iki gece hiç uyuyamadığını dile getirdi.

Kızlarını acile götürdüklerinde kalp krizi geçiriyor olabileceğini söylediklerini aktaran Koç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"7,5 saat ameliyatta kaldı. Allah'a şükürler olsun, şimdi iyi. kolesterolünden dolayı kanda yağ birikiyormuş o da kalp krizine yol açmış. Önceleri 'kalbim sıkışıyor' diye yürüyemiyordu, nefes alamıyordu. Şimdi tahlillerini yaptırmaya götürdüm, hiç yorulmadan gitti geldi. Eskiden olsa 4-5 kere durur öyle giderdik. Şimdi gayet iyi, nefesi de kesilmiyor."