Medicana International İstanbul Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. Yıldız Melek Aksoylu, "Aşure, içeriğindeki kuru baklagillerden dolayı bitkisel protein deposu ve lif kaynağıdır. Vejetaryen beslenenler için de iyi bir protein destekçisidir." ifadelerini kullandı. 

Aksoylu, aşurenin içeriğindeki protein yönünden zengin bileşenleri yok olmadan nasıl pişirileceğine ilişkin yaptığı açıklamada, olmazsa olmaz temel kaynağı buğday olduğu gibi kuru fasulye ve nohutun aşurenin protein değerini ve lezzetini artırdığını ve tercih edenlerin pirinç ve bulgur da katarak çeşitliliği artırabileceğini aktardı.Kuru ve yaş meyvelerden, kuru üzüm, kuru dut, kuru kayısı, kuru incir, kuş üzümü, kestane, elma, ayva ve portakal kabuğunun tercih edilebileceğini ifade eden Aksoylu, şunları kaydetti:

"Kuru yemiş olarak kabuksuz badem içi, kabuksuz fındık içi, ceviz içi, çiğ kaju kullanmanız yeterli olacaktır. Kabuk tarçın, karanfil, kimyasal katkı maddesi içermeyen gül suyu kullanımı zengin bir aroma sağlayacaktır. Şeker kullanmak istemeyenler doğal bal, pekmez veya az miktarda keçi boynuzu tozu kullanarak şeker miktarını azaltabilirsiniz. Direk olarak keçiboynuzu kullanımı da tatlılığı arttıracak ve kıvam verecektir. Süslemek için ceviz, fındık, fıstık, nar, tarçın, hindistan cevizinden faydalanabilirsiniz. Haşladığınız buğday ve baklagilin suyunu kesinlikle dökmemelisiniz. Gaz oluşumunu önlemek adına bir gece oda sıcaklığındaki suda bekleterek bu suyu dökebilirsiniz. Baklagil türevlerinin besin değerlerinden daha verimli faydalanmak için muhakkak düdüklü tencere kullanın ve kısık ateşte pişirin. Protein deposu aşure, içeriğindeki kuru baklagillerden dolayı bitkisel protein deposu ve lif kaynağıdır. Vejetaryen beslenenler içinde iyi bir protein destekçisidir."

Aksoylu, aşurenin içerdiği kuru meyveler ve baklagillerin zengin posa kaynağı olduğuna işaret ederek, kabızlık problemi olanlarda bağırsak hareketlerini düzenlediğini belirtti. Kuruyemişlerden dolayı iyi bir omega-3 kaynağı olan aşurenin, içeriğindeki her şeyin bitkisel kaynaklı olduğu için doymuş yağ olmadığını anımsatan Aksoylu, bu sayede kalp ve damar sağlığını destekleyeceğini bildirdi. 

- "Cildi güzelleştirir"

Aksoylu, aşurenin faydalarını şöyle anlattı:

"Bağışıklığımızı destekler, B ve E grubu vitaminlerinden zengindir. İçeriğindeki meyveler antioksidandır. Muhteşem bir vitamin ve mineral deposudur. Bu sayede bağışıklığımızı destekler. Cildi güzelleştirir, E vitaminin cilt üzerindeki iyileştirici etkilerini saymakla bitmez. Aşure de E vitamini açısından iyi bir kaynaktır. Depresyon savar. B grubu vitaminlerinden zengin olduğu için moral durumunu pozitif yönde destekler, sinirleri gevşetir ve depresyona iyi gelir. Serotonin salgılatır, mutluluk ve libidoyu artırır. İçeriğindeki B grubu vitaminleri ve kuruyemişlerin varlığı serotonin düzeyini artıran besinlerdir. Serotonin mutluluk hormonudur. Mutluluk hormonları libidoyu da artırıyor. Yüksek enerji ihtiyacı olanlar, büyüme ve gelişme dönemindeki çocuklar için iyi bir kaynak, emziren annelerde süt yapımını artırmada destektir. Kilo problemi veya kronik rahatsızlığı olanlar dikkatli tüketmelidir. Kilo almak isteyenler içinde oldukça sağlıklı bir besin deposudur."

- Aşureye lezzet katmanın püf noktaları

Aksoylu, kurubaklagil ve buğday gibi malzemelerin bir gece öncesinden muhakkak suda bekletilmesi, bekletilen suyun dökülmesi gerektiğini belirterek, düdüklü tencere kullanarak ağır ateşte pişirilmesini, kıvamlı olması için haşlama sularının asla dökülmemesini önerdi. Aşure yapımında içme suyu kullanılmasını tavsiye eden Aksoylu, " Kuru meyveleri ılık suda muhakkak yıkayın ve kıvamlı olmasını istiyorsanız minik minik doğrayın. Daha iyi bir lezzet ve görüntü için kabuk tarçın kullanabilir, jöleli bir kıvam için elma kabuğu ve ayva kabuğu ilave ederek piştikten sonra içinden alabilirsiniz. Şekersiz oldu diye şeker ilavesi yapmak aşurenizi sulandırır. Sonradan şeker ilavesi yapmamaya çalışın." ifadelerini kullandı.