21 Aralık 2024
  • Ankara7°C
  • İstanbul12°C
  • Bursa11°C
  • Antalya13°C
  • İzmir14°C

BAKAN AKDAĞ'DAN TAM GÜN İTİRAZLARINA YANIT

Meclis’e sevk edilen tam gün yasasına öğretim üyelerinin yaptığı eleştirileri dört grupta aktarmıştım. Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ, bu eleştirileri dikkatle okuduğunu, araştırdığını belirterek, her birine yanıt verdi.

Bakan Akdağ'dan tam gün itirazlarına yanıt

03 Haziran 2009 10:31

Meclis’e sevk edilen tam gün yasasına öğretim üyelerinin yaptığı eleştirileri dört grupta aktarmıştım. Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ, bu eleştirileri dikkatle okuduğunu, araştırdığını belirterek, her birine yanıt verdi.

‘Halkçı yasa’
“Tam güne kendini sosyal demokrat, solcu, sosyalist veya sosyalist kökenli diye tarif eden hocalar, yazarlar, gazeteciler neden ve nasıl itiraz ederler, anlamıyorum” diyen Akdağ, ayrıca devlet hastanelerinde uygulanan tam gün sisteminden vatandaşların ve sağlık çalışanlarının memnun olduklarını da anımsatmak istediğini kaydetti.
“Nitekim” diye de ekledi, “Biz sağlıkta dönüşüm programını uygulamaya başladıktan sonra muayenehanesini kapatıp devlet hastanelerine dönen doktorların oranı yüzde 80 civarındadır. Bu yasadan sonra üniversite hastanelerinde de böyle olacağını tahmin ediyorum. Bu tahminimin abartılı olmadığını birlikte göreceğiz.”

‘Para ilişkisi bitecek’
Sağlık Bakanı, tasarının, doktorları, kamu hastaneleri, Sosyal Güvenlik Kurumu’yla (SGK) anlaşmalı hastaneler, vakıf üniversiteleri veya SGK ile anlaşması bulunmayan hastaneler ve muayenehane seçeneklerinden birini seçmeye zorlamasına, doktorların birden fazla hastanede aynı anda çalışmalarının yasaklanmasına yöneltilen itirazlara şu yanıtı verdi:
“Biz, sosyal güvenliği olan hastaların devlet veya üniversite hastanelerinden alınıp özel hastanelere götürülmelerini ve orada bu hastalardan ilave para alınarak tedavi veya ameliyat yapılmasına karşıyız. Bunu etik bulmuyoruz. Sosyal güvenliği olan hasta neden ilave para versin? Saydığımız hastanelerden birinin seçilmesini istememizin nedeni bu.
Hekimlerimiz tercihlerini yapsınlar. Ya kamu hastanelerinden hizmet versinler ya özel sektörde hizmet versinler ama kamu hastanelerini veya SGK ile anlaşmalı hastaneleri kullanarak, özel hastanelerde veya muayenehanelerde ekstra para almasınlar. Hasta müşteri değildir.
Sosyal güvenliği olan hastayı devlet hastaneleri veya üniversitelerde veya vakıf üniversitelerinde tedavi etsinler. Emeklerinin karşılığını maaşları, döner sermaye katkılarıyla alsınlar. Açıktan para almasınlar, bunun için üniversiteleri, devlet hastanelerini hasta kaynağı gibi görmesinler, kullanmasınlar. Bir ayakları kamuda bir ayakları özel sektörde ve parada olmasın.”

Bir zincire destek mi?
Sağlık Bakanı’na bu düzenlemenin, özel sektörde doktorları SGK ile anlaşmalı bir veya bazı hastane zincirlerine mahkûm ve mecbur edeceği, asıl amacın bu olduğu yönünde kuşkular ve eleştiriler bulunduğunu anımsattığımda da şu yanıtı verdi:
“İlgisi yok. ‘Ben kendime güveniyorum, muayenehane veya tümüyle özel hastanede daha fazla para kazanırım’ diyen hocalarımızın elini tutmuyoruz. Gider ve kazanabiliyorlarsa, kazanırlar.
Ama vakıf üniversitelerinde veya SGK’yla anlaşmalı hastanelerde bile SGK’nın katkı payını beğenmiyorlar, yeterli bulmuyorlar, bu hastanelere gelen hastayı bile alıp daha ‘özel’ bir hastanede ameliyat edip yine ekstra para alıyorlar.
Biz bunu önlemek istediğimiz için kamu, vakıf veya özellerden birini tercih edin diyoruz.”

