ADANIN 3 CEMAATİNİN İYİ NİYETİ 20 YIL SONRA SAĞLIK OCAĞINA DÖNÜŞTÜ
Henüz 11 yaşındaki küçük bir çocuğun ilik nakli tedavisi için toplanan ancak çocuğun hastalığa yenik düşmesi sonucu kullanılamayan yardım parası, Kınalıada'da yapımına başlanan sağlık ocağıyla yeni hastalara şifa kaynağı olacak.
05 Haziran 2021 Cumartesi 11:10
- Akbal ailesi ile küçük bir kızı yaşatmak için birlik olan ada halkı, Nilgün Akbal'ın isminin inşaatına başlanan sağlık ocağında yaşatılmasını istiyor.
- Ada sakinlerinin örnek dayanışmasıyla tedavisi için para toplanan Akbal'ın babası Nevzat Akbal: "Kızımızın muhtemelen ki adı burada yaşayacak, yaşatılacak. Bununla ilgili öyle öngörmüş büyüklerimiz, arkadaşlarımız biz de saygı duyuyoruz. Bu bizim için bir gurur"
- Bağış kampanyasının öncülerinden Avedis Kevork Hilkat: "Adada yaşayan üç cemaat önderleri bu kampanyaya bir değer kattık ve çok büyük bir alaka ve ilgi gördü. Adalar tarihinde bu yapılmış olan çok değerli bir kampanyaydı ve bu kampanya esnasında da çok tatlı anılarımız oldu her ne kadar da üzüntülü bir kampanya olsa da. Bizim Ermeni cemaatinden ben beş tane çocuğun, birer liralık, beşer liralık dondurma paralarıyla bu kampanyaya katkıda bulunmalarını gördüm"
Yaklaşık 22 yıl önce, henüz 11 yaşındaki küçük bir çocuğun ilik nakli tedavisi için toplanan ancak çocuğun nakil olamadan hayatını kaybetmesi üzerine kullanılamayan yardım parası, Kınalıada'da yapımına başlanan sağlık ocağıyla yeni hastalara şifa kaynağı olacak.
Kınalıada'da kayık ustası olarak çalışan Nevzat Akbal'ın ilk kızı Nilgün Akbal, 1999'da henüz 11 yaşındayken lenfoma kanserine yakalandı. İlik nakli olması gereken kızının tedavisi için gerekli parayı bulamayan Akbal'ın imdadına Kınalıada'nın o dönemki muhtarı Hikmet Abanoz yetişti.
Adada yaşayan Türkler adına Muhtar Abanoz, Ermeni Cemaati adına Avedis Kevork Hilkat, Rum Cemaati adına Mihal Şişko bir araya gelerek, Akbal'ın tedavisi için yardım kampanyası düzenledi.
Yardım kampanyasında o dönem 44 bin doların karşılığı olan Türk lirası toplanırken, hastalığa 22 ay dayanabilen Akbal, ilik nakli tedavisine başlanamadan hayatını kaybetti.
Bunun üzerine toplanan para, sağlık hizmetlerinde kullanılması şartıyla bir vakfa devredildi ancak paranın başka amaçlarla kullanıldığının tespiti üzerine Muhtar Abanoz, hukuk mücadelesi başlattı. Açılan davanın kazanılmasının ardından paranın sağlık hizmetlerinde kullanılması için Türk Kızılay'a devredilmesi sağlandı.
Daha sonra bağışın, Adalar Kaymakamlığı ve İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü'nün girişimleriyle Kınalıada'da depremden hasar gören eski sağlık ocağının yıkılarak yeniden yapımında kullanılmasına karar verildi.
Akbal ailesi ile küçük bir kızı yaşatmak için birlik olan ada halkı, Nilgün Akbal'ın isminin inşaatına başlanan sağlık ocağında yaşatılmasını istiyor.
- "Adalılar o ismi her gördüğünde yaptıkları yardımın boşa gitmediğini hissedecek"
Akbal ailesi tüm çabalara rağmen kurtaramadıkları kızları Nilgün Akbal'ın hüzünlü hikayesini ve yaşadıkları zorlu süreci AA muhabirine anlattı.
Baba Akbal, "Bir kayık tamir atölyesi çalıştırıyordum. Bağkur'luydum. Sigortalı olsam devlet benim tedavimi karşılıyor. Hiçbir sosyal güvencem olmasa gene sosyal yardımlaşmadan karşılıyor ama ben Bağkur'lu olduğum için diyor ki 'Sen kendi tedavini kendin yaptırırsın. Ücretini Bağkur'dan karşılarsın' diyor. Bize harcadığımızın yüzde 20'sini ancak iade ediyordu. Bizim gücümüz yoktu." diye konuştu.
