23 Aralık 2024
  • Ankara1°C
  • İstanbul7°C
  • Bursa6°C
  • Antalya11°C
  • İzmir10°C

4 HAFTADA MİGRENSİZ HAYAT

Göz estetiği ameliyatı sırasında tesadüfen bulunan bir yöntem, her 6 kişiden birini karanlık odalara mahkum eden migreni tedavi ediyor.

4 haftada migrensiz hayat

09 Haziran 2015 Salı 18:59

Ameliyatın, şiddetli ağrıları bıçak gibi kestiğini söyleyen Estetik Cerrah Doç. Dr. Tayfun Türkaslan’a göre yöntemin başarı oranı % 90’ı buluyor.

Milyonlarca migren hastasının yarısından fazlası ayda en az 4 atak geçiriyor. Ataklar 4 saatten 3 güne kadar sürebiliyor ve hastalar karanlık odalarda atağın geçmesini bekliyor. Araştırmalara göre, migren ağrılarının şiddeti ve yarattığı psikoloji intihara dahi sürükleyebiliyor. Her 6 kişiden birinin ilaç tedavileriyle migrenle yaşamak zorunda kaldığını belirten Estetik ve Plastik Cerrahı Doç. Dr. Tayfun Türkaslan, göz estetiği ameliyatı esnasında tesadüfen bulunan bir yöntemin bu karanlıklara kalıcı şekilde son verdiğini görüşünde. Bu ameliyat Türkiye’de fazla bilinmiyor ama Türkaslan’a göre, Amerika’da 15, 16 yıldır uygulanan yöntemin başarı oranı % 90.

YÜZDE 90 BAŞARI ORANI

Tedavinin; Cleveland’da görevli Plastik Cerrah Prof. Dr. Bahman Guyuron'ın alın, şakak germe ve göz kapağı estetiği sonrasında migren ağrılarının da geçtiğini gözlemlemesiyle ortaya çıktığını belirten Türkaslan: “Migren cerrahisiyle elde edilen bu tedavi, tıpkı çocuk felci tedavisinin bulunması gibidir. Bence tıptaki en önemli buluşlardan biridir” diyor. Amerika’da çok sayıda migren vakasında bu yöntemin uygulandığını ve uzun dönem bilimsel sonuçların değerlendirildiğini belirten Türkaslan, % 90 başarı oranının da bu çalışmalarla elde edilen bir sonuç olduğuna vurgu yapıyor.

Tedavinin, migreni tetikleyen sinirlerin gevşetilip rahatlatılmasıyla gerçekleştirildiğini ifade eden Doç. Dr. Türkaslan ameliyat tekniği hakkında şunları anlatıyor: “Migren ağrıları alın, şakak ve ense kökünden tetiklenir. Dolayısıyla bu bölgelere mikro kameralarla gerçekleştirdiğimiz endoskopik işlemde migreni başlatan sinirleri gevşetip rahatlatıyoruz. Bunu, sinirlere baskı yapan kaslara müdahale ederek yapıyoruz. Alın ve şakak bölgesinden, göz kapağından ya da enseden, saçlı deri içinden açtığımız kesilerden girerek ameliyatı gerçekleştiriyoruz.” 

AMELİYAT 1 VE 4 SAAT ARASINDA

Ameliyatın 1 ila 4 saat sürdüğünü, başarının ise uygun hasta seçimine bağlı olduğunu belirten Türkaslan, ameliyata uygunluk kriterini şöyle anlatıyor: “Ataklar ayda 2-3 kez tekrar ediyor, her ağrının süresi 15 saati geçiyorsa hastamıza botoks testi uyguluyoruz. Botoks testi şu ana kadar migren hastalarında ağrıları geçici olarak durduran bir uygulamaydı. Artık botoks ile ameliyata uygunluk durumunu belirliyoruz. Burada kullandığımız botoks estetik değil, tanı amaçlıdır. Olumlu sonuç aldığımızda ameliyatı yapıyoruz.”

Migren ameliyatında kafatasına ve beyne herhangi bir işlem yapılmadığını, sadece saçlı derinin altındaki belirli sinir ve kas grubuna müdahale edildiğini dile getiren Türkaslan, bu ameliyatı neden plastik cerrahi uzmanlarının yaptığı sorusunu şöyle yanıtlıyor: “Çünkü plastik cerrahlar yüz mimik kaslarının anatomisine, endoskopik ameliyat tekniklerine ve periferik sinir cerrahisine hakimdir. Amerika’da bu ameliyat plastik cerrahlar tarafından gerçekleştirilmektedir. Migren cerrahisinin sonuçları üzerinde hekimin tecrübesi çok etkilidir.” 

Ameliyattan sonra hastaların aynı gün taburcu edildiğini söyleyen Türkaslan, 4 haftaya kadar migren kaynaklı ağrıların geçtiğini belirtiyor ve: “Hasta 7. gün işbaşı yapabiliyor. Ameliyat ağrıları ve uyuşmalar zamanla azalarak 6 ay içinde tamamen geçiyor. Ameliyat izleri saçlı derinin içine ya da göz kapağı kıvrımına gizlendiği için dikkat çekmiyor. İşlemden sonra hastalar, migrensiz bir hayata 'merhaba' demenin mutluluğunu yaşıyor.”

Türkiye'de neden yaygın değil?

Ameliyatın herhangi bir komplikasyonu olmadığının altını çizen ve dikkat edilmesi gereken en önemli noktanın uygun hastanın seçilmesi olduğunu belirten Dr. Türkaslan: “Peki, bu kadar etkin bir yöntem olmasına rağmen neden çok sayıda insan hala migren ağrısıyla yaşıyor?” sorusuna ise şöyle cevap veriyor: “Başarı oranı son derece yüksek olan migren ameliyatı maalesef ülkemizde yeterince bilinmiyor. Ancak önemli olan; ülkemizdeki milyonlarca migren hastasının bu hastalığın pençesinden ameliyatla kurtulabileceği gerçeği ve bu bilincin oluşması. Yıllar önce migren tedavisinde geçici iyileşme sağlayan botoks yöntemine karşı da, ‘estetik ve gereksiz’ yaklaşımı sergilenmiş, direnç gösterilmişti. Ancak daha sonra ilgili tıp çevrelerinde migrende botoksun geçici bir tedavi yöntemi olduğu kabul edildi ve botoks yaygın olarak kullanılmaya başlandı. Migren ameliyatında da benzer bir sürecin içindeyiz.”
Doç. Dr. Tayfun Türkaslan, hastaları ilaç bağımlığından kurtaran migren ameliyatı giderlerinin özel sağlık sigortaları tarafından karşılandığını, Sağlık Bakanlığı’nın ise geri ödeme için verileri incelediğini belirtiyor.

1. Migren ameliyatı nedir?

Migren cerrahisi tetikleyici kafa sinirlerinin dekompresyonuna (serbestleme-rahatlatma) dayalı bir ameliyattır. Şu an için tanımlanmış 4 ana tetikleyici sinir bölgesi mevcuttur. Bunlara ilaveten 4 adet minör başlatıcı sinir alanı daha tanımlanmıştır.

2. Ana tetikleyici bölgeler nelerdir?

I-Alın, II-Şakak, III-Burun, IV-Ense kökü.
Minör başlatıcı bölgeler;  Orikulotemporal, küçük oksipital, alın sinirinin yan dalı.

Kaynak: Haber Kaynağı
Yorumlar
SON DAKİKA