22 Kasım 2024
  • Ankara14°C
  • İstanbul18°C
  • Bursa21°C
  • Antalya17°C
  • İzmir19°C

ARTIK KALP AMELİYATLARINDA RİSK DAHA AZ

Günümüzde kalp ve damar cerrahisinde gelişmeler hızla sürmektedir.

Artık Kalp Ameliyatlarında Risk Daha Az

16 Haziran 2010 Çarşamba 10:43

Özel Gaziosmanpaşa Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç.Dr. Denyan Mansuroğlu, günümüzde kalp ve damar cerrahisinde gelişmelerin hızla sürdüğünü ve ölüm riskinin %1’e kadar düşürüldüğünü belirtti.

Artık hastalar ameliyattan sonra hızlı bir şekilde ayağa kalkmakta, yoğun bakım kalış süresi bir güne, hastanede yatış ise 4-5 güne düşmüş olup, hastalar güvenle evlerine gönderilmektedir.
 
Ülkemizde yaklaşık yılda 300 bin kişi kalp ve damar hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirmektedir. Artık her 3 kişiden biri bu hastalıklara yakalanma riski taşıyor. Eskiden bu hastalığın sadece yaşlılarda olması beklenirken, insanların yaşam tarzındaki değişiklikler bu hastalığın görülme yaşının 25’ li yaşlara kadar gerilemesine neden oldu. Toplum olarak az hareket etmeyi ve çok yemeyi seviyoruz. Toplumun büyük bir kısmında yüksek tansiyon veya şeker hastalığı mevcut. Hasta olanlarımız bile ilaçlarını düzensiz kullanmakta veya kullanmamaktadır.
 
Dünyada yer yıl yaklaşık olarak 1 milyon kişi koroner kalp hastalığı nedeniyle ameliyat edilmektedir. Bunun yarısından fazlası Amerika Birleşik Devletlerinde yapılmaktadır. Ülkemizde ise bu rakam 30 bin civarındadır.
 
Halkımızın bilinçlenmesi, yeni tanı yöntemlerinin geliştirilmesi ve yeni tanı merkezlerin devreye girmesiyle bu rakamlar çok daha artacaktır. Bu noktada hızlı ve doğru tanı, hastalıkların başarıyla tedavi edilebilmesinde büyük önem taşıyor.
 
Koroner arter bypass cerrahisi
Koroner kalp hastalığı tanısı konduktan sonra ülkemizde ve dünyada yaygın olarak kullanılan stentlerin koroner arter bypass cerrahi sayısını azalttığı söylenmektedir. Ancak yeni geliştirilen stentlerin bile belli bir süre sonra tıkanması aynı anda birden fazla damarda hastalık olması şeker hastalığı gibi damar sertliği gelişim hızını tetikleyen faktörün olması yaygın damar hastalığı, ana damar hastalığı olan veya hastalığın kalp kası zayıflığı ile sonuçlanmış olması beraberinde beyne giden damarlarda hastalık olması veya kalp kapak bozukluğunun eşlik etmesi, kalpten çıkan ana damardaki genişlemeler durumunda koroner arter bypass cerrahisi halen güncelliğini korumaktadır.
 
Hibrid yöntem nedir?
Diğer tartışılan ve uygulanan yöntemlerden bir tanesi de hibrid (karma) yöntem dediğimiz yöntem olup; önemli damarın birisinin ameliyatla açıldıktan sonra riski azaltmak amacıyla kısa bir süre sonra ikinci damarı stentle açılması da uygulanabilir.
Koroner kalp cerrahisi bu yüzyılın ortalarında başlamış olup kalp-akciğer makinesinin keşfi ile modern kalp cerrahisi başlamış ve günümüzde birçok merkezde yaygın ve başarılı bir şekilde uygulanır hale gelmiştir. Koroner bypass uygulaması için damarın en az %50 tıkalı olması gerekmektedir. Bu ameliyatlarda uzun dönem başarı tıkalı tüm damarları uygun greftlerle tam olarak değiştirilmesi gerekmektedir. Bunun için kullanılacak bir kaç önemli revzerv damar mevcuttur. Kliniğimiz de de en fazla kullandığımız Sol veya sağ meme damarı (LİMA, RİMA) dır. Bunun yanında kol arteri (radial arter), bacak toplardamarları (safen venler) sayılabilir. Göğüs damarları atar damar olduğundan açık kalma şansları diğer toplardamarlardan fazladır.
 
Açık kalma oranlarını etkileyen diğer faktörler ise; teknik nedenler haricinde hastalara bağlı faktörlerde vardır. Bunlar; ameliyattan sonra sigara kullanımının devam etmesi, var olan şeker hastalığı ve yüksek tansiyonun kontrol altına alınmaması, kolesterol yüksekliğinin sebat etmesi, egzersizin yapılmaması ve kan sulandırıcı ilaç kullanılmaması sayılabilir. Son zamanlarda koroner bypass ameliyatlarından sonra kolesterol yüksek olsun veya olmasın kolesterol düşürücü ilaç kullanımı mutlaka önerilmektedir.
 
Koroner bypass ameliyatlarından toplumumuzda korku halen devam etmektedir. Günümüzde diğer dallardaki gelişmeler ışığında kalp ve damar cerrahisinde de gelişmeler hızla sürmektedir. Ölüm riski %1‘e kadar düşürülmüştür. Artık hastalar ameliyattan sonra hızlı bir şekilde ayağa kalkmakta, yoğun bakım kalış süresi bir güne, hastanede yatış ise 4-5 güne düşmüş olup, hastalar güvenle evlerine gönderilmektedir.
 
Diyalize bağımlı hastalar bile ameliyattan önce ve sonra yoğun bakım üniteleri de diyalize girip hızlı bir şekilde tedavi edilip taburcu edilmektedir. Son zamanlarda kalbi durdurmadan, yani kalp akciğer makinesine bağlanmadan koroner kalp ameliyatları birçok merkezde yapılıp kalp akciğer makinesinin zararlarından hasta korunmaktadır. Hastayı bazı risklerden korumak ve yoğun bakım, hastanede kalış süresini azaltmak ve hastaların daha erken eski hayatlarına döndürmek amaçlı olarak sınırlı kesi (anahtar deliği) ile yapılan ameliyatlar tercih edilmektedir. Hatta uygun hastalar anestezi almadan yani uyanık bir biçimde ameliyat yapılabilmektedir. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de kısa bir süre sonra Robot ile kalp ameliyatlarının büyük bir kısmı yapılır hale gelecektir. Bu konudaki son noktalardan birisi gen tedavisi, diğeri ise kök hücre tedavisidir. Ancak bunların meyvelerini toplamak için biraz zamana ihtiyacımız olacaktır.
 
Doç.Dr. Denyan MANSUROĞLU
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı
Özel Gaziosmanpaşa Hastanesi
Yorumlar
SON DAKİKA