İlik nakli için bekleyen kızının verilen kan nedeniyle Hepatit B'ye yakalandığını ve bu süreci atlatamayıp hayatını kaybettiğini ifade eden Akbal, kızının adının yapılacak sağlık ocağına verilmesinin kendisini çok mutlu edeceğini belirtti.
Akbal, "Şimdi kızımızın muhtemelen ki adı burada yaşayacak, yaşatılacak. Bununla ilgili öyle öngörmüş büyüklerimiz, arkadaşlarımız biz de saygı duyuyoruz. Bu bizim için bir gurur meselesi tabii ki." dedi.
Anne Behiye Akbal da kızının adının sağlık ocağına verilmesinden mutlu olacağını dile getirerek, "Çok duygulandım ben böyle bir şeyin olmasına. Zamanında da bu konuşulmuştu ama yapılamamıştı. Yapılıyor olabilmesi beni çok mutlu ediyor açıkçası. Onun adını burada görmek benim için çok özel bir şey olacak. Yani bir de Adalılar tarafından bu paralar toplandığı için Adalılar da her seferinde o ismi gördükleri zaman yaptıkları yardımın boşa gitmediğini hissedecekler." şeklinde konuştu.
- Ablasının adının verilmesini istediği sağlık ocağında doktor olarak çalışmak istiyor
Akbal'ın kardeşi Şeyma Akbal da ablasının hikayesinden etkilenerek başka hayatlara dokunmak için doktor olmaya karar verdiğini söyledi.
Bir yıl sonra okulundan mezun olacak Akbal, duygularını "Umarım doktor olacağım. Küçüklüğümden beri bununla büyüdüm. Evde bir hastalığın adıyla büyüdüm. O zamanlar bir anlam ifade etmiyordu. Ama büyüdükçe daha taslar yerine oturmaya başladı ve doktorluk her zaman çok kutsal geldi. Ablam vefat ettiğinde dört yaşındaydım. Aslında bir şeyleri anlayabilecek yaşta değildim ama ailemin anlattıklarıyla büyüdüğüm için bu yola girmeye karar verdim." diyerek anlattı.
Bu nedenle her zaman sağlık sektöründe çalışmak istediğini dile getiren Şeyma Akbal, ablasının adının verilmesini istediği sağlık ocağında doktor olarak çalışmak isteğini sözlerine ekledi.
- "Türkler, Ermeniler ve Rumlar Nilgün için birlik oldu"
Ada halkının büyük bir ilgi gösterdiği bağış çalışması hakkında kampanyayı düzenleyenlerden tek hayatta kalan kişi olan Avedis Kevork Hilkat da şöyle konuştu:
"Adada yaşayan üç cemaat önderleri bu kampanyaya bir değer kattık ve çok büyük bir alaka ve ilgi gördü. Adalar tarihinde bu yapılmış olan çok değerli bir kampanyaydı ve bu kampanya esnasında da çok tatlı anılarımız oldu her ne kadar da üzüntülü bir kampanya olsa da. Bizim Ermeni cemaatinden ben beş tane çocuğun, birer liralık, beşer liralık dondurma paralarıyla bu kampanyaya katkıda bulunmalarını gördüm. Dolayısıyla o dönem 44 bin dolar karşılığı bir yardım toplandı. Dönemin merhum Patriği Mesrob Mutafyan üçümüze de birer teşekkür belgesi sundu. 'Çok güzel birliktelik ve bir anlayışla bir örnek temsil ettiniz. Üç cemaatin burada bir araya gelip, bu kampanyada başarılı olması çok manidardı.' dedi ve bizlere teşekkür plaketi belgesi verdi."
Adalılar olarak yapılacak sağlık ocağında Akbal'ın adını görmek istediklerini dile getiren Avedis Kevork Hilkat, "Bizim en büyük arzumuz dolayısıyla kızımızın adının buraya verilmesi veyahut da en azından bir odasına adının verilmesi. Adalılar olarak ve o komisyonunun yaşayan son bireyi olarak benim en büyük arzum budur." ifadelerini kullandı.
- "Çocuklar dondurma paralarıyla kampanyaya katkıda bulundu"
Yardım kampanyasını başlatan vefat eden Muhtar Hikmet Abanoz'un oğlu Şükrü Abanoz da "Amerika'dan, Fransa'dan, İngiltere'den dünyanın dört bir yanından bu kampanyaya bağış yapmış insanlarımız var. Ufacık çocuklar dondurma parasını getirip orada kurulan komiteye veriyorlar. Bu paranın vebali çok ağır." dedi.
