"ACİLE BAŞVURANLARIN YÜZDE 65'İ 'ACİL HASTA' DEĞİL"

Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Tıp Klinik Şefi ve Başhekim Yardımcısı Doç. Dr. Nurullah Günay, acil servisine gelen hastaların yüzde 65'inin 'tıbbi acil hasta' olmadığını söyledi.

Hastanelerin acil servislerine giden birçok hasta 'acil vaka' olarak değerlendirilmiyor. Bunlardan sadece hayati tehlikesi ya da kritiği olan hastalar, hastanelerin acil tıbbi müdahale alanına giriyor. Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde acil servise gelen hastalar ise, 'muayene, resüsitasyon, monitörlü tedavi ve travma' olarak 4 birimde tedavi ediliyor. Bu birimler Sağlık Bakanlığı'nın acil hastalar için adlandırdığı "kırmızı, yeşil ve sarı" alanlar olarak ayrılıyor.

Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Tıp Klinik Şefi ve Başhekim Yardımcısı Doç. Dr. Nurullah Günay, acil servise gelen hastaların Ağustos ayından Ekim ayına kadar olan 2,5 aylık verilerini değerlendirdi. Doç. Dr. Nurullah Günay, acil servise alınan her hastanın 'tıbbi acil hasta' olmadığını söyleyerek, "Ağustos ayında acil tıbbi hasta sayımız 8 bin 916 iken acil olmayan hasta sayımız ise 22 bin 542. Eylül ayında, 9 bin 12 acil tıbbi hastamız varken, 23 bin 561 acil olmayan hasta sayımız var. Ekim ayında ise bugüne kadar olan acil tıbbi hasta sayımız 4bin 651 iken, acil olmayan hasta sayımız ise 11 bin 888 kişi. Elimizdeki 2.5 aylık verilere bakarsak yüzde 60-70 acil tıbbi vaka olmayan hastalar acil servisimize başvurmuş. Yani ortalama yüzde 65'i acil tıbbi hasta değil" dedi.

Muayene birimine alınan hastaların 'acil tıbbi hastalar' olarak nitelendirilmediğini vurgulayan Günay, "Herhangi bir ateş, bel ağrısı, baş ağrısı gibi rahatsızlıkla gelen hastalar, bu birime alınıyor. Resüsitasyon bölümüne alınan hastalar ise kalbi durmuş, yaralanmış hastaları alıyoruz. Monitörlü tedavi birimimizde gözlem yapıyoruz. Bu birim, diğerleri kadar acil olmayan hastalarla ilgileniyor, felç geçirmiş bir hasta bu bölümde tedavi edilir. Travma bölümünde ise eli, kolu kesilmiş ya da kırılmış gibi vakalarla gelen hastaları alıyoruz. Çok acil bir birim değil burası" şeklinde konuştu.
Ancak vatandaşın alışılmış bir durum olarak gördüğü acil servislere sık geldiğini belirten Günay, acil servislerde hastalığın nitelik olarak değerlendirildiğini, nicelik olarak değerlendirmenin ise polikliniklerde olduğunu ifade etti.
Altın kurallarının 'başvuran her hastaya bakmak' olduğunu vurgulayan Günay, vatandaşın çok acil olmayan rahatsızlıklarında aile hekimlerine ya da polikliniklere başvurmasının daha iyi sonuçlar vereceğini belirtiyor. Geçtiğimiz Ramazan ayında bu yönde çok sıkıntı çektiklerini, bir anda acile 150-200 kişinin birden geldiğini söyleyen Günay, aile hekimlerine ya da polikliniklere önceden başvurulmasının acil servisin de bakım kalitesini yükseleceğini ifade ediyor.

Verilere göre, Ağustos ayından Ekim ayına kadar Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine gelen 57 bin 991 kişi 'tıbbi acil hasta' değil.