‘Özel muayene ücreti’
Akdağ, üniversite hastanelerinde öğretim üyelerine tedavi veya ameliyat olmak için alınan “özel muayene ücreti” uygulamasına da son vereceklerini belirtti ve şu bilgiyi verdi:
“Şimdi bir üniversite hastanesinde bir hocaya muayene veya ameliyat olmak için özel ücret ödüyorsunuz. Bunu kaldırıyoruz. Hasta ilave para ödemeden hocaya da muayene veya ameliyat olabilmeli.
Biz özel ücret diye hastadan ilave para alınması yerine öğretim üyelerinin emeğinin karşılığını ödeyeceğiz. Parası olan hocaya muayene veya ameliyat olacak, parası olmayan olamayacak hem de sosyal güvenliği olduğu halde. Bu uygulamayı yanlış buluyoruz.”

Ücret sınırı
Yasa tasarısına yöneltilen bir itiraz da öğretim üyeleri için döner sermayeden alınacak katkı dahil ücretin, ek ödemeye esas matrahın 8 katını geçemeyecek olmasıydı. Buna bir öğretim üyesinin alabileceği maaşın en üst sınırının 8 bin lirayla sınırlanacağı eleştirisi yapılıyordu. Bu limiti dolduran hocaların hasta bakmayacakları belirtiliyordu. Bakan Akdağ, şu karşılığı verdi:
“Bir kere sınır 8 bin lira değil. 15 bin lira civarında. Hocaların 3 bin lira civarında sabit maaşları var, biz 8 bin lira mesai içinde ek ödeme öngörüyoruz, ayrıca mesai saati dışındaki hizmetleri için de 4 bin lira daha öngörüyoruz; toplam 15 bin lira yapıyor. Bu, Türkiye koşullarında iyi bir ücret sınırıdır.”

‘Etik ve insanlık meselesi’
“Benim limitim doldu, bundan sonra gelecek hastaya bakmak zorunda değilim’ eleştirisine ve bu uygulamanın tembelliğe veya eş-dost ilişkisine yol açacağı konusuna gelince. Buna benim iki itirazım olur:
Birincisi bu hekimlik etiğiyle bağdaşmaz. Hekimlik öyle bir meslek değildir.
İki, bu insani değerlerle bağdaşmaz.
Üçüncü olarak da şunu söyleyebilirim:
Eğer bu limit çabuk doluyor derlerse o zaman, biz de ikincil mevzuat düzenlemeleriyle bu sınırın dolmasını geciktiririz; daha fazla vakayla doldurulmasına yönelik düzenleme yaparız.”

‘Vakfa var, devlete yok mu?’
Bir diğer eleştiri, vakıf üniversitelerinde birden fazla vakıf hastanesinde çalışılmasına olanak sağlandığı, ancak devlet üniversiteleri için yasaklandığı konusuydu. Akdağ, bu eleştiriye şu yanıtı verdi:
“Hayır. Devlet üniversitesi için yasak yok. Bir vakıf üniversitesinde çalışan bir başka vakıf üniversitesinde de görev alabilir. Bir devlet üniversitesinde çalışan da aynı zamanda bir başka devlet üniversitesinde çalışabilir, buna engel yok.”

Para birikir mi?
Akdağ, bütçe uygulama talimatlarıyla belirlenen fiyatlar üzerinden döner sermayede para birikmesinin mümkün olmadığı eleştirisi üzerine şöyle dedi:
“Belirlenen rakamlar arasında fazla olan var, denk olan var, az olan var. Bunlar ayarlanabilir. Bu konuda çalışıyoruz. Görüşmelerimiz sürüyor.”

Milliyet

Yorumlar
SON DAKİKA