Abanoz, Akbal'ın vefatından sonra bu paranın sağlıkta harcanması fikrinin ortaya çıktığını aktararak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bir vakıf parayı kendi uhdesine geçiriyor. Mahkemelik süreçler yaşanıyor. Daha sonra bu mahkemeler kazanıyor, bilirkişi raporları var. Para daha sonra olduğu yere geliyor. Ve şu anda da bir süredir de atıl durumda olan bu yerin, Adalar Kaymakamımız Doktor Mustafa Ayhan'ın girişimleriyle inşaatına başlandı. Sağ olsun kendisine teşekkür ediyoruz. Şimdi yıkılıp ihya ediliyor ve bizim amacımız da buraya bu kızımızın adının verilmesi. Ya da olmuyorsa bir odasına adının verilmesini istiyoruz."
- Lübnan Sağlık Bakanı, Sayda'daki Türk Hastanesinde yeni bölümlerin açılacağını duyurduLübnan Sağlık Bakanı Firas el-Abyad, İsrail saldırılarının sürdüğü Lübnan'ın Sayda şehrindeki Türk Hastanesinde yarın yeni bölümlerin hizmet vermeye başlayacağını duyurdu.04 Kasım 2024 Pazartesi 16:53DÜNYADA SAĞLIK
- Diyarbakır'da "Çocukla Adli Görüşmeci" sertifikalı eğitim programı başladıDiyarbakır'da İl Sağlık Müdürlüğü koordinasyonunda "Çocukla Adli Görüşmeci" sertifikalı eğitim programı başladı.04 Kasım 2024 Pazartesi 16:23BASIN HABERLERİ
- Batman'da Cudi Sağlık Kompleksi için temel atma ve çivi çakma töreni yapıldıBatman'da kurulacak Cudi Sağlık Kompleksi için temel atma ve çivi çakma töreni düzenlendi.04 Kasım 2024 Pazartesi 15:48SAĞLIK BAKANLIĞI
- İzmir'de organ bağışı ve nakli paneli düzenlendiİzmir'de Organ Bağış Haftası kapsamında panel düzenlendi.04 Kasım 2024 Pazartesi 15:38KONGRE VE KONFERANSLAR
- Bursa'da organ bağışına dikkati çekmek için yürüyüş düzenlendiBursa İl Sağlık Müdürlüğü tarafından 3-9 Kasım Organ ve Doku Bağışı Haftası dolayısıyla dikkati çekmek yürüyüşü düzenlendi.04 Kasım 2024 Pazartesi 15:13BASIN HABERLERİ
- Niğde İl Sağlık Müdürü İnan'dan organ bağışı çağrısıNiğde İl Sağlık Müdürü Doğan Bahadır İnan, Organ Bağış Haftası dolayısıyla mesaj yayımladı.04 Kasım 2024 Pazartesi 14:48SAĞLIK BAKANLIĞI
- Gelibolu'da Diyabet Okulu eğitimini tamamlayan hastalara sertifikaları verildiÇanakkale'nin Gelibolu ilçesinde Diyabet Okulu eğitimini tamamlayan hastalara sertifikaları verildi.04 Kasım 2024 Pazartesi 14:43İÇ HASTALIKLARI
- Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesinde "mikrodalga ablasyon" tekniğini uygulanmaya başlandıEskişehir'de, Yunus Emre Devlet Hastanesinde Girişimsel Radyoloji Biriminde görevli doktorlar tarafından "mikrodalga ablasyon" olarak adlandırılan yakma tedavisinin uygulanmaya başlandığı bildirildi.04 Kasım 2024 Pazartesi 14:43İÇ HASTALIKLARI
- Bakan Memişoğlu, organ bağışı için düzenlenen futbol etkinliğine katıldı:Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Türkiye'nin 76 böbrek, 52 karaciğer, 15 kalp ve 2 akciğer nakil merkeziyle dünyaya ve çevreye hizmet ettiğini bildirdi.04 Kasım 2024 Pazartesi 14:18SAĞLIK BAKANLIĞI
- Tokat'ta organ bağışı bilgilendirme çadırı açıldıTokat İl Sağlık Müdürlüğü tarafından Organ Bağışı Haftası dolayısıyla organ bağışı bilgilendirme çadırı oluşturuldu.04 Kasım 2024 Pazartesi 13:43SAĞLIK BAKANLIĞI
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006 Sağlık Aktüel